Dünyanın konuştuğu karara Katar'dan ilk tepki

Suudi Arabistan, Bahreyn, Birleşik Arap Emirlikleri ve Mısır'ın Katar ile diplomatik ilişkileri kesme kararına üç ülkeden itiraz geldi.

Ürdün, Uman ve Kuveyt Katar'la ilişkilerini sürdüreceğini açıkladı. Kuveyt, Uman ve Ürdün, Katar karşıtı ambargonun içerisinde yer almayacağı açıklandı.

KARARDAN ÜZÜNTÜ DUYDUK
Katar Dışişleri Bakanlığı, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn, Libya ve Mısır'ın kendisi ile diplomatik ilişkileri kesmesine ilişkin ilk açıklamayı yaptı.

Katar Dışişleri Bakanlığı, Suudi Arabistan, Bahreyn ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) diplomatik ilişkileri kesme kararından üzüntü duyulduğunu bildirdi.

"İDDİALAR GERÇEK DIŞI"

Katar Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, Suudi Arabistan, Bahreyn ve BAE'nin diplomatik ilişkileri kesme kararlarının üzüntü ve şaşkınlıkla karşılandığını, kararların "dayanağı olmayan, gerçek dışı iddialar" nedeni ile alındığı belirtildi.

"TAMAMI UYDURMA"

Katar'ın bir süredir "amacı devlete zarar vermek olan ve tamamı uydurma olan bir iftira kampanyasına maruz kaldığına" işaret edilen açıklamada, Katar'ın Körfez İşbirliği Konseyi'nin (KİK) aktif bir üyesi olduğu, KİK'te alınan kararlar ve sözleşmelere bağlı kaldığı, diğer ülkelerin egemenliğine saygı duyan, ülkelerin içişlerine müdahale etmeyen, görevi olduğu üzere terör ve aşırılıkla mücadele eden bir ülke olduğu vurgulandı.

Basın yoluyla yürütülen Katar karşıtı kampanyanın körfez halkını ikna edemediği, bu yüzden krizin giderek tırmandırıldığı ifade edilen açıklamada, "Ülkelerin ilişkileri kesmeyle ilgili açıklamalarında belirttikleri iddialara bakıldığında bu girişimin de medya üzerinde planlı bir şekilde yürütülen ve çoğu iftira olan kampanyanın bir parçası olduğu görülmektedir." denildi.

"AMAÇ KATAR'I VESAYET ALTINA ALMAK"

Katar Dışişleri Bakanlığı, söz konusu kararların KİK içinde alınmamasının da iddia edilen konuların "gerçek dışı" olduğunu ortaya koyduğunu belirtti. Açıklamada ayrıca, kararların Mısır ile eş zamanlı ilan edilmesine dikkat çekilerek, amacın Katar'ı vesayet altına almak olduğu, bunun ise ülkenin iç işlerine müdahale anlamı taşıdığı ve kesinlikle "kabul edilemez" olduğu kaydedildi.

"TÜM ÖNLEMLER ALINACAK"

Söz konusu kararların Katar'ı, vatandaşlarını ve ülkede ikamet eden yabancıları etkilemeyeceği, Katar hükümetinin ekonomik alanlar dahil alınması gereken tüm önlemleri alacağı vurgulandı.

UÇUŞLAR KARŞILIKLI OLARAK DURDURULDU

Altı havayolu şirketinin Katar'a yönelik tüm diplomatik ilişkileri kesme kararının ardından havayolu şirketleri de karara yönelik adımlar attı. Katar Havayolları da Suudi Arabistan'a yönelik uçuşları askıya aldığını bildirdi.

Dubai merkezli Emirates ve Flydubai şirketleri Birleşik Arap Emirlikleri'nin Katar ile diplomatik ilişkileri kesme kararı uyarınca yarın itibariyle Doha ile Dubai arasındaki tüm uçuşları durduracak.

Abu Dabi'nin devlete ait havayolu şirketi Etihad Airways de, yarın sabahtan itibaren Doha ile uçuşları yeni bir açıklamaya kadar durduracak. Şirketin sözcüsü, Abu Dabi'den Doha'ya son uçuşun bu gece yerel saatle 02:45'te gerçekleşeceğini duyurdu.

KRİZE GİDEN SÜREÇ
Krizin ilk işaretleri, 23 Mayıs gecesi Katar Resmi Haber Ajansı'nın (QNA) 3 Mayıs gecesi Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad el Sani'nin ağzından, ABD'ye karşı İran'ı destekleyen açıklamalarıyla geldi. El Sani, QNA'da yayımlanan röportajsa "İran'a karşı düşmanlık beslemek akıllıca değil" ifadelerini kullanıyordu.

Röportajın yayılmasından birkaç saat sonra Katar İletişim Dairesi Başkanı Şeyh Seyf bin Ahmed Al Sani, QNA web sitesinin siber saldırıya uğradığını, QNA üzerinden yayımlanan haber ve röportajlara itibar edilmemesi gerektiğini açıkladı.

Katar Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman El Sani ise 25 Mayıs'ta düzenlediği basın toplantısında, "Konuyla ilgili soruşturma devam ediyor ancak burada Katar'a karşı bir kampanya olduğu belli. Biz de buna karşı koyacağız" dedi.

Katar hükümeti ise Müslüman Kardeşler ile ilgili iddialarla ilgili olarak, "Lübnanlı Hizbullah ve Hamas gibi direniş hareketlerini reddedip, Müslüman Kardeşler'i kara listeye aldıkları için kimse terörizmi desteklemekle suçlayamaz" açıklaması yaptı.