Amerika'nın yerli kabileleri, nehirlerin dibinde parıldayan ya da kayalara gömülü şekilde buldukları bu büyüleyici sarı metalin güneş tanrısının gücünü taşıdığına, altından yapılmış savaş giysilerinin kendilerini kötülüklerden koruyacağına inanıyordu. Yerliler için büyük bir yanılgıydı bu. Alışılmadık şekilde yumuşak bir metal olan altın, İspanyollar'ın kullandığı çelik karşısında fazla bir koruma sağlayamadı bu kabilelere. Ancak Amerikan yerlileri, altının başka bir dünyadan geldiğine inanmakta pek de haksız olmayabilirler. Bilim yazarı John Emsley "Neden dünyada yüzeyde altın parçaları buluyoruz? Bunun nedeni, altının, dünyaya meteorlar vasıtasıyla uzaydan gelmiş olması" diyor 1000 tonda 1,3 gram altınBu teori son 10-20 yıldır, bilim adamlarının, dünyadaki altın miktarını açıklamak için tercih ettikleri yöntem oldu. Yeryüzünün kabuğunda her bin ton madde içinde sadece 1,3 gram altın bulunduğu doğru. Ancak bu oran, bu gezegenin oluşmasıyla ilgili kabul edilmiş model için hâlâ oldukça yüksek. Bundan dört buçuk milyar yıl önceki doğumunun ardından Dünya'nın yüzeyi yanardağlar ve erimiş kayalarla kaplıydı. Bunun ardından geçen on milyonlarca yıllık dönem içinde, bu eriyik madde içindeki demir, dış katmandan sızarak dünyanın merkezine çöktü. O dönemde, altının da demirle birlikte çökmesi gerekiyordu. Ancak bu olmadı ve bilim adamları, bu gizeme bir açıklama getirmek için 'meteor yağmuru' açıklamasını destekledi. Ancak bu olmadı ve bilim adamları, bu gizeme bir açıklama getirmek için 'meteor yağmuru' açıklamasını destekledi. Londra'daki Imperial College'dan yerbilimci Matthias Willbold "Teoriye göre, Dünya, oluşumunun ardından, bir miktar altın taşıyan meteorların yağmuruna maruz kaldı. Bu, altının, yer kabuğu ile Dünyanın merkezi arasında kalan katmana ve yer kabuğuna dağılmasına neden oldu" diyor. Willbold, bu teorinin, bilim adamlarının bundan 3,8 milyar yıl önce meydana gelen meteor yağmuru konusundaki çalışmalarının bulgularıyla örtüştüğünü belirtiyor. Yaşamın yapı taşlarıBu teori, Dünya'nın oluşumunda gözlenen diğer bazı farklılıkları açıklamaya da yardımcı oluyor. Yaşam için gerekli olan karbon, nitrojen, su ve amino asitlerin de bazı meteorlarla Dünya'ya geldiği düşünülüyor. Bundan iki yıl önce Matthias Willbold ve Bristol ve Oxford üniversitelerinden bir grup bilim adamı, Grönland'daki bazı kayalar üzerinde araştırmalar yaptılar. Bu kayalar, yaklaşık 600 milyon yıl önce, yer kabuğunun meteor yağmuruna karşı korumalı kalmış bir bölgesine ait. Araştırma ekibi, 4,4 milyar yıllık bu kayalarda altın değil tungsten ya da volfram aradı. Volfram, altınla benzerlikler gösterse de farklı şekillerde ve farklı izotoplar şeklinde bulunabiliyor. Bu özelliği de bilim adamlarına, daha fazla tarihsel bilgiye ulaşma olanağı sağlıyor. Willbold, elde ettikleri verilerin, Dünya'nın oluşumu sırasındaki meteor yağmuru tezini doğruladığını belirtiyor. Ancak bu teoriyi yalanlayan başka çalışmalar da yapılıyor. Alternatif görüşlerKimi bilim adamları, 1970'lerde yapılan ve hem Ay hem de Dünya'daki bazı kayaları, meteor hareketlerini ve meteorların yapısını inceleyen çalışmaların eksik ve yanıltıcı olduğunu düşünüyor. Florida Eyalet Üniversitesi'nden Münir Humayun, "Bilinen hiçbir meteorun yapısı, Dünya'nın oluşumu sırasında meydana geldiği söylenen meteor yağmurundaki gök taşlarıyla benzerlik taşımıyor" dedi. Humayun, yeryüzündeki altının başından beri burada olduğuna inanan bir başka grup bilim adamı arasında.