Eğitime yüzde 100 destek kampanyası
Abone olMilli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, eğitime ideolojik açıdan değil, pedagojik açıdan bakmak zorunda olunduğunu bildirdi.
Eğitime Yüzde 100 Destek Kampanyası'na, Beşevler Milli Eğitim
Şura Salonu'nda düzenlenen programla Başbakan Recep Tayyip Erdoğan
tarafından start verildi. Programın girişinde Cumhuriyet Dönemi'nin
başlangıcından günümüze kadar gelen sürenin sinevizyon gösterimi
sunuldu. Törenin ilk konuşmasını yapan Milli Eğitim Bakanı Hüseyin
Çelik, düzenledikleri eğitim seferberliği kampanyasının amaçlarını,
eğitimde yapmak istedikleri projeleri ve eğitimin aksayan yönlerini
anlattı. Çelik, eğitime ideolojik açıdan değil, pedagojik açıdan
bakmak zorunda olunduğunu, bu alana yapılacak yatırımlara da bu
açıdan bakılmadığı takdirde gelecek nesillere hesap
verilemeyeceğini söyledi. Çelik, konuşmasında Cumhuriyet'in
kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün hedeflerinin iki ana noktaya
dayandığını belirterek bunlardan birisinin askeri tedbirler,
diğerinin ise eğitim olduğunu vurguladı. "Eğitime gereken önem
verilmediği taktirde Türkiye mücadele verdiği ekonomik savaşı
kazanamaz" diyen Çelik, hükümet ve bakanlık olarak, Atatürk
döneminden sonra kendilerinin mesai arkadaşları ile birlikte,
eğitim alanında önemli projeleri gerçekleştirme aşamasında
olduklarını kaydetti. Türkiye'nin 10 yıl sonrası için kararlar
alması gerektiğinin altını çizen Çelik, eğitimin günümüzde
istenilen seviyede olmadığını, bunda en önemli faktörlerin nüfus
artışı, kaynak yetersizliği, köyden kente göç süreci olduğunu ifade
etti. Çelik, siyasi iktidarların kronik hale gelen bu sorunları
çözme noktasında görevi olduğunu vurguladı. "EĞİTİME YAPILAN
GİDERLERİN TÜMÜ VERGİDEN DÜŞÜLECEK" 3 Kasım seçimlerinin ardından
bakanlık olarak eğitimde yaptıkları hizmetleri dile getiren Çelik,
okul öncesi eğitimden lisans üstü eğitime kadar hükümetin ve
bakanlığın kararlılık içerisinde AB'den, Dünya Bankası'ndan ve 2003
yılı konsolide bütçeden eğitime ayrılan pay ile projelere ağırlık
verdiklerini söyledi ve "Eğitimde amacımız diplomalı insan sayısını
artırmak değil" dedi. Çelik, Türkiye'de yapılan yolsuzluk ve
hortumlama olaylarına dikkat çekerek şöyle konuştu: "Günümüzde,
çift diplomalı, iyi eğitim görmüş çeşitli meslek gruplarından
insanlar var. Ancak bakıyorsunuz, yolsuzlukları, hortumlamaları
yapanlara, hepsi çift diplomalı. Eğitimde asıl amacımız, diplomalı
insan sayısını artırmak değil, eğitimle birlikte bu insanların
ahlak, etik, din ve vicdan hürriyeti gibi değerlere sahip
olmalarını sağlamaktır." Çelik konuşmasında, eğitimdeki eşitsizliğe
de dikkat çekti. Amaçlarının, söz konusu eşitsizlikleri de
gidermek, fikri hür, vicdanı hür, olaylar karşısında fikir
yürütebilen bireyler yetiştirmek olduğunu kaydetti. Milli Eğitim
Bakanı Hüseyin Çelik, 59. Cumhuriyet Hükümeti'nin devrim niteliği
taşıyan 4842 sayılı yasa ile eğitime yapılacak olan tüm gider ve
harcamaları vergiden düşeceğini söyledi. Çelik, artık işadamları ve
sanatçıların, hayırsever vatandaşların vergi verir gibi okul ve
yurt yaptırabileceklerini de ifade ederek, "Herkes elinden geleni
yapmalı, bu çorbada herkesin tuzu olmalı" diye konuştu. Çelik
konuşmasının sonunda eğitim alanı ile ilgili üç sektörün
bulunduğunu, bunlardan birinin devlet, özel sektör ve diğerinin
sivil toplum örgütleri olduğunu söyledi. Çelik, üzülerek özel
sektörün devlet sektörünün önünde gittiğini belirtti ve üçüncü
sektör olan sivil toplum örgütlerinin ise Türkiye'de henüz
keşfedilmediğinin altını çizdi. Çelik, kampanyanın bir yıl süre ile
devam edeceğini, bu süre içerisinde vali ve il milli eğitim
müdürlerine işler düştüğünü ifade ederek sözlerini bitirdi.