Duygusal Japon!

Önce YRV ardından da küçük otomobiller kategorisinde yer alan Sirion’u ithal etmeye başladı. Sirion, 2002 yılında geçirdiği ‘derin’ makyajdan sonra kullanımdan ziyade görüntüsüyle duyguları etkileyecek bir farklılığı yakaladı. Büyük iri farlar, aynı oranda iri ön ızgara ve plastik yerine kromajla kaplanan ön, yan çıtalar Sirion’un biraz daha sıradışı bir tasarıma bürünmesini sağlamış. Yine arka bölümün sportif makyajı da dış görünümde Sirion’u modern ve başarılı hale getirmiş. Ancak, bu sıradışılığı kapıları açıp içeri oturduğunuzda pek hissedemiyorsunuz; Yine kullanılan malzeme ile bir nebze sportiflik korunurken genel çizgi fazla bir yenilik sunamıyor. Oturma alanı ve bagaj alanı açısından bakıldığında ise kendi sınıfının ortalamasına uyduğu görülüyor. Otomobilin ergonomisi kullanımda çok sorun oluşturmuyor. Üzerinde bulunan motordan da anlaşılacağı gibi küçük ama sportif bir otomobil olan Sirion, bozuk yollar dışında bu amaca uygun yol alabiliyor. Kıvrak geçişlerin yapılabildiği otomobil, çok zorlandığında zaman zaman virajlarda dışarıya kaçabiliyor. ABS ve EBD ile desteklenen frenler ise birçok rakibinden daha kısa bir mesafede Sirion’un durabilmesini sağlıyor. Vasat kullanım keyfi sunan Sirion’un en şaşırtan özelliklerinden biri ise motoru; 1.3 litrelik motor 102 beygir güç sunuyor. Honda’nın VTEC’i, Toyota’nın VVT–i’ına benzer bir değişken supap zamanlaması teknolojisi bulunan motor birçok 1.6 litrelik motorun gücünü yakalıyor. Üstelik 40 litrelik deposuyla 620 km’nin üzerinde yol alabilen bir ekonomiye sahip. Touring donanımlı Sirion’da iki hava yastığı ABS+EBD, immobilizer, elektrikli ön ve arka camlar, radyo–CD çalar gibi donanımlar bulunuyor. Fiyatı ise 25 milyar lirayı buluyor. Kaynak : Zaman