EDİRNE’DE FETİH COŞKUSU
Abone olEdirne’nin fethinin 652. yılı dolayısıyla, Edirne Valiliği tarafından Atatürk anıtında bir tören düzenlendi.<br/> Fetih kutlamaları çerçeves...
Edirne’nin fethinin 652. yılı dolayısıyla, Edirne Valiliği
tarafından Atatürk anıtında bir tören düzenlendi.
Fetih kutlamaları çerçevesinde Selimiye Camii önünden Atatürk
anıtına Genelkurmay Başkanlığı Mehteran Bölüğü eşliğinde fetih
yürüyüşü yapıldı.
Atatürk anıtında yapılan törene, Edirne Valisi Hasan Duruer, Tugay
Komutanı Tuğgeneral Cengiz Demirci, Edirne Belediye Başkanı Hamdi
Sedefçi katıldı. Törende saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın
ardından Atatürk anıtına çelenk sunumu yapıldı.
Günün anlam ve önemini belirten konuşmayı Anadolu Öğretmen Lisesi
öğrencisi Füsun Çakır yaptı. Çakır yaptığı konuşmada şunları
kaydetti:
“Siyasal ve ekonomik gelişime uygun jeopolitik konumu, Edirne’nin
tarihsel gelişimini derinden etkilemiştir. Serhat şehri olan
Edirne, Yunanistan ve Bulgaristan’a komşuluk etmiş, Osmanlıya 92
yıl başkentlik yapmıştır. 18’inci yüzyılda ise artan nüfusu ile
Avrupa’nın en büyük 7 kentinden biri olmuştur. Edirne’de ki tarihi
mirasın çok olmasının kuşkusuz en büyük nedeni, 92 yıla yakın bir
süreyle Osmanlı’ya başkentlik yapmış olmasıdır. Osmanlı fethinden
önce küçük bir şehir olan ve günümüzde "Kaleiçi" denilen küçük
bölgeden ibaret olan Edirne, Balkanlara geçip orada tutunmak ve
hakimiyet kurmak için stratejik önemi haiz olan bir Bizans
şehriydi. 1361-1453 yılları arasında Osmanlıya başkentlik yapmış
olan Edirne Osmanlıların Rumeli’ye yerleşmeleri ve Avrupa
ortalarına kadar genişlemelerinde bir askeri üs ve dayanak noktası
olarak da ayrı bir değer taşımaktadır. Edirne fethi, Osmanlıların
Avrupa’da kesin olarak yerleştiklerini gösteren bir olaydır. Bu,
Anadolu Müslüman Türk tarihi için olduğu kadar Balkanlar ve buna
bağlı olarak Avrupa için de bir dönüm noktası olmuştur. Zira
Osmanlılar sayesinde Avrupa, dinı hoşgörü, insana saygı ve hukuka
riayet gibi kavramlarla karsılaştı ki, bunları daha önce pek
bildiği ve uyguladığı söylenemez. 15. yüzyıl başlarında Bursa
odaklı gelişmeleri izlemekle birlikte, sonraki gelişmelere basamak
oluşturan önemli yapılar, yüzyıl boyunca Osmanlı sanatının en üst
düzey eseri Edirne’de inşa edilmiş, bu özelliğini 16. yüzyılda da
sürdürmüştür. Evliya Çelebi, Seyahatnamesi’nde iV. Murat zamanında
yapılan bir sayıma göre, Edirne’de on dördü selattin cami başka bir
deyişle sultanlar adına yaptırılan büyük cami, üç yüzü vezirler
veya ayan tarafından yaptırılmış 314 cami bulunduğunu söyler.
Edirne, erken dönem Osmanlı mimarisinin merkezlerinden biridir.
Fethedildiği 1361 yılında Tunca kenarında ve kale içinde kurulmuş
küçük bir şehirken, Osmanlı Türklerinin eline geçtikten sonra
camiler, saraylar, köprüler, kervansaraylar, hanlar, hastaneler ve
imaretler gibi anıtsal yapılarla sosyal dokusunu hızla oluşturarak
iki yüzyıl içinde dünyanın sayılı şehirlerinden biri haline
geldi.
Sahip olduğu değerler ile Edirne, bir marka kent olmaya aday olup
tarih hariç kültür, deniz, ve inanç kültürü gibi pek çok alanda
potansiyeli vardır. Bir kültür ve turizm kenti olma iddiası
Edirne’nin en önemli hedefleri arasında olmalıdır. Avrupa ve
dünyada kültür kenti olarak nitelendirilen kentlerde ne varsa
Edirne’de hepsi fazlasıyla mevcuttur.”
Kız Teknik ve Meslek Lisesi öğrencisi Deniz Yaslı da ‘Edirne
destanı’ adlı şiiri seslendirdi.
Genelkurmay Başkanlığı Mehteran Bölüğü konseri ile Atatürk anıtında
yapılan fetih kutlamaları son buldu. Mehteran bölüğü konseri
çevredeki vatandaşlar tarafından ilgi görerek büyük alkış aldı.
(İHA)