Fransa'daki alçağın söylediklerini işittiniz
değil mi?
"Tayyip Erdoğan'ın öldürülmesi"ni, nasıl
bir cehennemde yaşıyorsa artık, kurtuluşun tek çaresi olarak
açıklıyor gafil.
Ölümcül duygularla ve şiddetle dolu bu
soysuzluğun, bire bir aynısı Türkiye'de yapılıyor.
Kılıktan kılığa girip, Erdoğan'a ölüm saçıyorlar.
Fransız'ın o konuşmasına "ah keşke" diyerek omuz
verenler az değil. İktidar açlığını sandıkla değil de,
ölümle sonlandırmak isteyen katil sürüsünün yaptıkları 15 Temmuz'un
yaprağında yazılı. Erdoğan'dan kurtulmak için, bir tek onun
değil, Türkiye'nin üzerine ölüm yağdırdılar
hatırlayın...
Olmadı!
15 Temmuz'da yapamadıklarını 16 Nisan'a havale ettiler!
Türkiye'deki dostlarıyla bir olan ülkeler,
"HAYIR"ın Erdoğan'ın
sonu olması için, karanlıkta yol bulmaya çalıştı. Her
sözleri öfke doluydu, her adımları kötülüğe
yürüdü, kin ve nefret duygusu ile bir bütün oldular... Ama
olmadı!
51.4'ün enkazı altında kaldı hepsi...
Avrupa Konseyi Parlamenter
Meclisi'nin (AKPM)
Türkiye'yi siyasi denetime alma kararı, bunların
gerçekleşmeyen düşlerinin intikamından başka bir
şey değil.
Türkiye, adeta kara ülkelerce kuşatılmış
durumda.
Avrupa'da hüküm süren
FETÖ/PKK/HDP ve onların destekçileri,
kuralsız ve karanlık bir savaş
veriyor ülkemize karşı.
Televizyon ekranlarında, gazete kağıdında, Fransa'daki
alçağı aratmayan sırıtkan tipler vazgeçmeyecek biliyorum.
Sabah akşam milletin aklını başından almaya
çalışıyorlar görüyorum. Düşüncelerimizi gam ve
endişeyle doldurmaya
azmetmişler farkındayım.
AKPM'nin kararına Can simidi
gibi sarılan kaçıklar, alınan kararı fetih coşkusu ile yaşayan
Fatihler, kalemini namertçe kullanan
Nişantaşı yalancıları... hepsinin yaptıkları gün
gibi ortada... Ben ve siz, yani
hepimiz her şeyi ibretle
izliyoruz.
Türkiye'nin cellatlarına karşı, bize bir olmak
düşer, bize birlik olmak düşer.
Hep birlikte Türkiye olmaktır bize düşen!
Ne yaparlarsa yapsınlar!
Yılmak yok!
15 Temmuz direnişimiz bunlara yeter!
Tutkalla birleşmiş gönüller bir kez daha başarabilir,
başaracaktır...
Hiçbir şey yapmasak bile..
Onurlu duruşumuzla, sadece AKPM'nin değil, dünyanın
dikkatini çekeriz.
Yetmez mi?
Twitter:
Facebook:
Instagram: