Ecevit, sol partileri eleştirdi
Abone olEcevit, 'laiklik mücadelesi verecek CHP'nin eskisinden eser kalmamış. CHP'de de, SHP'de de bunalım var' dedi
Demokratik Sol Parti (DSP) Genel Başkanı Bülent Ecevit,
Türkiye'de Atatürkçülüğü yok etmeye çalışanlar olduğunu öne
sürerek, ''Bunlara göz yumulursa, bir gün gelir bizim de gücümüz
yetmez. Laiklik mücadelesi verecek CHP'nin eskisinden eser
kalmamış. CHP'de de, SHP'de de bunalım var'' dedi. Adana'da Uğur
Mumcu Meydanı'nda, bugün saat 13.00'de başlaması gereken mitinge
yaklaşık bir saat 15 dakikalık rötarla gelen DSP Genel Başkanı
Bülent Ecevit'i Adana, Mersin ve Aksaray'dan gelen belediye başkan
adayları ve partililer dinledi. Ecevit'in konuşmasından önce
belediye başkan adayları partililere tanıtılırken, alandan sık sık
''Halkçı Ecevit'',''Tek yol Demokratik Sol'' şeklinde sloganlar
atıldı. DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, yaptığı konuşmada, 57.
Hükümet döneminde yaptıkları reformların etkilerini göremeden,
içeriden ve dışarıdan yapılan entrikalar sonucu iktidardan ayrılmak
zorunda kaldıklarını ifade ederek, ''Bizi bölmek istediler. Ama
sadece yarımızı aldılar. Ama şimdi eskisinden daha güçlü olarak
halkın karşısındayız. Bugün cumhuriyet tarihinin en çok kadın adayı
bizde. İskandinav ülkeleri dışında en fazla kadın adayı bizde.
Halkımız, DSP'yi yeniden iktidara getirecek. Bunun ölçüsü de
önümüzdeki yerel seçimler olacak'' şeklinde konuştu. Adalet ve
Kalkınma Partisi (AK Parti) Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan'ın, mitinglerde, meydanlarda vatandaşlara kızdığını da öne
süren Ecevit, ''Erdoğan vatandaşlara hakaret ediyor. Meydanlarda
kızıyor. 'Bizi beğenmiyorsanız, gidin ailece, sülalece Ecevitler'e
oy verin' diyorlar. Bunu söyleyen Abdullah Gül'ü Allah söyletmiş.
İnşallah, onların sözü yakında gerçekleşecek ve halk bize oy
vererek, iktidara getirecek. DSP'nin oyları şu veya bu nedenle
dağıldı. Ama şimdi dağılan oyların sahipleri de Abdullah Gül'ün
dediği gibi düşünüyorlar'' diye konuştu. 57. hükümetin icraatlarını
anlatan Ecevit, ''Çok sıkıntı çektik, çektirdik. Ama hükümet hiç
karıştı mı? Türkiye'de uzun yıllar ihmal edilen sorunları bir bir
ele aldık. Yeni yasalar çıkardık. Köykent'i çıkardık. Enflasyon
hızla düşmeye başladı, turizm canlandı. Ama 59. hükümet döneminde
kapasite kullanımı yüzde 65 düştü. 'Enflasyon düştü' dediler.
Şirketlerin yüzde 20'si kapandı. Yatırımlar durdu, işsizlik arttı.
Vatandaş gerçekleri şimdi gözüyle görüyor. Enflasyon düştüyse kime
faydası oldu. Ben hasta halimle sabaha kadar mecliste kalıp reform
sayılacak yasaları çıkardık'' dedi. Türkiye'de Atatürkçülüğü yok
etmeye çalışanlar olduğunu da öne süren DSP Genel Bakanı Ecevit,
''Bunlara göz yumulursa, bir gün gelir bizim de gücümüz yetmez.
Bunların önüne geçmek için bir an evvel DSP iktidara gelmelidir.
Laiklik mücadelesi verecek CHP'nin eskisinden eser kalmamış. 'CHP,
Tayyip Erdoğan iktidarını frenler' dediler. Ama umutlar boşa çıktı.
CHP'de de, SHP'de de bunalım var. CHP lideri de, her gün
televizyonlardan izliyorum, hükümetle kavga etmekten, hakaret
etmekten başka bir şey yapmıyor. Ülkenin önemli sorunları varken,
Baykal'ın diline hiç gelmiyor. DSP ise lafla değil, uygulamayla
bunları yerine getiriyor. Laikliği tehlikeye düşürmemek adına
yapılacakları CHP yapmıyor. CHP İstanbul'da aday bulmak için
laikliği bir kenara bırakıp, birkaç yıldır belediye başkanlığı
yapan şahsın ayağına gitti. Kapısını çaldı, yalvardı, yakardı. Biz
ancak kendimizden olanın kapısını çalarız. CHP kimlik bunalımı
yaşıyor. DEHAP ile işbirliği yapan SHP ise oyuna geldi. SHP, çok
ciddi tehlikeyle karşı karşıya. Bu ülkede Türk başka, Türkçü
başkadır. Özellikle eski CHP'liler bu konuda daha dikkatli
olmalıdır'' şeklinde uyarıda bulundu. Kuzey Kıbrıs Türk
Cumhuriyeti'nde (KKTC) yaşanan gelişmelere de değinen Bülent
Ecevit, 1974'te yaptıkları Barış Harekatı ile Kıbrıs'a kalıcı
çözümü getirdiklerini belirterek, ''Kıbrıs'ta 220 bin nüfus, 5
üniversite, yurt dışında yetişmiş profesörler, doçentler var. Şimdi
neyin çözümü aranıyor? Biz çözümü çoktan getirdik. Kıbrıs halkının
1974 öncesi yaşadıkları ne çabuk unutuldu? Soykırımlar yaşandı. Biz
o vakit ABD'yi bile dinlemedik, harekatı yaptık. Çünkü, arkamızda
halk vardı. Bugün de AB kapısında yaşanan sorunların çözümü için
halkın gücüne güvenmek gerek'' dedi.