Edirne Valisi İsrail'e kızdı sinagogu müzeye çevirdi

Edirne Valisi Dursun Şahin, İsrail’in Mescid-i Aksa’ya düzenlediği baskına kızınca şehirde restore edilen sinagogun kullanımıyla ilgili kısıtlama kararı aldı.

Şahin, "O eşkıya ruhlu insanlar orada Müslümanları katlederken, biz de onların burada sinagoglarını yapıyoruz" dedi.

CHP'Lİ VEKİL VALİYE ÖFKELİ

Karara tepki gösteren  CHP Bursa milletvekili Aykan Erdemir, Edirne Valisi Dursun Ali Şahin’i istifaya davet etti.

SİNAGOG 3 MİLYON 700 BİN LİRAYA RESTORE EDİLİYOR

Tarihi Edirne Büyük Sinagog, 2010 yılından bu yana 3 milyon 700 bin liraya restore ediliyor. Musevi Cemaati, restorasyonu bitmek üzere olan sinagog’da ibadet ve düğün töreni yapmak için valiliğe başvurmuştu. Planlama da bu yönde yapılıyordu.

MÜZE OLARAK KULLANILACAK

Ancak Edirne Valisi Şahin, bu planı askıya alıp sinagogun müze olarak kullanılmasına karar verdiklerini belirterek, şunları söyledi:

İÇİMDE BÜYÜK BİN KİNLE SÖYLÜYORUM BUNU

“Mescid- i Aksa’nın içinde savaş rüzgarları estiren o eşkıya kılıklı insanlar Müslümanları katlederken, biz de onların sinagoglarını yapıyoruz. İçimde büyük bir kinle söylüyorum bunu. Biz de onların mezarlıkların etrafını temizliyor, projelerini kurula gönderiyoruz. Buradaki tadilatı sona gelen sinagog sadece müze olarak tescil edilecek. İçinde bir sergileme vitrinleme yapılmayacak.”

CHP'Lİ VEKİL İSTİFAYA ÇAĞIRDI

“İçimde büyük bir kinle söylüyorum bunu” diyerek işlediği nefret suçunu bizzat ihbar eden Edirne Valisi Dursun Şahin’in kamu görevi icra etmeye uygun bir ruh hali içinde olmadığını belirten Erdemir, “Vali Şahin makamının itibarını ve Türkiye’nin onurunu korumak için istifa etme sağduyusunu gösteremeyecekse, vakit geçirmeden görevden alınmalıdır” dedi.

Edirne Valisi’nin açıklamalarının münferit bir vaka olarak görülemeyeceğini, geçtiğimiz günlerde Neve Şalom Sinagogu’na “yıkılacak mekan” yazısını asan kişinin de bir ilkokul öğretmeni olduğunun ortaya çıkarıldığını hatırlatan Erdemir, şu açıklamada bulundu:

“Kamu görevlilierince işlenen antisemit nefret suçlarına sıklıkla tanık olmaya başladık. Devletin en üst makamlarındaki siyasilerin çekinmeden kullandığı nefret söylemi kamu görevlilerinin de pervasızlaşmasına yol açmıştır. Yahudi vatandaşlarımızı hedef alan ayrımcılık, nefret suçu ve nefret söylemlerini araştırmak için geçtiğimiz ay Meclis’te komisyon kurulmasını teklif etmiştim. Türkiye’de antisemitizmin yükselişiyle ilgili bir araştırma komisyonunun vakit kaybetmeden hayata geçirilmesinin ne derece önemli olduğunu bir kez daha görmüş olduk.”