Ecdadımızın değer kattığı insanlık ilkeleri

“ Tarihi ve geleneksel Kırkpınar Yağlı Güreşleri 1361 tarihinde Kırkpınar Çayırı’nda başladı. 1924 yılında Edirne Sarayiçi’ne alındı. Kırkpınar Başpehlivanı Türkiye Başpehlivanıdır. Kırmızı dipli mum ile yapılır.”

Turizmde ürün çeşitlendirmesi diye hep ifadeler kullanılır İşte elimizde dünyada eşi benzeri olmayan bir geleneksel ritüelimiz var. Bunu çok iyi değerlendirip ülke turizminde vazgeçilmez bir ürün çeşitliliği yarınlara taşıyabiliriz.

Önemli bir değerimiz olan UNESCO Somut Olmayan Dünya Mirasları Listesine girmiş ve savaşlar afetler ekonomik krizler geçirmesine rağmen hiç ara verilmeden her yıl düzenlenen bir etkinlik olan Bu yıl 657. si düzenlenen Tarihi Kırkpınar Yağlı Pehlivan Güreşleri ve Ata Sporumuz Yağlı Güreşimizin unsurlarını ve ecdadımızın değer kattığı insanlık ilkelerini sizlerle paylaşacağım.

Her sporda olduğu gibi rakibe üstünlük sağlamaktan daha çoğu olan birçok ritüele sahip spordan daha fazlası diyebileceğimiz bir etkinliktir. Tüm kuralları ve gelenekleri mertliğe, yiğitliğe, saygıya, tevazuya, insan sağlığına dayanan bir spordur. Bu özellikleri okudukça tüylerinizin kabaracağı ceddinizle gurur duyacağınıza inanıyorum.

Pehlivanlar abdest alarak dualarla giydikleri deriden yapılmış ağırlığı boyuta göre ortalama 10 kg olan kıspetleriyle çayıra çıkarlar. Kura eşlemeleri bittikten sonra sıraya geçip Cazgır dua esnasında pehlivanlara çeşitli nasihatlerde bulunur. Pirlerinin Hazreti Hazma olduğunu hatırlatarak, rakibini küçük görmemelerini, mücadeleyi mertçe yapmalarını ister, güç, zeka ve ustalığın gurur değil tevazu sebebi olması gerektiğini söyler. Cazgırın onları motive eden manilerini dinledikten sonra tekrar Cazgırın salavatla pehlivanları salacağı sırada kol bağlama denilen , yani iki rakipte sol eller ve sağ eller birleşik olmak üzere bağlanırlar ve peşreve başlarlar . Peşrev çok önemli anlamlar taşıyan olmazsa olmaz bir gelenektir . toplu halde yürümeye başlayan pehlivanlar birden üç adım geri üç adım ileri atıp sağ dizlerini yere koyarak ellerini 3 kere toprağa ve başına değdirmektedirler geri gitmek, Hak, adalet, aşk karşısında boynumuz kıldan ince, üç adım ileri gitmek de, amacımız, şehitlik, hakkın rızası, insanların duasını almaktır. Diz çöküp eli başa ve yere değdirmek ben ne kadar güçlü olursam olayım toprak olacağım kibirli olmamam gerekir manasına gelmektedir. Peşrev içinde daha müsabaka başlamadan karşılıklı kasnak ve paçalarını kontrol ederler eğer rakibiniz paçasını iyi bağlamadıysa müsabaka öncesi kendisi uyarırlar ve tekrar peşren içinde rakibinizi yağlarsınız vücudunda yağlanmayan yeri olup olmadığını kontrol edip gerekli uyarıları yaparsınız daha sonra rakibinizin sakatlanmaması için onun kollarını ısındırır maça hazırlarsınız ve tokalaşarak  maça başlarsınız. Müzikle yapılan davul ve zurnanın eşlik ettiği bu sporda 12/4 lük güreş havası  ve 24/8 lik ceng-i harbi havası çalınır. Güreşin gidişine göre ritimler hızlanır yada yavaşlar. Giydikleri kıspete önem veren pehlivanlar ona çok kıymet verir ve önemli olmak zorundadır. Çünkü müsabaka esnasında kıspeti yırtılan pehlivan yenik sayılmaktadır. Eğer kıspetine iyi bakmayan gerekli özen ve bakımı göstermeyen pehlivan varsa onun kıspeti yırtılmaya aday bir kıspettir. Pehlivanı ,Cazgırı , davulu ve zurnası , Ağası ve Yağcısı ile tüm öğeleri tarihin onurlu gelenekleri ile bezenen ecdad sporu Yağlı Güreşimize ve Kırkpınar'ımıza sahip çıkmalıyız.

      Yılda 3 milyonun üzerinde turist ağırlayan Edirne'de yağlı güreş izlemek isterseniz bu 365 günün sadece 3 günü Kırkpınar Güreşleri süresince mümkün.   Bu ihtiyacı hissedip yine o coğrafyanın çocukları olan Kırkpınar’da ve diğer güreşlerde de başarılar elde ederek bölgenin başarılı bir spor kulübü haline gelen Edirne Şahi Spor Kulübü de İçişleri Bakanlığının desteğiyle Kırkpınar Sarayiçi Mevkiinde hafta sonları gelen turistlere canlı bir şekilde Yağlı Güreşin tüm unsurlarını kapsayacak şekilde Cazgır Pehlivan Davul Zurna ekibi ile ücretsiz bir şekilde Şehir turizmine katkı koymaktadırlar. Yerli ve yabancı turistlerin yoğun ilgisini çeken bu güzel hizmeti ve bu güzelliklerle dolu ata sporumuzu yaşatan ve yaşatmakla kalmayıp kültürün aktarılması noktasında üstün gayret gösteren Edirne Şahi Spor Kulübü idarecilerini, Pehlivanlarını ve Şamil Doğu Delen kardeşimi ata sporumuza sahip çıktıkları için her daim destekliyorum. Aynı zamanda Edirne’de gece gündüz demeden yanımda olan defalarca kez Kırkpınar Er meydanına ve Edirne’nin her köşe bucağına götüren bana eşlik eden kardeşlerime ayrıca çok teşekkür ediyorum.