Ekrem İmamoğlu'ndan 'dezenfektan ihalesi' savunması: Harcama ve ihale yetkilisi sıfatlarım yok
Abone olİçişleri Bakanlığı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin, pandeminin başlangıç döneminde yaptığı 15 bin litrelik dezenfektan alımı ihalesinde usulsüzlük yapıldığı iddiasıyla hakkında ön inceleme başlattığı İBB Başkanı İmamoğlu savunmasında, "Harcama ve ihale yetkilisi sıfatlarım yok" ifadesini kullandı.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, kendisine 30 Nisan’da tebliğ edilen
yazıya, 3 Mayıs’ta yanıt verdi. İmamoğlu, ön inceleme
soruşturmasını yürüten müfettişlere yolladığı savunma dilekçesinde,
belediye başkanı olarak “Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu”,
“Kamu İhale Kanunu” ve ‘Belediye Kanunu”nun ilgili maddeleri
uyarınca, “harcama ve ihale yetkilisi’ sıfatlarının bulunmadığını
belirtti. İmamoğlu, dilekçesinde, Danıştay 1’nci Dairesi’nin benzer
bir konuda, bir belediye başkanı hakkında verilen soruşturma izni
kararına karşı yapılan itirazı kabul ettiğinin de altını çizdi.
Belediye başkanlarının mali yönetim sisteminde, “harcama ve ihale yetkilisi” sıfatını taşımadığını belirten İmamoğlu, müfettişlere sunduğu savunma dilekçesinde, “Harcama ve ihale yetkililerinin tanımı, görev yetki ve sorumlulukları, genel hüküm olarak ‘5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’ ile ‘4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nda, özel hüküm olarak da ‘5393 sayılı Belediye Kanunu’nda düzenlenmiştir” beyanında bulundu. Söz konusu kanunların ilgili kanunlarına atıf yapılan dilekçede, şunlar kaydedildi:
“5018 sayılı Kanun’un 3’üncü maddesinin (k) bendinde, kamu idaresi bütçesinde ödenek tahsis edilen ve harcama yetkisi bulunan birim, ‘harcama birimi’ olarak tanımlanmıştır. Kanun’un 31’inci maddesinde, bütçeyle ödenek tahsis edilen her bir harcama biriminin en üst yöneticisinin, ‘harcama yetkilisi’ olduğu ifade edilmiş, 32’nci maddesinde ise; bütçeden harcama yapılabilmesi harcama yetkilisinin, harcama talimatı vermesine bağlanmış, harcama talimatlarında da hizmet gerekçesi, yapılacak işin konusu ve tutarı, süresi, kullanılabilir ödeneği, gerçekleştirme usulü ile gerçekleştirmeyle görevli olanlara ilişkin bilgilerin yer alacağı, harcama talimatlarının bütçe ilke ve esaslarına, kanun, tüzük ve yönetmelikler ile diğer mevzuata uygun olmasından, ödeneklerin etkili, ekonomik ve verimli kullanılmasından ve bu kanun çerçevesinde yapmaları gereken işlemlerden harcama yetkililerinin sorumlu oldukları belirtilmiştir. 5018 sayılı Kanun’un 33’üncü maddesinde de giderin gerçekleştirilmesinin, harcama yetkililerince belirlenen görevli tarafından düzenlenen ödeme emri belgesinin, harcama yetkilisince imzalanması ve tutarın hak sahibine ödenmesi ile tamamlanacağı hüküm altına alınmıştır.”
"Harcama yetkilisi birimin yöneticisidir"
5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun ilgili
hükümleri uyarınca, bütçeden yapılacak harcamalarda sürecin,
harcama talimatı ile başlayıp, hak sahibine ödeme yapılması ile son
bulduğu bilgisinin paylaşıldığı dilekçede, “5018 sayılı Kanun’da,
giderin yapılmasından ödeme aşamasına kadar tüm işlemlerin harcama
yetkilisinin gözetim ve denetimi altında, onun emir ve talimatı ile
yürütülmesi öngörüldüğünden, sorumluluk konusunda da ‘harcama
yetkilisi’ ön plana çıkmaktadır. Kanunda harcama yetkilisinin,
bütçeyle ödenek tahsis edilen her harcama biriminin en üst
yöneticisi olarak tanımlanması, idari açıdan üst yöneticilere;
hukuka uygunluk açısından da yetkili kılınmış mercilere hesap
vermekle sorumlu olduğunu göstermektedir” denildi. 5018 sayılı
Kanun’daki “harcama yetkilisi” ifadesiyle, bir program sorumlusuna
ve statü hukukunda tanımlanan daire/birim amirine işaret edildiğine
vurgu yapılan dilekçede, “Bu hükümler karşısında, bütçeden
yapılacak harcamalar konusunda 5018 sayılı Kanunda öngörülen
harcama sürecinde tek ve tam yetkili olan, giderin yapılmasına
karar vermekten ödeme aşamasına kadar tüm işlemleri emir ve
talimatı çerçevesinde yürüten ve maiyetindekileri ve onların eylem
ve işlemlerini gözetmek ve denetlemekle yükümlü olan harcama
yetkilisidir” ifadeleri kullanıldı.
