DYP ile Anavatan'ın birleşerek
Demokrat Parti adını alması, birleşmenin iki
mimarı Ağar ve Mumcu'ya ne
getireceğini şimdiden kestirmek zor.
23 Temmuz sabahı ak ile
karayı hep birlikte göreceğiz nasıl olsa!
Mehmet Ağar'a küskün kimi DYP'liler bekleyip
gelişmeleri görmeyi tercih ederken, kimi de sözünü sakınmıyor.
Aydın Menderes gibi:
-Bu iş olmaz!
Menderes gibi düşünen çok sayıda DYP'li
ve Anavatan'lı var. Ortak görüş şu:
"Ağar'la Mumcu, baraj korkusu anlaşması
yaptı!"
Ben bu görüşe katılmıyorum. Ancak 28
Şubat'ın iki mimarı Demirel'le Mesut Yılmaz'ın bu
hareketin arkasında yeralması , Demokrat Parti'nin ruhuna
aykırı gibi geliyor bana
Bir düşünün; 28 Şubat'ın her kademesine
yeralan iki eski lider, şimdi Demokrat Parti'ye
destek veriyor.
Peh!
***
Bir başka görüş daha var.
Deniliyor ki:
-Demokrat Parti zaten Türkiye'de var. AK Parti, DP'nin
özüdür!
Bu görüşü savunanlar, Adnan
Menderes'in liderliğindeki Demokrat
Parti'ye yapılan haksızlıkları hatırlatıyorlar:
-Demokat Parti demek halk demektir. Demokrat Parti demek,
halkın iradesini Meclis'e yansıtmaktır.
Demokrat Parti'nin iki başı Ağar'la
Mumcu halkın iradesini Meclis'e
yansıtmadıkları gibi, bu suçu işleyen (!) Ümmet
Kandoğan'ı da kapının önüne koydular! Bir başka
deyişle, dik duruşunun bedelini ihraçla ödedi Kandoğan!
Bunun nesi Demokrat?
***
-Ne diyorsun kardeşim?
Ben doğru bildiğimi
söyleyeyim de, DYP'li ve
Anavatan'lı dostlar bana kızacaklarsa
kızsınlar.
Aydın Menderes haklı:
-Bu iş olmaz!
Olmaz çünkü, bu birliktelik
günü kurtarmak için yapıldı.
Anavatan'ın oyu belli, DYP'nin
de. İki partinin toplamı bile barajı aşamıyor son anketlere
göre. Bu tabloya baktığımızda şöyle bir sonuç çıkıyor
ortaya. Erkan Mumcu ve arkadaşları DYP
listelerinden sıra kapmak bu adımı attı. Mehmet Ağar ise baraj
korkusundan "evet" demek zorunda kaldı.
Bunların mazisi ne?
Erkan Mumcu iki, Mehmet Ağar 4 yıllır
genel başkan. Mumcu ve Ağar'dan
önce Çiller ile Yılmaz vardı ve halk her iki lideri tasfiye
etti.
Yani...
Sıkıntı partilerin isminde ve ambleminde
değil.
Sıkıntı bu partilerin yönetim anlayışında.
O sıkıntı giderilmiş olsaydı eğer, Demokrat Parti
bir sinerji yaratabilirdi.
Ama sıkıntı olduğu gibi duruyor. Dahası bir problem ikiye
çıkarıldı.
Siz yarından sonra seyreyleyin gümbürtüyü.
Koltuk kapma yarışı.
Kıran kırana mücadele…
Sözün özü şu:
Ben “olmaz” diyorum…
Olursa… Yani Demokrat Parti barajı aşarsa,
başarının mimarı Erkan Mumcu olacak. Aksi halde
Ağar başarısız ilan edilecek ve bunun bedelini ağır
ödeyecek.
Demedi demeyin!
Babamı yazdı Hakim
Bey!
Sultanahmet Adliyesi’ndeydim dün sabah. İnternet’te klavyenin
tuşuna dokunarak “sanal kabadayılık” yapan bir gencin, gerçek
hayattaki halini gördüm duruşma salonunda.
Hakim soruyor:
-Evladım niye hakaret ettin?
Cevap:
-Babamı yazdı Hakim Bey.
-Baban kim evladım?
-Şinasi Öktem.. CHP İstanbul İl Başkanı olurlar kendisi.
Aynen böyle!
Hakim bu sefer bana sordu:
-Ne diyorsunuz?
Ne diyeyim bir çocuk var karşımda.
Delikanlı işte…
Babacığını savunuyor…
Küfürle, hakaretle…
Öyle yetişmiş demek ki…
Ne diyeyim Hakim Bey?