Eczacıbaşı'nın yeni yıl büyüme hedefi

Eczacıbaşı Topluluğu, 2004 yılını 2.3 milyar dolar ciro ve 370 milyon dolar ihracatla kapatırken, bu yılki hedeflerini daha yüksek tuttu. Eczacıbaşı Topluluğu CEO'su Dr. Erdal Karamercan, özellikle pazarlama ve satış stratejilerine yoğunlaştıkları, çeşitli yapısal değişimleri başlattıkları 2004 yılını oldukça başarılı geçirdiklerini söyledi. Karamercan, ''2004 yılını 2.3 milyar dolar ciroyla kapattık, bu yüzde 30'u aşkın bir büyümeyi ifade ediyor. Beni en çok sevindiren noktalardan biri de dış satımdaki gelişmemiz. Yüzde 40'ı aşkın bir büyümeyle, 2003 yılında 270 milyon dolar olan dış satımımız 2004 yılında 370 milyon doları geçti'' dedi. Faaliyet gösterdikleri her alanda büyüdüklerini ifade eden Karamercan, ilaç sektöründe liderliği sürdürdüklerini ve AB ülkelerine satımlarının arttığını, yapı grubunda da dış satımlarının 295 milyon dolara ulaştığını anlattı. Temizlik kağıtları sektöründe liderliğe devam ederken, kaynak teknolojisi, elektronik kart ve finans sektörlerindeki kuruluşlarının da yüzde 40 dolayında büyüdüğünü belirten Karamercan, ''2004 yılında Eczacıbaşı Topluluğu, son dönemlerin en hızlı büyümesini gerçekleştirdi. 2005 yılı doğrultusundaki hedeflerimiz yine oldukça iddialı'' diye konuştu. RUSYA VE İRLANDA'DAN SONRA KAZAKİSTAN'DA YATIRIM ''Sabit kıymet yatırımları açısından 2004 yılına göre yüzde 80 artışla bu yıl 150 milyon dolar civarında yatırım hedefliyoruz'' diyen Karamercan, Levent'te konut, ticari alan, ofis ve eğlence merkezinden oluşan Kanyon Projesi'nin bu yıl sonundan itibaren aşamalı olarak faaliyete geçeceğini anlattı. 2005 yılında yurtdışı yatırımlara ağırlık vereceklerini belirten Karamercan, şunları söyledi: ''Rusya'da seramik sağlık gereçleri ve karo üretimiyle ilgili yatırım başlattık. Bu yıl orada önemli ilerleme kaydedeceğiz. İrlanda'daki yeni karo fabrikamız Mart ayında faaliyete geçecek. Seramik sağlık gereçleri ve karoda Bozüyük ve Tuzla'daki tevsi yatırımlarımız sürüyor. Dışsatımdaki hızlı artış nedeniyle küvet üretim tesisimizin kapasitesini iki katına çıkartıyoruz. İlaç üretim kapasitemizi de özellikle dışsatım ağırlıklı olarak tevsi ediyoruz. Kaynak teknolojisinde, kapasitemizi ilk aşamada yüzde 50 oranında artıracak yeni yatırımı da Gebze'de başlattık.'' Temizlik kağıtları sektöründe yurtdışında üretim yapmayı istediklerini belirten Karamercan, ''Kazakistan, Türkmenistan, Tacikistan, Özbekistan, Gürcistan, Azerbaycan gibi ülkeleri şu anda araştırıyoruz. Bu üretim projemiz, büyük olasılıkla Kazakistan merkezli olacak ama, pazarlama projemiz bütün bu ülkeleri kapsıyor. Oralarda büyük potansiyel var'' diye konuştu. Karamercan, temizlik kağıtları yatırımına bu yıl başlamaları durumunda, 2005 yatırım bütçelerinin 150 milyon doların üstüne çıkacağını vurguladı. 