Egemen Bağış: Aylar öncesinde sahte hesaplar açıldı
Abone olAB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, gerek 2020 İzmir EXPO adaylığı, gerek İstanbul’un 2020 olimpiyat adaylığının milli bir mesele olduğ...
AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, gerek 2020 İzmir EXPO
adaylığı, gerek İstanbul’un 2020 olimpiyat adaylığının milli bir
mesele olduğunu ifade ederek, bunları olumsuz etkilemeye çalışan
çevreleri istismarcı ve ucuz olarak niteledi.
EXPO 2020 için geldiği ve çeşitli temaslarda bulunduğu Paris’ten
ayrılmadan önce Türkiye Büyükelçiliği’nin Kültür ve Tanıtma
Müşavirliği’nde bir basın toplantısı gerçekleştiren Bakan Bağış,
İzmir’in EXPO’ya hazırlanma süreci başladığında İzmir’de çadır
kuranların herkesten önce kollarını sıvayacaklarını bildiğini dile
getirdi. Bağış, Avrupa’dan Gezi Parkı olaylarıyla ilgili gelen
eleştiriler hakkında da şunları söyledi:
"AB süreci ile ilgili bir etkisi olursa bu olayların, bu sadece
Avrupa’daki akıl tutulmasının bir başka örneğini teşkil eder.
Olmaması gerekir, çünkü bu teknik bir süreçtir ve teknik kuralları
vardır. Örneğin İngiltere’de bundan 10 gün önce bazı olaylar oldu
ve kimse İngiltere’nin AB üyeliğini askıya almadı. Biz bu AB
konusunda anketler yapmaya devam ediyoruz ve hala yüzde 50
civarında üyelik adına olumlu cevap alıyoruz ama bizi alacaklarına
olan inanç yüzde 30’ların altında. Bizi teşvik eden diğer bir konu
ise; ’AB sürecinde atılan reform adımlarının Türkiye’yi
demokratikleştirdiğini, insan haklarını arttırdığını ve ekonomisini
güçlendirdiğini düşünüyor musunuz?’ sorusuna verilen yüzde 73
’evet’ cevabıdır."
Gezi olaylarını büyüyen Türkiye’nin birilerini rahatsız etmesi
olarak nitelendiren Bağış, "Büyüyoruz, güçleniyoruz ve birilerine
rahatsızlık veriyoruz diye özür dileyecek değiliz. Türkiye’yi
küçültmek kimsenin haddi değildir" dedi. Bakan Bağış, sözlerine
şöyle devam etti:
"Başbakan’ın davetine gelsinler, icabet etsinler görüşülür.
Başkaları istiyorsa onlar da örgütlenirler, STK kurarlar, parti
kurarlar. Bence bu eylemler bir şeyi de ortaya koymuştur. Hükümet
ile aynı fikirlere sahip olmayan vatandaşlarımız kendi görüşlerini
temsil edecek nitelikte bir muhalefet partisi olmamasından şikayet
ettikleri için eylemi kendileri yapmaktadırlar. Belki de bu
kardeşlerimizin bir siyasi parti kurmaları demokrasimizi
güçlendirir ve bizi de kamçılar. Bunda da bir hayır olabilir."
Yapılacak AK Parti mitingleri hakkında gelen bir soru üzerine Bakan
Bağış, buna sadece Başbakan’ın tek başına karar vermediğini, 50
kişilik MKYK’da hep birlikte karar verildiğini ifade ederek, bu
mitinglerin hiçbir şekilde şu an gösterilerin gerçekleştiği
yerlerde veya yakınında yapılmayacağının altını çizdi. Toplumu
karşı karşıya getirme veya çatıştırma gibi bir şey olamayacağını,
çünkü kendilerinin her şeyden önce bunun en çok karşısında olan,
kamu ve özel mülke zarar vermeye karşı olunduğunu ilan eden parti
olduklarını söyleyen Bağış, son olarak meydanlardan gelen mesajları
değerlendirdiklerini söyledi. Bağış, şöyle konuştu:
"Herkes farklı yorumlayabilir ama ben hangi mesajları aldım,
sizinle onu paylaşayım. Bazı arkadaşlarımız bu gösterileri
Taksim’in yayalaşmasını arzu etmedikleri için yapıyorlar. Bazıları
orada ağaçların kesileceği inancına kapıldıkları için yapıyorlar.
Bazıları alkol satışı ile ilgili düzenleme nedeniyle yapıyorlar.
Bazıları CHP’ye destek vermek için, bazıları BDP’ye destek vermek
için yapıyorlar. Bazıları başka ufak siyasi partilere destek vermek
istiyorlar. Bazıları ise hayat tarzlarına karışıldığını öne
sürdükleri için oradalar ki, ben bunu tamamen akıl dışı buluyorum.
Çünkü Türkiye’de kimsenin yaşam tarzına karışılmamıştır. Bir de bu
saydığım sebeplerin dışında maalesef olayı istismar etmek isteyen
DHKP-C gibi terör örgütleri var. Bunların eylemleri kendi
propaganda alanlarına çevirdiği görülmüştür."
’Faiz lobisi bu resimde nerede?’ sorusuna ise Bağış, şu yanıtı
verdi:
"Bakın Türkiye’nin borçlanma oranı yüzde 30’lardaydı. Şu anda
4,7’de, yani birilerinin geliri yüzde 80-90 azaldı. Onların da bu
sürecin içerisinde olduğuna dair bir takım bilgiler, belgeler var.
Bunları da Sayın Başbakanımız zamanı geldiğinde kamuoyu ile
paylaşacak. Ben herkesi bu hafta sonu İstanbul ve Ankara’da
gerçekleşecek olan AK Parti mitinglerini yakından takip etmeye
davet ediyorum."
Bağış, gelinen noktada parktaki her ağacın neredeyse 5 milyar
dolarlık maliyeti oluştuğunu ifade ederek, olayların bu aşamaya
gelmesi için yüz binlerce sahte Twitter hesabının aylar öncesinden
açılıp toplumun kanaat önderleri, sanatçılarına ve yazarlarına
yönelik kampanyalar başlatıldığını ileri sürdü. "Türkiye’de sanki
büyük bir toplumsal patlamanın eşiğindeymişiz gibi bir hava
oluşturulmuştur. Gezi Parkı’ndaki çadırlara müdahalenin hemen
akabinde de bu olaylar abartılarak bir patlamaya yol açması için
provokasyon çabasına girilmiştir. Bunu çocuklar bile görebiliyor"
diyen Bakan Bağış, perde arkasında kimlerin olduğunu, finansmanının
nasıl gerçekleştiğini, ne gibi hazırlıklar yapıldığını devletin
ilgili birimlerinin araştırmakla meşgul olduğunu kaydetti.