"Ekonomik kırılganlık sürüyor"

Özilhan, TÜSİAD ve TBV tarafından düzenlenen “eTürkiye Kongresi ve Ödülleri”ne ilişkin basın toplantısında, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, “İtalya Başbakanı Berlusconi geldi ve Aria sorununu hemen halletti. Özel sektörün büyük işlerini bu tür desteklerle yurtdışındaki başbakanların yaptığını görüyoruz. Aynı taktik uygulanabilir mi?” sorusuna karşılık Özilhan, şunları kaydetti: “Uygulanabilir tabii. Esasında Sayın Berlusconi’nin geliş sebebinin en önemlilerinden birisi Aria problemini çözmekti. Gayet iyi şekilde çözüldüğü inancındayız. Bir başbakanın, İtalya’nın bir şirketinin işini desteklediğini ve arkasında durduğunu gördük. Türkiye, bunu çeşitli vesilelerle de yaşadı. Gerek Fransa’dan, gerek ABD’den şirketleriyle ilgili devamlı talepler oldu. Ama, Türkiye buna alışık değil. Türk başbakanı, Türk bakanlar, hatta Türk büyükelçiler bunu bu şekilde yorumlamıyor. Ama bu iyi bir misal oldu. İnşallah bundan sonra da bizim siyasilerimiz de elçilerimiz de bunu takip eder.” Kendisine her hafta en az 3-5 tane büyükelçinin geldiğini ve talepleri olduğunu, destek istediklerini belirten Özilhan, büyükelçilere, yurtdışındaki muhataplarımıza giderek lobi yapma, bilgi alma, Türkiye’yi tanıtma görevleri yüklenebileceğini söyledi. Özilhan, “Bir başbakanın bile İtalya’nın önemli bir şirketinin işini takip ettiğini görmek herkese de misal olacaktır diyorum. İnşallah, bu yol Türkiye’de açılır” dedi. “Yabancı sermaye yetersiz” Özilhan, hükümetin, yabancı sermayeyi çekmek için yaptıklarını yavaş bulduğunu belirtti. Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulu’nun bu konudaki problemleri tespit ettiğini anlatan Özilhan, “Ama, maalesef çıkması istenen kanunlardan bir tanesi geçebildi. Birkaç tanesi Bakanlar Kurulu’nda komisyonlarda. Ama, yetersiz. Temennimiz bunların bir an evvel geçmesi ve gerek yerli, gerek yabancı yatırımın önünün açılması” dedi. Hükümetin, geliri 1.500 doların altında olan illere getireceği vergi teşviki konusunda Özilhan, şunları söyledi: “Yatırımcıların o bölgeye gitmesinin teşvik edilmesi, vergi destekleri, arsa, enerji desteği verilmesi o bölgedeki işsizliği azaltacaktır ve daha da önemlisi göçe engel olacaktır ve daha eşit gelir dağılımı, sanayinin dağılımı imkanı sağlayacaktır. TÜSİAD olarak, böyle bir projeyi destekleriz. Bu tip teşvikler kalıcı olmak şartıyla o bölgelere gerekli yatırımlar yapılacaktır. Biz de, Anadolu Grubu olarak yapacağız diyorum.” “Kıbrıs'ta son atılan adımlar faydalı” Özilhan, “Kamu İhale Yasası ile ilgili yapılması planlanan değişiklikler hakkında ne düşünüyorsunuz?” sorusuna şu karşılığı verdi: “Biz, kanunun bu şekilde kalmasının taraftarıyız. Bu kanun, AB şartlarına ve yapısına uygun şekilde hazırlanmıştı. Burada atılacak adımlar kafaları da karıştırıyor. Şu dönemde bunun böyle bir ihtiyacı da yok. Dolayısıyla olduğu gibi kalırsa, birçok problem de tartışmada yerinde kalır diye düşünüyorum.” Kıbrıs’da gelinen aşamayı nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine Özilhan, şunları kaydetti: “Biz, Kıbrıs sorununun çözümünü diliyoruz. Bu son atılmış adımların çok faydalı olduğuna inanıyoruz. Keşke bunlar daha evvel yapılsaydı da, Lahey’de belki bir anlaşma imkanı çıkabilirdi diye düşünüyorum. Ama hiçbir zaman geç değil. Önümüzde bir yıla yakın bir müddet var. Bu atılmış adımlar iki tarafın birbirine güvenini, iki tarafın halkının birarada yaşamasının mümkün olduğunu ve birtakım söylenenleri de çürüttü ve dolayısıyla ekonomik ilişkilerin de başlamasıyla birlikte Kofi Annan Planı temel alınabilir. Onun üzerinde müzakereler yapılabilir. Ama, Türkiye’nin artık bu sorunu çözmesi lazım. Kıbrıs sorununun hem Türkiye, Yunanistan, hem Kıbrıs’ın iki tarafı ve AB’nin çözümünü istediği bir aşamada. Onun için temennimiz bir an önce çözülür de, Türkiye’nin AB ile olan ilişkilerinde de müspet yönde bir gelişmeler olur.” “Ekonominin kırgınlığı sürüyor” Doların 1 milyon 490 binin altına inmesine ilişkin görüşlerinin sorulması üzerine Özilhan, dalgalı kurun, krizi önleyen faktörlerden birisi haline geldiğini belirtti. Irak savaşı sırasında da çok az bir dalgalanmayla Türkiye’nin bu dönemi rahatlıkla geçtiğini söyleyen Özilhan, yastık altındaki dövizlerin tekrar piyasaya geldiğini, ayrıca TL faizinin dolara göre yüksek olmasının da TL’ye dönüşe ittiğini anlattı. Özilhan, “Merkez Bankası zaten evvelsi gün bir müdahalede bulundu. Tahmin ediyorum önümüzdeki günlerde enflasyondaki düşüş trendiyle birlikte ki, enflasyonun düşeceğine inanıyorum, TL faizlerindeki indirimler içerdeki dengeyi sağlayacaktır. Arz ve talep dengesidir. Kendi içinde bir dengeye ulaşacaktır” diye konuştu. B Bir gazetecinin, “Sizi iyimser bulduk. TÜSİAD’ın toplantısında demiştiniz ki, (2003’ün ikinci yarısı için aşırı iyimser değiliz). Sanki daha bir olumlu konuşuyorsunuz. İkinci yarıya ilişkin beklentileriniz de bir değişiklik oldu mu?” demesi üzerine Özilhan, şunları kaydetti: “Ekonominin kırılganlığı devam ediyor. Hükümetin bu konudaki adımlarını yakından takip ediyoruz. IMF’in beşinci gözden geçirmesi var, oradaki gelişmelerin müspet olmasını temenni ediyoruz. Dörtte verilen taahhütler var, onların yerine getirilmesini diliyoruz. Tabii, savaşın kısa sürmesi, petrol fiyatlarının gerilemesi birçok sebep biraz daha önümüzü görme imkanı getirdi. Ama ben, (sorunlar bitti, Türkiye problemlerini çözdü, büyümesi hızlanacak) diye bir yorum yapmıyorum. Yani, kırılganlığın devam ettiğini söylüyorum. Hükümetin mali denge üzerindeki hassasiyetinin devam etmesini diliyorum. Yapısal reformların da bir an evvel ve hızlı şekilde geçirilmesi gerekir.”