2005 İHRACAT HEDEFİ 450 MİLYON DOLAR Eczacıbaşı Topluluğu'nun 15 yıldır yabancı ortaklıklar konusunda tecrübeli olduğuna ve bugün 9 tane yabancı ortaklıkları bulunduğuna işaret eden Erdal Karamercan, şöyle dedi: ''Yabancı sermaye ile işbirliğine her zaman çok olumlu bakmış bir topluluğuz. Önümüzdeki dönemde de bu tür ortaklıklar olabilir. Şu anda bir ortaklık aşamasında olduğumuz net bir proje olduğunu söyleyemem ama çeşitli alanlarda çeşitli görüşmelerimiz devam ediyor.'' Karamercan, özelleştirmeye ilişkin soruya karşılık verirken, ana faaliyet alanlarına odaklanacaklarını kaydederek, Eczacıbaşı Topluluğu'nun 2005 yılında ihracatının 450 milyon dolara ulaşacağını ifade etti. EKONOMİDE ''HAVALANMA'' DÖNEMİ Karamercan, ekonomiye ilişkin görüşlerini açıklarken de, 2001 krizi sonrasında Türkiye'nin attığı adımlara ve yapısal değişikliklere dikkati çekerek, şöyle dedi: ''Maliye cephesinde mali disiplin ve faiz dışı fazla üzerine odaklanma ve Merkez Bankası'nın antienflasyon politikalarını başarıyla uygulaması, güven ortamını pekiştiriyor. En kritik konu olan kamu borç yükünün sürdürülebilirliği konusunda, reel faizlerdeki düşüş sayesinde Türkiye oldukça rahatlamış durumda. Üzerimizde kara bulut gibi çökmüş olan enflasyon artık yüzde 10'ların altına indi. Bu olumlu tablonun içinde en olumsuz görüntü cari açık. Ancak cari açık, IMF ile birlikte uygulanan istikrar önlemleri ve istikrarın yüksek bir büyümü hızıyla entegre edilmiş olması nedeniyle önemli bir zaaf olarak görülmüyor.'' Karamercan, ''Bunların sonucunda, (Türkiye ekonomisi acaba take-off (havalanma) dönemine girdi mi) sorusunu gündeme getiriyor. AB üyelik görüşmelerinin de başlamasıyla birlikte, iç ve dış yatırımlarda önemli boyutta artış olacağını bekliyorum'' şeklinde konuştu. AB SÜRECİ Karamercan, AB üyelik sürecinin, Türkiye'ye değişim ve kendini yenileme vizyonu kazandıracağını ifade etti. Küreselleşme fırtınası içinde Türkiye'nin bir yerden dünyaya tutunmak zorunda olduğunun, AB üyeliğinin Türkiye'ye bir model sağladığının altını çizen Karamercan, AB sürecinde iş dünyasıyla ilgili beklentilerini şöyle açıkladı: ''Öncelikli beklentimiz, önümüzdeki dönemde Türkiye'nin ekonomik, siyasi ve sosyal istikrar ortamı içinde sağlıklı ve yüksek oranlı bir ekonomik büyüme dönemi yaşamasıdır. Sürekli kriz beklentileri yerine sürdürülebilir yüksek büyüme beklentisinin iş çevrelerinde yerleşmesi ile birlikte, Türkiye'de iç ve dış kaynaklı bir yatırım hamlesinin ortaya çıkacağına şüphe yok. AB ile yakınlaşma, AB pazarını çok daha ulaşılabilir hale getirecektir. Yani süreç, hem iç pazar hem de dış pazar genişlemesi bakımından fırsatlar sunmaktadır. Ayrıca, ticari ahlak ve hukuki yapıdaki yozlaşma ve gevşeklikler azalacaktır. Bu durum, özellikle etik çalışmayı benimsemiş kuruluşlar için çalışma rahatlığı ve haksız rekabetten kurtulma fırsatı sağlayacaktır.''