Ekşi'den 'hodri meydan'
Abone olBasın Konseyi'nden bazı medya kuruluşlarının çekilmesi üzerine Oktay Ekşi hemen harekete geçti. Ekşi, Konseyi suçlayanlara karşı 'hodri meydan' dedi....
Basın Konseyi Başkanı Oktay Ekşi, bazı medya kuruluşlarının
taraf tuttuğu gerekçesiyle konseyden ayrılmaları konusunda
ombudsmanların hakemliğini önerdi. Sabah’tan Yavuz Baydar ve
Milliyet’ten Derya Sazak’ın üçüncü bir kişiyle birlikte Basın
Konseyi’nin tüm faaliyetlerini incelemelerini isteyen Ekşi,
“Ombudsmanlar hazırla- dıkları raporu açıklasın. Tarafsız mıyız,
değil miyiz herkes görsün.” dedi. Oktay Ekşi, Sabah, Yeni Şafak ve
Akşam gazeteleri ile Show TV'nin konseyden ayrılmalarıyla gündeme
gelen taraf tutma iddialarına cevap vermek amacıyla 16 Basın
Konseyi Yüksek Kurulu üyesiyle birlikte Crown Plaza Otel'de basın
toplantısı düzenledi. Yeni Türk Ceza Yasası'yla ilgili Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan’ın, verdiği randevu sonrası konsey üyelerini
aradığını ifade eden Oktay Ekşi, Sabah ve Akşam gazetelerinin genel
yayın yönetmenleri ile Konsey Vakıf Başkanı Orhan Birgit'in
görüşmeye gelmek istemediklerini söyledi. Görüşmeye katılma
teklifini kabul eden yüksek kurul üyelerinin Turgut Kazan, Zaman
Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı ile Vatan Gazetesi
Genel Yayın Yönetmeni Tayfun Devecioğlu'nun isimlerini Başbakanlık
Özel Kalem Müdürü'ne ilettiğini kaydeden Ekşi sözlerine şöyle devam
etti: “Orhan Birgit, ‘Çabamıza gazete işverenlerinin de destek
verdiğinin bir göstergesi olabilir.' diyerek görüşmeye Hürriyet
Gazetesi İcra Kurulu Başkanı Vuslat Doğan Sabancı'nın da
katılmasının olumlu olacağını söyledi. Sabancı da ‘Memnuniyetle
katılırım.’ dedi. Başbakanlık Özel Kalem Müdürü'ne ilk gönderdiğim
listede Hürriyet Gazetesi İcra Kurulu Başkanı Vuslat Doğan
Sabancı'nın da görüşmeye katılma ihtimali olduğunu, kendisiyle
bağlantı kurulduktan sonra bilgi verebileceğimi not ettim. Görüşme
öncesi gelip gelemeyeceğini öğrenmek için Sabancı'yı aradım.
Kendisi geleceğini teyit edince Başbakanlık Özel Kalem Müdürü
Hikmet Bulduk'a kesinleşen ikinci listeyi gönderdim.” Randevu
süreciyle ilgili yazışmaları basın mensuplarına dağıtan Ekşi,
Sabancı'nın randevuya gelmesiyle ilgili Başbakan'a veya bir
başkasına emrivaki yapıldığı iddiasının ‘terbiyesizce uydurulmuş
bir yalan' olduğunu öne sürdü. Ekşi, bu konuda da Başbakan'ın yakın
çevresindeki isimleri suçladı. Yalanı, Başbakan'la görüşmelerinin
bittiği dakikalarda internet sitelerinde “Skandal, Oktay Ekşi
patronu Vuslat Doğan Sabancı'yı Başbakan'a emrivaki yaparak
randevuya götürdü” şeklinde haberlerin yayınlanmaya başlamasının
ortaya koyduğuna dikkat çeken Ekşi, toplantıya neden diğer medya
sahiplerinin katılmadığı şeklindeki sorulara ise, “TCK'yla ilgili
12 Mart tarihli toplantımıza gelmediler. Bize göre gelen elbette
gelmeyenden farklı olmalıydı. Bunu yaptık.” cevabını verdi.
