Ekolojik camiye maliyet engeli
Abone olDünyada ilk defa Bursa’da kendi enerjisini üretecek şekilde planlanan ve cep telefonlarının namaz kılanların enerjisiyle şarj edileceği örne...
Dünyada ilk defa Bursa’da kendi enerjisini üretecek şekilde
planlanan ve cep telefonlarının namaz kılanların enerjisiyle şarj
edileceği örnek cami projesi maliyetinin yüksek oluşu sebebiyle
iptal edildi. Cami Derneği Başkanı Halil Sağol, çok üzgün
olduklarını söylerken, projenin mimarı Çelik Erengezgin ise, “Bu
cami memlekete yük olmayacak, belki ülkenin kurtuluşuna ışık
tutacaktı” dedi.
Bursa’nın Nilüfer ilçesinde geçen yıl dünyada eşi benzeri
görülmemiş bir cami inşaatı başladı. Kendi enerjisini üretecek
şekilde projelendirilen Nilüfer Ticaret Merkezi Camii, inanılmaz
birçok ilki de bünyesinde barındırıyordu. 4 bin 600 kişi kapasiteli
örnek cami, çatısındaki pv panelleriyle elektrik, sıcak su ve hava
ile ısı, minarelere yerleştirilecek düşey eksenli türbinler
sayesinde de rüzgardan enerji üretecekti. İhtiyacı olan elektriğin
3 katı fazlasını elde edecek olan caminin artan enerjisini de
satarak gelir elde etmesi planlanıyordu. Yağmur ve şadırvanlarda
kullanılan sularının da arıtılarak tekrar kullanılacağı cami diğer
ibadethanelere nazaran yüzde 85 su tasarrufu sağlayacak, modern
mabedin yaz mevsiminde serin, kışın da sıcak olması için ısı
pompaları yardımıyla yer altı suyu ve toprağın enerjisi
kullanılacaktı. Ayrıca bu camide cemaat, halı altına
yerleştirilecek özel tabaka sayesinde ‘piezo elektrik’ yöntemi ile
elektrik üretecek, cemaat, ibadet ederken oluşturdukları enerjiyle
cep telefonlarını da şarj edebilecekti. Tamamen ahşaptan inşa
edilecek olan cami, muhtemel bir depremde de bölgenin sığınma
merkezi olacaktı.
ÖRNEK PROJEYE MALİYET ENGELİ
Dünyanın ilk kendi enerjisini üretecek olan mabedi, birçok
ilkleriyle ulusal ve dünya basınında geniş yer buldu. Beton temelin
atılmasının ardından İtalya, sipariş verilen ahşap ana karkas
girişleri için 1 milyon 900 lira fiyat verdi. Ve hemen örtülmesi
gereken bu kirişler için bir o kadar da işçilik maliyeti
gerekiyordu. Cami derneği istişare kurulu acilen toplandı ve artan
maliyetleri karşılayamayacakları gerekçesiyle projeyi iptal etme
kararı aldı.
Nilüfer Ticaret Merkezi Cami Derneği Başkanı Halil Sağol, çok üzgün
olduklarını ifade ederek, “Proje bir sene gündemde kaldı. Maliyeti
5.5-6 milyon liraya tekabül ediyordu. Elde paramız, sponsorumuz
yoktu. 40 kişilik istişare kurulu toplandı. Caminin betonarme
olması halinde maliyeti yarı yarıya düşecekti. Kimse maliyeti
yüksek olan bu projeyi istemedi. İptal etmek zorunda kaldık”
dedi.
Camimim ahşap ana karkas girişleri için İtalya’nın 1 milyon 900
lira fiyat verdiğini kaydeden Başkan Sağol, “Gelen ahşap kirişlerin
hemen üzerinin örtülmesi gerekiyordu. Bunun için de 1 milyon 800
lira para gerekliydi. Bize nakit olarak 4 milyon lira para lazımdı.
Gönülsüz olarak projeyi iptal etmek zorunda kaldık. Yapacak hiç bir
şeyimiz yoktu. Prestijli bir projeydi. Dünyaya örnek olacaktı” diye
konuştu.
“GÜNEŞİ, RÜZGARI, YAĞMURU KULLANACAKTIK”
Cami projesinin mimarı Çelik Erengezgin, cemaatin aldığı bu kararın
şaşkınlığını yaşadığını ifade ederek, “Böyle bir caminin yapılacağı
haberi Amerika’da Arap ve İslam ülkelerindeki birçok haber
sitesinde büyük yankı uyandırmıştı. Konu, ben yaptım meselesi
değil. Ama İslamiyet’e yakışan bir konsept ortaya koyacaktık.
Güneşi, rüzgarı, yağmuru kullanacaktık. Bunlar Allah’ın
nimetleriydi. Belki caminin inşaatı 3 lira yerine 5-6 liraya mal
olacaktı. Ama bu maliyeti de önemli bir sponsorla karşılama
imkanımız vardı. Birtakım sözler verilmişti. Bizim 3 yerine 5 lira
harcayacağımız projede, 5 sene sonra o 5 lirayı tekrar geri almamız
söz konusu olacaktı. Ondan sonraki enerjiler için hiçbir ödeme
yapılmayacaktı. Memlekete yük olmayacak, belki ülkenin kurtuluşuna
ışık yakacaktı” dedi.
Betonarme binaya bilimsel olarak 60 yıldan fazla ömür
biçilemediğini hatırlatan Yüksek Mimar Erengezgin, “Ahşap olarak
inşa edilecek cami bir deprem anında bütün bu bölgenin kaçıp
kurtulacağı bir merkez olacaktı. Bu fırsatları kaçırdık. Bu kararın
verilmesinde kimler etkili oldu bilemiyorum. Keşke olsa dediğim bir
projeydi. Diyanet İşleri Başkanlığı ile paylaştık. Cemaatle
paylaştık. Artan elektriği satarak imam ve müezzinin maaşını
çıkartır, üstüne de 3 çocuk okutursunuz diyorduk. Şimdi bunları
yapmak mümkün, ama herkes cebinden bir para ayırırsa mümkün
olacaktır. Herhalde tam olarak anlatamadık, canımız sağ olsun. Bir
başka yerde, bir başka camide inşallah projemize kaldığımız yerden
devam ederiz” diye konuştu.
(İHA)