Ecomist'ten Ankara'yı korkutan mesaj
Abone olEconomist dergisi Türkiye için 'sonunda, bugünkü gidişle, bir tür çökme tehlikesi endişe verici şekilde büyük' tespitinde bulundu.
Economist'te, Türk liderlerinin şimdiden iş yapmayı
kolaylaştırıcı reformlara başlaması gerektiğine dikkat çekildi.
Yazıda "Sıkıntı, bu liderlerin büyük bölümü aciliyeti kabul
etmiyor. Rehavetin sınırlarındaki güvenle Ankara'daki yaygın görüş,
yabancı sermayenin akmaya devam edeceği ve Türkiye'nin,
yabancıların da paylaşmak isteyecekleri parlak bir geleceği
bulunduğu. Makroekonomik dengesizliklerin eşlik ettiği bu kibir,
Türkiye'nin beklentilerine ilişkin dikkatli olmak için iyi bir
sebep" ifadelerine yer verildi.
"ÖZEL SEKTÖRÜ ON SENTE BAĞIMLI"-
Türkiye'nin "70 sente muhtaç" hazinesiyle ulaştığı 12 Eylül'ün Ankara'da yargılanmaya başlandığı gün, The Economist'te Türkiye hakkında "özel sektörü 10 sente bağımlı" iddiasını içeren bir makale yer aldı.
Economist'in 7 Nisan tarihli nüshasında "Ankara'ya Mesaj: Türkiye neden endişe duyulan bir ekonomi" başlıklı bir yazı yer aldı. Yazıdan önemli bölümler şöyle:
"2 Nisan'da yayınlanan rakamlar yıllık GSYİH'
büyümesinin 2011'in dördüncü çeyreğinde yüzde 5.2'ye yavaşladığını
gösterdi ve başlangıç verileri bu yıl için ek kötüleşme ortaya
koydu. Ne yazık ki dengesizlikler devam ediyor. Daha yavaş büyüme
eşliğinde de olsa enflasyon yüzde 10'un üzerinde ve cari işlemler
açıklarının GSYİH'nın yüzde 8'i düzeyinde kalması olasılığı var.
Küçük doğrudan yabancı yatırımla birlikte, açığın büyük bir
bölümünün değişken bonolar ve banka finansmanıyla finanse edilme
ihtiyacı var. Kısaca Türkiye aşırı ısınmış durumda değil. Büyüyen
bir rekabetçilik sorunu ve yabancı sermayenin en risklilerine aşırı
bağımlılık durumu var."
"UÇLARDA YAŞAMAK"
Economist makalesinin "Uçlarda yaşamak" ara
başlığından sonra ise şu iddialar yer aldı:
"Şu an için, yabancılar endişesiz görünüyor. Lira güçlendi,
İstanbul borsası yılbaşından bu yana yüzde 20 yükseldi. Ancak
sermaye akışlarındaki belirgin canlanma Türkiye'deki ekonomiye
güvenle; zengin dünyanın merkez bankalarının, özellikle de Avrupa
Merkez Bankası'nın büyük likidite sağlamasından olasılıkla daha az
ilgili. Zengin dünyadaki ucuz para Türkiye'nin şu anki krizi
atlatmasına imkân verdi. Ve bol likidite sürerse, ülke bir süre
için daha sorunların etrafından dolaşabilir. Ancak sonunda, bugünkü
gidişle, bir tür çökme tehlikesi endişe verici şekilde
büyük."
ON SENTE MUHTAÇ
Tehlikeyi azaltmak için Türkiye'nin tasarruflarını artırması ve rekabetçiliğini iyileştirmesi gerektiğini savunan Economist, "Yabancıların harcayacağı on sente bağımlı özel sektörüyle Türkiye'nin hükümeti daha fazla tasarrufla denkleştirmeye ihtiyaç duyuyor. Gerçekte aksi oldu. Türkiye'nin mali pozisyonu diğer yükselen piyasalarla kıyaslandığında sağlıklı olsa da vergi tahsilâtı sürdürülemez düzeydeki ithalatla olduğundan biraz güzel göründü" dedi.
LİDERLERİN BÜYÜK BÖLÜMÜ REFORM ACİLİYETİNİ KABUL ETMİYOR
Dergide şu görüşler yer verildi:
"Daha sıkı para politikası cari işlemler açığını azaltmaya yardımcı olur. Ancak bu yetmez. Türkiye'nin dış hesaplarında kalıcı iyileşme, rekabetçiliği artırıcı yapısal reformlar ve işçilerinin esnekliğinin iyileştirilmesini talep ediyor. Tüm bu büyüme patlamasına karşın Türkiye'nin daha fazla doğrudan yabancı sermaye çekmemesi bir bilmece. Bir neden birçok yönden şu katı güney Avrupa ekonomilerini andıran emek yasalarında olabilir. Yatırıma bir diğer engel ise düzenleme kalabalığı. Türkiye Dünya Bankası'nın 'İş Yapmak' (Doing Business) liginde Yunanistan'dan iyi ancak Kazakistan'dan kötü.
Bu tür reformlar zaman alacak, yani Türkiye'nin liderlerinin şimdiden başlaması çok önemli, zengin dünyadaki düşük faiz oranları yabancı parayı sel gibi akıtsa bile. Sıkıntı bu liderlerin büyük bölümü aciliyeti kabul etmiyor. Rehavetin sınırlarındaki güvenle Ankara'daki yaygın görüş, yabancı sermayenin akmaya devam edeceği ve Türkiye'nin, yabancıların da paylaşmak isteyecekleri parlak bir geleceği bulunduğu. Makroekonomik dengesizliklerin eşlik ettiği bu kibir, Türkiye'nin beklentilerine ilişkin dikkatli olmak için iyi bir sebep."