Görüşmeye radyo ve TV kanadından kimsenin çağrılmamasının kendi
hatası olduğunu anlatan Ekşi, bununla ilgili Show TV Genel Yayın
Yönetmeni Alican Değer'e özür içerikli bir e-mail gönderdiğini
kaydetti. Görüşmenin ertesi günü Basın Konseyi'nden ayrıldıklarını
açıklayan mektup gönderen Sabah, Akşam, Dünden Bugüne Tercüman,
Yeni Şafak ve Show TV'ye randevu sürecinde yaşananları bildiren
mektup gönderdiğini dile getiren Ekşi, “Basın Konseyi dağılıyor mu,
çöküyor mu?” şeklindeki endişelerin gereksiz olduğunu savundu.
Yerel ve ulusal medya kuruluşlarının verdiği desteğin 2 bin 140
üyeli Basın Konseyi'ni kuşaklar boyu yaşatmaya yeteceğini ifade
eden Ekşi, konseyin kurulduğu yıllardan bu yana tarafsızlığını
koruduğuna dair açıklamalarını faaliyet raporlarından örneklerle
anlattı. Basın Konseyi'nin belirlediği hukuk danışmanlarının yeni
TCK'yla ilgili Adalet Bakanlığı Çalışma Grubu'ndaki faaliyetlere
katılacağını vurgulayan Ekşi, “Hukuk danışmalarından birisi Sabah
Grubu'nda çalışan Mehmet İplikçioğlu. Umarım Sabah Grubu,
İplikçioğlu'nun orada görev yapmasını engellemez.” dedi. Ekşi,
toplantının sonunda açıklama ve belgelere rağmen zihinlerde
oluşacak soru işaretlerini ortadan kaldırmak için gazete
ombudsmanlarının devreye girmesini önerdi. Sabah Gazetesi'nden
Yavuz Baydar ve Milliyet Gazetesi'nden Derya Sazak'ın kendilerinin
belirleyeceği üçüncü bir kişiyle birlikte konseyin 17 yıllık tüm
faaliyetlerini gelir gider hesaplarına kadar incelemelerini isteyen
Ekşi, “Neyimiz var, neyimiz yok hepsi incelensin. Çalışmalarını
bitirdikten sonra görüşlerini kamuoyu huzurunda açıklasınlar.
Tarafsız mıyız değil miyiz herkes görsün.” ifadelerini kullandı.
Basın Konseyi’ne son üç yılda 256 şikayet geldi Taraf tutmakla
eleştirilen Basın Konseyi, son 3 yıl içinde 256 şikayet üzerinde
inceleme yaptı. Değerlendirilen şikayetler sonucu basın ve yayın
kuruluşlarına 36 kınama, 93 uyarı cezası verildi. 127 şikayet ise
yersiz bulundu. Son üç yılda Basın Konseyi'ne en fazla şikayet
Hürriyet, Milliyet ve Sabah gazeteleri hakkında geldi. Hürriyet
gazetesi hakkında yapılan 42 şikayetten 3'ü için gazeteye kınama
cezası, 14'ü için uyarı cezası verildi, 25 şikayet ise yersiz
bulundu. Milliyet gazetesi hakkında yapılan 21 şikayetten ise 1'i
için kınama cezası, 4'ü için uyarı cezası verildi, 16'sı ise yersiz
bulundu. Sabah gazetesiyle ilgili yapılan 24 şikayetten 2'si
hakkında kınama, 11'i hakkında uyarı cezası verilirken, 11 şikayet
de yersiz bulundu. Hakkında 16 şikayet gelen Vatan gazetesine ise 8
uyarı cezası, 2 kınama cezası verildi. Konsey ayrıca Uğur Dündar ve
televizyon programcısı Yasemin Bozkurt'la ilgili yapılan
şikayetleri de yersiz buldu. ZAMAN