16 askerin şehit düştüğü El Bab'daki DEAŞ'ın bombalı intihar saldırısında yaralı kurtulan Komando Uzman Çavuş Muhammet Uluçay, arkadaşının şehit olmadan hemen önce aralarında geçen diyalogları paylaştı. El Bab bölgesi yakınlarında 7 Aralık'ta bombalı araçla düzenlenen saldırıda yaralanan askerlerden 26 yaşındaki Uluçay'ın tedavisi, memleketi Konya'da sürüyor. Suriye'nin El Bab bölgesi yakınlarında bombalı araçla yapılan saldırıda yakın arkadaşı şehit düşen, kendisi de yaralanan Konyalı Komando Uzman Çavuş Uluçay, saldırıya kahramanca verilen karşılığı anlattı. Koluna ve bacağına isabet eden şarapnel parçalarıyla yaralanan Uluçay, yaşadıklarını AA muhabirine anlattı. Uluçay, Kayseri Komando Birliğinde görevliyken, Suriye'de yürütülen Fırat Kalkanı Harekatı'na katıldığını dile getirdi. El Bab bölgesindeki saldırı ve çatışmalarda yaralandığını aktaran Uluçay, saldırıda bir şehit, 13 yaralı olsa da terör örgütüne şanlı Türk ordusunun misliyle karşılık verdiğini vurguladı. Uluçay, "Saldırı sonrası bilincim yerindeydi. Diğer yaralı arkadaşlarımın yardımına koştum. Onların kendilerine gelmelerine, sağlıklı düşünmelerine yardımcı oldum. Kahramanca verilen karşılık sonrası terör örgütü gerekli cevabı aldı." ifadelerini kullandı. Uluçay, Afyonkarahisarlı şehit Uzman Çavuş Ahmet Şahin ile aralarında geçen diyaloğu şöyle anlattı: "Şehidimiz dört yıllık arkadaşımdı. Göreve birlikte başladık. Sürekli beraberdik. En son birlikte kahvaltı yaptık. 'Şehitlik sırası bize doğru geliyor' deyip heyecanlanıyorduk. 'İnşallah Rabbim bize de şehitliği uygun görür' diyorduk. Rabbim şehitliği ona nasip etti. O benim can dostumdu. Şehitlik mertebesine ulaşmayı her asker ister. Böyle bir yüce makama ulaşmak her kula da nasip olmaz. Arkadaşım da istiyordu. Bizim İstiklal Marşımız bile 'Korkma' diye başlıyor. Hiç kimse bizi korkutamaz. Bir an önce iyileşip arkadaşlarımızın, birliğimizin yanına dönmek istiyorum. Düşmandan hiçbir zaman korkmuyoruz. Düşmanı çelik pençemizle ezeriz. Her zaman her yerde Türk askeri oldu, olmaya da devam edecek." Uluçay, yeryüzündeki son terörist yok alana kadar mücadelenin devam edeceğini söyledi. Öte yandan El Bab bölgesinde 16 askerin şehit olduğu çatışmalar sırasında bombalı aracın patlaması sonucu yaralanan Kırıkkaleli Uzman Onbaşı Niyazi Pekdoğan, bölgede yaşadıklarını anlattı. "Tanklar, obüsler ve uçaklar sürekli bombaladığı için teröristler kafalarını bile kaldıramıyor." diyen Pekdoğan, şunları kaydetti: "En fazla yapabildikleri, bombalı araç yolluyorlar. Onu da bir şekilde durdurarak imha ediyoruz. Çatışma olduğu haberi geldi. Biz de ek takviye olarak gittik. Çatışmada bayağı terörist öldürdük. El Bab Hastanesini almıştık. Hastanenin duvarını siper almıştık. Yerin altındaki tünellerden çıktılar. Sürekli yer değiştiriyorlar. Ateş ediyorlar ancak kafaları gözükmüyor. Yer değiştirerek ateş ediyorlar. Biz de bu tünellerin birkaçını tespit ettik ve patlattık. Başka bir yerden daha çıktılar. Bölme yerleri varmış. Oradan çıkarak canlı bombalı araçla üzerimize doğru geldiler. O arada bomba patladı. Aracın içerisindeki çocuk korkuyordu ve erken patlattı, duvar üzerimize yıkıldı. Arkadaşlarımla duvarın altında kaldık. Timde 8 yaralı asker arkadaşım var. Hepsiyle telefonda görüşüyorum. Hepsinin durumu iyi Allah'a şükür." Pekdoğan, kolları ile bacaklarında güçsüzlük olduğunu ve 2-3 kaburgasının kırıldığını, Gaziantep'teki tedavisinin ardından ailesinin yanında istirahate geldiğini anlattı. Tedavisi sonrası tekrar birliğine ve arkadaşlarının yanına dönmek istediğini vurgulayan Pekdoğan, "Görevimin başına geçip arkadaşlarıma yardım etmek istiyorum. Bu vatan hepimizin. Biz savunmazsak kim savunacak? Türkiye'mizin birliği ve güvenliği için her şekilde ve her yerde Türk askeri olarak görevimizi yapmaya hazırız. Gerekirse şehit oluruz. Vatanımız sağ olsun. Şehitlerimize de Allah'tan rahmet diliyorum. Mekanları cennet olsun." şeklinde konuştu.