Suçlamalara bakılırsa, yıllardır bir "terör örgütü" bizi
yönetmiş, başka bir "terör örgütü" bizi korumuş, bizi koruduğunu
sandığımız ordu aslında düşman bildiğimiz dağdaki "arkadaşlarına"
yardım edip,başında bulunduğu askerleri gencecik yaşında
öldürmüş!
Halkına bomba atmış!
Kim bilir?
Bu durumda, olayları dışardan izleyen başka bir terör örgütünün
de “hani bana, hani bana” demesi ihtimal dâhilindedir.
"Masal bu ya, oldu ya!"
Yine suçlamalara bakılırsa, bu yazdıklarım söylenenlerin yanında
az bile kalırmış!
Yıllarca “kahrolsun” diye sokakları, dağları taşları
inlettiğimiz örgüt meğer garibanın tekiymiş!
Ben demiyorum birileri anlatıyor…
Koskoca Genel Kurmay Başkanı silahlı terör örgütü
yöneticisi!
Milli istihbaratın başındakiler ve çalışanları neredeyse
"örgütün" ta kendisi!
Başbakanın adı bile karıştırılmaya çalışıldı skandala!
Polis desen cemaate kaçtı!
Cemaat nerde?
Çiçek açtı!
Mantık sınırlarımı zorluyor, hepsinin doğru olabilme ihtimalini
düşünüyorum!
Ordunun başındaki isme terörist dendiğinde kılını
kıpırdatmayanlar, söz konusu kendilerine bağlı kurum olunca tozu
dumanı birbirine kattılar…
En çok da buna şaşıyorum!
MİT senin de ordu elin mi?
Valla içinde bulunduğumuz duruma bakınca bütün kurumlara ve
partilere acıyorum…
En çok da halimize!
Mantığımın alamadığı çok yer var, orada da hemen duygularımı
devreye sokuyorum…
Bunca şehit anasına, bunca terör mağduruna, gazilere,
yakınlarına, yıllarca bu yarayla acı çekmiş bu halka kim verecek
hesabını bütün bunların, bugün de en çok bunu merak ediyorum!
Ben sıkılmaya başladım, her görüşün “bu karşı tarafın oyunu”
demesinden…
Durmadan senaryo yazan da var, her senaryoya bir inanan da!
Hiçbirine inanmayan da!
Bana gına geldi bunları okuyup soru işaretleriyle
dolaşmaktan…
Ebe kimse çıksın ortaya!
twitter.com/nsrnylmz