Ekonomistten Tüzmen'e sert eleştiri

Döviz kurunun düşüklüğüne isyan eden Bakan Kürşat Tüzmen'e Akşam'ın ekonomi yazarı Deniz Gökçe tepki gösterdi ve onu iki temel mantık hatası yürütmekle suçladı.

Milliyet Gazetesi'nde Kürşat Tezmen, Derya Sazak ile konuşmuş. Kürşat Tüzmen Dış Ticaret'ten sorumlu Bakan. Ülkemizde kur aşırı değerli. Bu herkesin bildiği ve piyasadaki tercihler sonucu gerçekleşmiş bir şey. Ayrıca üzerimizde Çin baskısıda var.

Çin ucuz emek nedeni ile büyük bir rekabet gücüne sahip. Bizi hırpalıyor. Aynen bizim ABD ve AB'deki üreticileri hırpaladığımız gibi. Bu işler sıra ile!

Şimdi değerli Bakan ne demiş? 2003 Mayıs ayında Merkez Bankası günde 50-100 milyon dolarlık alımlar yerine 1-1.5 milyar dolarlık alımlar ile piyasaya girse imiş, kur dengelenirmiş. Şimdi bunun bedeli ödeniyormuş. Hayatımda bu kadar temelsiz bir ekonomi argümanı duymadım. Kürşat Bey bir kesimin adamı olmuş ve sadece o kesimin gözlüğü ile dünyaya bakıyor. Herhalde kendi siyasi kariyerini de o kesime endeksli görüyor. İki temel mantık hatası var.

Döviz alınca, TL vermen gerekiyor. O TL de piyasadan faiz ödenerek geri alınıyor, bu da Merkez Bankası'na zarar yazdırıyor. Aşırı TL yaratıp piyasada bırakmak da enflasyon hedefleri ile çelişkili.

Ayrıca, kaldı ki, ihracat bir akım. Akımda zarar ediyoruz diyebilirsiniz. Tekstilde böyle, seramikte ise öyle değil! Ama dış borç (en büyük borçlu da devlet) bir stok. Ve stokta da kur gidişatı nedeni ile kazanç ve kolaylık sağlıyoruz. Kur ile ihracatı pompalama şeklinde teşvik demek, vatandaşın sürekli fakirleşmesi demek. Halbuki verimlilik artışı ile ihracatın artması ise toplum olarak zenginleşmemiz demek.

Bunu ne zaman anlayacağız, Sayın Bakan? Her ekonomi politikasında kazanan ve kaybedenler eşanlı üretilir. Bunu unutmayalım. Şu anda esas devletin durumu kritik. Onun yaralarını sarma sürecindeyiz!