El Kaide'nin yeni hedefi Türkiye

Örgüt yöneticileri ve Zarkavi ile yaptığı görüşmeleri "El Kaide'nin ikinci Jenerasyonu" adlı kitapta toplayan Ürdünlü gazeteci Fuad Hüseyin, bu planı tüm ayrıntılarıyla anlattı. 1992 yılında "Ürdün Krallığı'nı yıkarak yerine bir İslami Halifelik kurmak için komplo oluşturmak" suçundan hapse atılan Zarkavi ile aynı koğuşta kalan rejim muhaliflerinden Hüseyin, Zarkavi ile arkadaşlığını kullanarak El Kaide'nin üst düzeydeki yetkiilerine de ulaşmayı başardı. Gazetecinin yıllar süren görüşmeleri sonunda ortaya çıkarılan planda, Ladin'in en büyük hedeflerinden birinin Türkiye'deki laik rejimi yıkmak olduğu görüldü. İşte El Kaide'nin ABD'yi yasa boğan 11 Eylül saldırıları ile başlayan terör planı:

1. Uyanış: 11 Eylül saldırıları ile halifeliğe giden yolda ilk adım atıldı. Bu ve bundan sonraki saldırıların amacı ABD'yi İslam dünyasına savaş ilan etmesi için provoke etmekti. Bunun için İslami radikaller mobilize edildi.

2. Gözlerin açılması: 2006 yılına kadar sürecek olan bu aşamada, batı dünyasının İslam üzerindeki emelleri ortaya çıkarılacak. Müslümanlar'ın, üzerlerinde oynanan oyunların farkına varması sağlanacak. Bu sırada "El Kaide orduları son savaş için" hazırlanacak.

3. Direniş: 2007 ile 2010 yılları arasında gerçekleşecek olan bu süreçte laik Türkiye'ye karşı saldırılar yoğunlaştırılarak Türkiye'deki rejimin devrilmesi sağlanacak. Ayrıca İsrail de kanlı eylemlerle sarsılacak.

4. Siber savaş: Türkiye'deki rejimin devrilerek yerine İslami bir hükümet kurulmasının ardından Ortadoğu'da ABD yanlısı Ürdün ve Suudi Arabistan gibi ülkelerde de 2010 2013 yılları arasında rejim değişiklikleri olacak. Özellikle petrol zengini ülkeler hedef alınacak ve Amerikan ekonomisine büyük hasar vermek için internet üzerinden devlet kurumlarına saldırılar düzenlenecek.

5. Halifelik: 2013 ve 2016 yılları arasında dünya genelindeki tüm Müslümanlar'ın takip edeceği bir halifelik otoritesi kurulacak. Bunu İslam devleti takip edecek.

6. Son savaş: 2016 yılından itibaren halifelik bayrağı altında görev yapacak İslam ordusu "kafirlere" karşı saldırıya geçecek. İnanan ve inanmayanlar arasında son savaş başlayacak. Ladin'in söylemlerinde sık sık yer verdiği bu son savaş 2 yıl sürecek.

7. Zafer: İslam askerleri "inanmayanların ordularını" safdışı bırakacak. İslam devleti kesin zafer kazanacak ve dünya kontrolü halifeliğin eline geçecek. 2020 yılında süreç tamamlanacak.

El Kaide'nin planını Ruşen Çakır yorumladı

Toplumsal tabanı genişliyor

El Kaide sadece Batı'dan, özellikle de ABD ve İsrail'den intikam alma amacı güden uluslarötesi bir İslamcı şebeke midir?

15 ve 20 Kasım 2003'teki İstanbul saldırıları böyle olmadığının kanıtlarıydı. Ne var ki büyük çoğunluk "Türkiye hedef değildi" diyerek gerçekle yüzleşmekten kaçındı. Halbuki Endonezya, Fas, Tunus gibi hem batıyla müttefik, hem de ılımlı İslam'ın baskın olduğu ülkelerdeki kanlı eylemlerle birlikte düşünülmüş olsaydı, İstanbul eylemlerinin ciddi ve uzun vadeli bir stratejinin ürünü olduğu anlaşılırdı.

El Kaide'nin bir başka stratejisi de Batı tarafından tam olarak kavranabilmiş değil. İslam dünyasının büyük kısmı demokrasiden yoksun. Bu ülkelerdeki otoriter rejimlerin önde gelen alternatifi İslami hareketler. El Kaide de başından beri Afganistan, Suudi Arabistan, Pakistan, Mısır, Özbekistan gibi ülkelerde şiddete başvuran İslamcı örgütleri destekliyor.

Uydu ve internetin gücü

Görmezden gelinen bir diğer husus, El Kaide'nin genişleyen toplumsal tabanı. Uydu kanalları ve internet üzerinden yayılan mesajlar hızla benimsenebiliyor. Engellenemeyen veya tam anlamıyla cezalandırılamayan her eylem örgüte müthiş bir propaganda imkanı sağlıyor. Sonuçta daha çok belli bir gelir, eğitim ve kültür seviyesine sahip orta sınıflar El Kaide'nin cazibesine kapılıyor. Tüm bunların ardından halifelik ve Batı ile toptan bir hesaplaşma çıkar mı? Mümkün değil. Ama küresel gündemin yıllarca El Kaide tarafından belirleneceği kesin.

Kaynak: www.vatanim.com.tr