El Kaide zanlısının şarap tutkusu
Abone olKimdir bu Lüvey Sakra? El Kaide operasyonu sonrası yakalanan Sakra namaz kılmıyor şarap içmeyi seviyor. Medyaya bülbül kesiliyor, savcılıkta susuyor.
El Kaide operasyonu sonucu yakalanan Lüvey Sakra Türkiye'nin
gündeminde. Garip tavırları ve ilginç sözleri ile dikkat çeken
Sakra'yı Yenişafak yazarı İbrahim Karagül yazısıyla mercek altına
aldı ve ortaya ilginç bir tablo çıktı.
Yazı: İbrahim Karagül
Kaynak:
-Günlerdir Türk basınında El Kaide kod adlı bir şov izliyoruz. MIT,
CIA ve Mossad tarafından yapılan Suriyeli Lüvey Sakra ve Hamid
Obysi'nin yakalanmasını içeren operasyon, 11 Eylül sonrasının en
büyük gelişme olarak medyada "hak ettiği" yeri buldu.
Operasyon, aydınların Başbakan Tayip Erdoğan'la görüşmesi,
Erdoğan'ın Diyarbakır gezisi ve Kürt sorununa ilişkin tartışmaları
neredeyse gölgede bırakacaktı.
Mersin-Alanya arasındaki bölgelerde İsraillilere saldırı olacağına
ilişkin uyarılar, sürat motorları, villalar ve milyonlarca doların
dışında operasyonla 11 Eylül'den bu yana çözülemeyen hemen her
saldırı açıklığa kavuşturuldu!
El Kaide ile ilgili bütün teoriler yerle bir edildi. Örgütün
kimliğine ilişkin bugüne kadar ortaya atılan fikirlerin hiçbir
anlamı olmadığı ortaya çıktı. El Kaide'nin İslam'la ilişkisi Lüvey
Sakra ile ortadan kalktı. Tabi Üsame Bin Ladin'in ve Eymen ez
Zevahiri'nin kimlikleri de…
El Kaide'nin üs düzey beş kişisinde biri yakalandı. Ondan daha iyi
örgütle ilgili bilgi verecek kim olabilir ki? Afganistan işgali,
Guantanamo'daki El Kaide mensupları, Diago Garcia'dan dünya
genelindeki Amerikan üslerine kadar yayılan gizli merkezlerdeki El
Kaide mensupları, Madrid ve Londra bombalamalarından sonraki
soruşturmalar, ABD'nin dünyanın hemen bütün istihbarat örgütleriyle
küresel düzeyde yürüttüğü operasyon ve soruşturmalar bile bu kadar
verimli olmadı.
Sakraa 11 Eylül saldırılarının yapılacağını biliyordu hatta uyardı!
Londra saldırılarını planladı! İstanbul saldırılarında
belirleyiciydi! Saymaya gerek yok, El Kaide dosyası olarak görülen
bütün saldırılarda bir şekilde rol oynadı.
Öyleyse artık çözülecek bir şey kalmadı. Hangi ülkede kimler el
Kaideci, saldırıları düzenleyenler nerede, kimler nerede ne zaman
yeni saldırılar planlıyor artık biliniyor olmalı. Dolayısıyla yeni
saldırılar engellenecektir! Öyleyse artık yüz milyonlarca dolar
harcanan güvenlik yatırımları sona erecek. Öyleyse kaybolan
binlerce insanın masum olduğu ortaya çıktı ve serbest
bırakılacaklar. Öyleyse Guantanamo boşaltılacak, gizli işkence
merkezleri kapatılacak. Öyleyse güvenlik endişesiyle özgürlükleri
yok eden planlar rafa kaldırılacak. Öyleyse El Kaide tamamen
çözülecek ve terörle mücadele yasalarına son verilecek.
Bu kadar önemli bilgilerin ele geçirildiği operasyon Emniyet Genel
Müdürlüğü tarafından neden "tamamen yanlış ve kasıtlı" olarak
nitelendi acaba?
Çok ilginç bir El Kaide mensubu. Soğukkanlı ve çok geveze. Bir
şaklaban! Söylenmesi istenen her şeyi her fırsatta söylüyor. Medya
mensuplarını görmesin, kimse onu susturamıyor. Savcılığa gelince de
susma hakkını kullanıyor. Namaz kılmayı sevmiyor, şarap ve viski
içmeyi seviyor. Irak'ta Türk şoförün kafası kesilirken oradaydı.
