Eğitim sistemi dışında kalan kız çocuklarının...
Abone olAile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam, “Eğitim sistemi dışında kalan kız çocuklarının tespit edilmesi programını başlatıyoruz. Bun...
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam, “Eğitim sistemi dışında kalan kız çocuklarının tespit edilmesi programını başlatıyoruz. Bunları tespit edeceğiz ve çocuklarımızın eğitime devamını sağlayacağız” dedi.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı İslam, erken ve zorla evliliklerle mücadele ile çocuklara yönelik yapılacak çalışmalara ilişkin basın toplantısı düzenledi. Bu konuyu iki farklı açıdan ele aldıklarını kaydeden İslam, “Birincisi yasal düzenlemelerin nasıl işlediği, işleyip işlemediği daha etkin daha etkin işletilip işletilemeyeceği konusunda bir çalışma yapacağımızı söylemiştik. Diğeri ise bilinçlenme ve zihniyet dönüşümü faaliyetleri olacaktı” diye konuştu.
2015 yılına kadar yapılması gerekenlerin bir protokol altına alındığını söyleyen Bakan İslam, şunları söyledi:
“İçişleri Bakanlığımız ile ortaklaşa geliştireceğimiz bir başka konu. Türkiye’de doğmuş bütün insanların nüfusa kayıt edilip edilmediğinin kontrol edilmesi. Eğer bu noktada kaçak varsa bütün sistemin revize edilmesi ve nüfusa kayıtlı olmayan çocuğun kalmaması. Bu çok önemli bir şey. Böyle çocuklarımız var mı süratle bunu kontrol ediyoruz. Özellikle kız çocuklarının eğitim sistemi içine alınması çok önemli bir konu. Eğitim sistemi dışında kalan kız çocuklarının tespit edilmesi programını başlatıyoruz. Bunları tespit edeceğiz ve çocuklarımızın eğitime devamını sağlayacağız. Ülkemizde 12 yıl zorunlu eğitim var. 18 yaşına kadar eğitim sistemi içerisinde kalması gereken bir çocuk elbette yasa dışı bir evliliğin kurbanı olmayacaktır, olamayacaktır. 4+4+4 sistemini, 12 yıllık eğitim sistemini erken yaşta ve zorla evlilikler karşısında bir argüman olarak kullanmayı son derece kararlıyız. Sistemi çocuklarımızın erken yaşta ve zorla evlendirilmelerini engellemek açısından da bir argüman olarak kullanmayı planlıyoruz. 2014 yılı sonuna kadar bu konudaki bütün çalışmalarımızı tamamlayacağız ve çocuklarımızın sistemden çıkmasına mani olabilecek bütün önlemleri MEB ve İçişleri Bakanlığımız alacaklar. Erken yaşta zorla evlendirilen çocukların büyük bir bölümü tarım işçisi olarak çalışan çocuklar. Bu çocuklarında eğitim sistemi içerisine dâhil edilmeleri gerekiyor. Hem en doğal hakları olan eğitimden faydalanabilmeleri için hem de kendilerinin gelişiminden haberdar olabilmemiz için. MEB ve İçişleri Bakanlığımız bu çocuklarımız için sistematik tedbirler alacaklar biz de bu tedbirlerin alınmasında paydaş olarak kendilerine yardım edeceğiz. Bir başka kontrol noktamız, erken yaşta evlenerek doğum yapan kız çocuklarının tespiti ve bildirimi olacak. Bu konuda gerekli tedbirlerin alınması gerekiyor.”
“2015 YILINA KADAR AİLE MAHKEMELERİNİN DAHA İYİ BİR BİÇİMDE DÜZENLENMESİ SAĞLANACAK”
Yargılamaların öncelikli olarak yapılması gerektiğini belirten İslam, “Erken yaşta evlilikler bizim ülkemizde suç. Aslında bakarsanız erken yaşta ve zorla evlilik tanımı altında ya da çocuk gelinler tanımı altında konuşuyoruz ama erken yaşta evlilik dediğimiz şey, yasal bir kavram değil. Erken yaşta ve zorla evliliği Türk Medeni Kanunu ve Türk Ceza Kanunu cinsel suç olarak kabul ediyor. Bu çocuklar suç mağduru olarak kabul ediliyorlar. Dolayısıyla bunların mağduriyetine sebep olan kimselerin yargılanmaları söz konusu. Yargılamanın biran önce yapılabilmesi için gerekli tedbirlerin alınması gerekiyor. Adalet Bakanlığımız ve HSYK bu konuda çalışmalar yürütecek ve 2015 yılına kadar Aile Mahkemelerinin daha iyi bir biçimde düzenlenmesi sağlanacak” şeklinde konuştu.