"İhale yetkilisi harcama yetkisine de
sahiptir"
Dilekçede atıf yapılan bir diğer metin ise, “4734 sayılı Kamu İhale
Kanunu” oldu. Kamu İhale Kanunu’nda “ihale yetkilisi” tanımının
açıkça yapıldığına dikkat çekilen dilekçede, şu görüşler yer aldı:
“4734 sayılı Kanun’da ihale yetkilisi; ‘idarenin, ihale ve harcama
yapma yetki ve sorumluluğuna sahip kişi veya kurulları ile usulüne
uygun olarak yetki devri yapılmış görevlilerini ifade eder’
şeklinde tanımlanmıştır. Bu tanımdan, ihale yetkilisinin harcama
yetkisine de sahip olduğu anlaşılmaktadır. 5393 sayılı Belediye
Kanunu’nun 63’üncü maddesinde de benzeri hükme yer verilmiştir.
‘Harcama yetkilisi’ başlıklı anılan maddede, belediye bütçesiyle
ödenek tahsis edilen her bir harcama biriminin en üst yöneticisinin
harcama yetkilisi olduğu yer almıştır.”
"Belediye başkanlarının ihale iş ve işlemleri görevi
yoktur"
“5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu” ile “5393 sayılı
Belediye Kanunu”nda düzenlenen “harcama yetkilisİ”, “harcama
yetkisi” ve “harcama talimatı” kavramlarının, 4734 sayılı Kamu
İhale Kanunu’ndaki “ihale yetkilisi” ve “yetkisi”ni de kapsadığının
vurgulandığı dilekçede, şu vurgular yapıldı: “4734 sayılı Kamu
İhale Kanunu kapsamındaki işlerde, ihale yetkilisi sıfatının,
belediye başkanları tarafından kullanılma imkanının kalmadığı,
dolayısıyla ihale yetkilisi sıfatının da harcama yetkilileri
tarafından kullanıldığı, 01.01.2005 tarihinden sonra belediye
başkanlarının harcama yetkilisi, 01.01.2003 tarihinden sonra da
ihale yetkilisi olmadıkları, bu yetkilerin ve sorumlulukların
belediyelerde birim amirlerine verildiği, hususları nazara
alındığında, belediye başkanlarının ihale iş ve işlemleriyle ilgili
konularda herhangi bir görevi bulunmamaktadır.”
Emsal Danıştay kararı
Benzer bir konuda, bir belediye başkanı hakkında verilen soruşturma
izni kararına karşı yapılan itirazın, Danıştay Birinci Dairesi’nin
E: 2020/22, K: 2020/132 sayılı kararıyla kabul edildiği bilgisinin
paylaşıldığı dilekçede, “Açıklanan nedenlerle, yukarıda
belirtilen Danıştay Birinci Daire kararı da nazara alındığında, bu
karara konu eyleme benzer eylem (mali işlem) nedeniyle 5393 sayılı
Kanun’un 63., 5018 sayılı Kanun’un 3., 8.,11.,31.,32.,33. maddeleri
ile 4734 sayılı Kanun’un 4. maddesi kapsamında bir sorumluluğum
bulunmamaktadır” ifadeleri kullanıldı.
Söz konusu Danıştay kararının sonuç bölümü şu şekilde: “…….maddelerinden ilgiliye isnat edilen eylemlerle ilgili olarak, söz konusu ihalelere ait belgelerde imzası olmayan, belgelerin düzenlenmesine katkısı tespit edilmeyen ihalelerle ilgili süreçte talimat verildiğine ya da yönlendirmede bulunduğuna dair delil olmayan Belediye Başkanına söz konusu eylemler nedeniyle cezai sorumluluk yüklenemeyeceğinden bu nedenlerle ………….maddelerinden ilgiliye isnat edilen eylemlerin, hakkında soruşturma yapılmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığı anlaşıldığından, itirazın kabulüyle İçişleri Bakanının …../…./2019 tarih ve Mül.Tef.Ku.Bşk.2019/….. sayılı kararının kaldırılmasına” 05.02.2020 tarihinde oy birliği ile karar verilmiştir.”
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında ellerini arkasında bağlı türbe ziyaretinde bulunduğu gerekçesiyle inceleme başlatılmıştı.