Sakra'nın sözlerinden sonra Türkiye'deki Amerikan karşıtlığı
sempatiye dönüşecek. Kudüs'ün işgal edilmesine kızmış bireysel
saldırı kararı almış!
Kendisini Bin Ladin ve Zerkavi'ye yakın, örgütün düğüm noktası
olarak göstermeye çalışıyor. O zaman Zerkavi'nin yakalanması da an
meselesi. Sarka Kuzey Irak'ta olduğunu söylemedi mi?
Operasyonla ilgili haberleri önce İsrail'den duyuyoruz. Çoğu zaman
olduğu gibi. Zerkavi'nin Kuzey Irak'ta olduğu haberleri İsrail
kokusu veriyor. Garip bir şekilde İsrail istihbarat çevreleri Usame
Bin Ladin'in ve Eymen Zevahiri'nin Afganistan'dan Irak'a geçmeye
hazırlandıkları haberlerini yayıyor. Onlara göre Ladin ve Zevahiri,
muhtemelen Eylül ortalarına Pakistan ve İran Belucistanı üzerinden
Irak'a geçecek.
Sakra operasyonuyla aynı tarihlerde Berlin'deki İsrail Büyükelçisi,
İslamcıların büyük saldırılar yapacağını açıklıyor. Hemen ardından
Alman polisi Cuma günü camileri kuşatıyor ve cemaate terörist
muamelesi yapıyor. Almanya'daki Müslüman çevreler ayağa kalkıyor.
Yakalananların Suriyeli olması İsrail'i işaret eden bir başka şüphe
ama onun üzerinde şimdilik durmayacağız. Aynı kaynakların
Lübnan'dan patlayıcılarla doldurulan araçların Şam'a kadar
ulaşmasına ilişkin istihbaratları da olmalı.
Sarka bol para harcıyor. Mesela Amerikan kışlasına giden 25 milyon
doları ele geçirdiklerini, 500 bin dolarını kendisinin aldığını
vs.
Sakın bu paralar, El Kaide'nin ya da Iraklı direnişçilerin değil
de, Irak'ın kayıp milyarlarca dolarından olmasın! Bu parayı Irak
ordusunun 40 milyar doları bulan varlığını satıp cebe indirenler
vermiş olmasın! 285 milyon dolarlık tank yolsuzluğundan olmasın! 1
milyar dolarlık tartışılan yolsuzluktan olmasın! Sakın bu paralar
Irak Mersin limanı arasındaki kirli ticaretten olmasın! Irak'ın
füzelerini Kuzey Irak'a, İran'a, Türkiye'ye, Yeni Delhi'ye kadar
ulaştıran şebekeden geliyor olmasın! Lübnan'da suikastlere kadar
uzanan para trafiğinden olmasın! Irak ordusunun her şeyini satan
Bush ailesine ve CIA'ya mensup "Amerikan Lawrence"ı lakaplı,
öldürüldüğü söylenen ama hala cesedi bulunamayan Dale Stoffel'den,
onunla iş yapanlardan, aralarında Türk vatandaşlarının da olduğu
şirketlerden gelmesin!
Nasıl olsa Sarka operasyonu zamanla unutulacak. Adamın bir hiç
olduğu ortaya çıkacak. Operasyonla dikkatlerimizden nelerin
kaçırıldığını o zaman anlayacak mıyız?
Mesela asıl güvenlik tehditlerinin Mersin'le Alanya arasında değil,
Mersin'le Kuzey Irak arasında olduğunu ne zaman fark edeceğiz?
Bölgedeki kirli ticareti, büyük para transferlerini, Türkiye'nin
Doğu Akdeniz'e ilişkin bütün hesaplarını bozacak tehlikeli
gelişmeleri farkedecek miyiz?
El Kaide üzerinde yine hangi tezgahlar kuruluyor acaba? Mersin ve
İskenderun'dan Kuzey Irak'a uzanan kuşak Türkiye'nin geleceğini
ipotek altına alacak gelişmelere sahne olabilir. Dicle ve Fırat'ın
kaynaklarına hatta Karadeniz'e uzanan kuşak aynı tehditlerle yüz
yüze. Doğu Akdeniz ve Doğu Karadeniz Türkiye'nin kaderini
belirleyecek. Irak işgali öncesi İskenderun limanına yerleşemeyen
ABD şimdi bu limanı almaya hazırlanıyor! Meselenin Türkiye'yi aşan
boyutlarına ve yeni Ortadoğu düzeniyle bağlantısına dikkat
edelim...