Bir çocuğun 17 yaşını bitirip 18 yaşından gün almadan evlendirmenin o çocuğa karşı cinsel istismar suçu işlemek demek olduğunu vurgulayan Bakan İslam, şunları kaydetti:
“Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre çok ağır bir suçtur bu. Bu suçu işleyen anne babalar cezalandırılır. Yargılama süreci başladığında 8 yıldan 20 yıla kadar cezalandırmayla mahkeme önüne çıkarılırlar. Bu suçu işleyen erkek 17 yaşını bitirmemiş bir kızla evlenme teşebbüsünde bulunan bir erkek cezalandırılır. 2 yıldan 20 yıla kadar. Eğer bu evlilikte cebir varsa ve kız çocuğu fiili zarar görmüşse bu cezanın biçimi müebbede kadar uzar. Cezalar bir sonuç uygulaması değildir sadece, aynı zamanda caydırıcılığının da olması gerekir. Onun için bütün muhataplarımızın Türk Ceza Kanunundaki bu cezaların ne olduğunu bilmeleri gerekir.”
“STK’LARIMIZI BİZİMLE ÇALIŞMAYA DAVET EDİYORUZ”
Bu tür sosyal sorunlarda otokontrolün de sağlanması gerektiğini belirten İslam, “Bir zihniyet dönüşümü meydana getirmemiz gerekiyor. Bu konuda MEB ile İçişleri Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı ile RTÜK ile STK’larımızla çalışmayı arzu ediyoruz. STK’larımızı bizimle çalışmaya davet ediyoruz. Herkes elinden geleni yapmak istiyor bu konuda. Burada muhtarlara, din görevlilerine, mülki amirlere, yerel yönetimlere çok büyük görevler düşüyor” diye konuştu.
Zihniyet dönüşümü konusunda en büyük paydaşlarının Diyanet İşleri Başkanlığı olduğunu bildiren İslam, Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’in bu konuda çok duyarlı olduğunu söyledi. Erken yaşta evliliklerin bir insan hakları ihlali olduğunu ifade eden Bakan İslam, “Çocuk yaşta zorla yapılan evlilikler doğru değildir. Bu geleneğin dinin önüne geçtiği bir durumdur. Bu açıdan konunun irdelenmesi gerekir. İslamdan ayrı değerlendirilebilecek bir konu değildir. Bugüne kadar onlarca STK ile ön görüşme yaptık. Onlardan bize nasıl yardım edebileceklerini, nasıl destek olabileceklerini çalışmalarını rica ettik” şeklinde konuştu.
“SÜREÇLERİ SİSTEMATİK HALA GETİRMEMİZ LAZIM”
Son zamanlarda PKK tarafından kaçırıldığı iddia edilen çocuklarla ilgili soruya İslam, “Bu İçişleri Bakanlığı’nın Adalet Bakanlığı’nın sorunu. Onların çözmeye çalıştığı bir sorun. Bakanlığımızın onun için bir çalışması yok. Sözünü ettiğiniz olaylar bir kandırma sonucu Türkiye’nin insan gücünü ne yazık ki boşa harcayan bir süreci işaret ediyor. Çözüm süreci sonunda bütün bunların ortadan kalkacağını biliyoruz. Bölge vatandaşlarının çözüm sürecinin şiddetle desteklemelerini ve sorundan biran evvel kurtulmayı umut ediyoruz. Mağdur ailelerin bireysel talepleri her zaman oluyor. Onların taleplerini karşılıyoruz” cevabını verdi.
Bakan İslam, eğitimin dışında kalan çocukların tespit edilip edilmediğiyle ilgili soruya, “Çok sayıda olduğunu biliyoruz. Tespit edebiliyoruz fakat bunu sistematik hale getirmek istiyoruz. Sonuç vuku bulduktan sonra yapacağımız tespitin o çocuğun hayatına bir katkısı yok. Asıl sorun bu çocukları evlendirilmeden yakalayabilmek. Anında haberimiz olacak, sisteme düşecek. Anında çocuğun ailesine gideceğiz. Çocuğu niye aldınız diye soracağız. Bunu yapabilmek için süreçleri sistematik hala getirmemiz lazım” karşılığını verdi.
(İHA)