Dünyanın en büyük elması
Abone olMehmet Demirkollu evinin bahçesinde tek parça halinde saf elmas ve yakutunu bulduğunu iddia etti.
100 kilo ağırlığındaki elmas ile 50 kilo ağırlığındaki yakutun
uykularını kaçırdığına dikkat çeken Mehmet Demirkollu "Bunu
değerlendirip hem biz hem devletimiz zengin olsun. Fakirlikten
bizde ülkemizde kurtulsun" diye konuştu. Demirkollu ailesi,
Ankara'da yaptırdıkları analizlerin olumlu çıkmasıyla da elmas ve
yakutu nasıl değerlendireceklerini düşünmeye başladı.
Erdemli'de eşi Handan, oğulları Oğuzhan (18) ve Cengizhan (19) ile
yaşayan Mehmet Demirkollu, dünyanın en büyük elmas ve yakutunu
nasıl bulduğunu şöyle anlattı: "Evimiz köyün girişinde dağlık
bölgesinde. Yıllardır değerli ve kıymetli maden arıyoruz. 4 yıl
önce evin bahçesini yeşillendirmek için çukur açmaya başladık.
Ceviz dikecektim. Kürek ve kazma birden sert bir cisme çarptı.
Kenarını açtım. Sonra gözlerime inanamadım. Tek parça dünyanın en
büyük ve ağır elması ortaya çıktı. Sevinçten uçtum. Oğlum ile daha
başka elmas olabileceğini düşünerek çevresini açmaya başladık.
Hemen yanında bu kez tek parça yakutu bulduk. İkisinden birer parça
alıp, Ankara'da yaptırdığım analizlerde de bunu doğrulattım."
Şimdi dünyanın tek parça ve ağır 100 kiloluk elmas ile 50 kiloluk
yakutunu satarak, hem kendilerini hem de ülkeye ekonomik katkıda
bulunmak istediğini belirten Mehmet Demirkollu, "Bulduk ama uykumuz
kaçtı. Kimseye gidemez, gelemez, söyleyemez olduk. Benim 10 yıldır
ruhsatlı olarak değerli ve kıymetli maden arama, ağabeyim Vedat'ın
da işletme ruhsatı var. Köyden Niğde'ye kadar arazide ruhsatlı
arama yapabiliyorum. Biz 3'ü kız 9 kardeşiz. Çok fakir bir aileyiz.
Bu elmas ve yakut bizi kurtaracak. Bunları satıp kendimizi ve
ülkemizi kurtarmak istiyoruz" dedi.
Buldukları elmas ve yakutun loş ışıkta yıldız gibi parladığını,
gökkuşağı gibi renkler verdiğini, bardağı kestiğini belirten Handan
Demirkollu, "Şu an dünyanın en zengini miyiz, değil miyiz
bilmiyoruz. Nasıl satacağımızı, değerlendireceğimizi bile
bilmiyoruz. Köyde komşulara bile söylemedik. Çalınacak diye
korkuyoruz. O nedenle hastalansak bile evden doğru dürüst
çıkamıyoruz. Adeta nöbet tutuyoruz" dedi.
ZAMAN