Tarihi kültürel zenginlikleriyle Kapadokya’ya açılan kapı olan ve Orta Anadolu ve Kapadokya'nın ilk yerleşim yeri olarak bilinen Aksaray’da yaşanan dünya ilkleri herkesi şaşırtıyor.İlkler arasında yer alan ve 10 bin 500 yıl önce gerçekleştirilen dünyanın ilk beyin ameliyatı da Aksaray’da gerçekleştirildi. Gülağaç ilçesine bağlı Kızılkaya köyünde bulunan Aşıklı Höyükte her yıl kazı çalışmaları halen devam ederken, höyük adeta ziyaretçi akınına uğruyor.Her yıl ziyaretçi sayısı hızla artan Aşıkla Höyük’te bulunan 11 iskelet arasında bulunan bir tanesi de ilk beyin ameliyatının yapıldığı kafatası.İlk kazı çalışmasının 1989 yılında başladığı Aşıklı Höyük’te birçok obsidyen ve çeşitli ameliyat malzemeleri bulundu.Aşıklı Höyük’te Orta Anadolu’da ilk hayvan evcilleştirilmesinin görüldüğüne dikkat çeken Aksaray Müze Müdürü Yusuf Altın, “Aşıklı Höyük’teki kazı çalışmaları fiilen 1989 yılında rahmetli Ufuk Esin hanımefendi tarafından müze kurtarma kazıları ve daha sonra Cumhurbaşkanlığı kazısı şeklinde başladı." dedi."Daha önce de 1950’li yıllarda yabancı bilim adamları tarafından tespit edilmiş ve ilk kazılarımız 1989 yılında başlamıştı" diyen Altın "İlk yıllarda kazıda 11 tane iskelet bulundu. 11 iskelette yapılan çalışmalarda bir kafatası özellikle dikkat çekiyor." diye konuştu. Altın "Aşıklı Höyük deyince ‘aşık’ kelimesi kemik demek. Bunlar, göçer toplumdan toplayıcı toplumdan milattan önce 8400 yılı ile 7300 yılları arasında ilk yerleşik topluma geçen Anadolu’da yaklaşık bin yıllık bir serüven içinde Aşıklı Höyük’te ikamet etmişler." ifadelerini kullandı. Altın "Megaron yuvarlık tip dediğimiz ev tipinden daha sonra dikdörtgen dar geçitli tek oda, 2 oda ve sonra 3 oda şeklindeki yerleşim planlarıyla ev mimari çalışmalarına başlamış ve bu Aşıklı Höyük’te Orta Anadolu’da ilk hayvan evcilleştirilmesini görüyoruz. Bununla birlikte avcılık bir toplumdaki obsidyen malzemeler var." dedi. Altın "Daha sonra bu hayvan kemiklerini kullanarak kullanım aletlerine bızlar yapıyorlar. O dönemdeki yaş sınırlamalarına ve bu 11 iskeletleri bizim karbon 14 metotlarımızla yaptığımız çalışmalarda genel yaş ortalamalarında 20-30 arasında, bazıları 50 yaş aralığında ve bunların bazılarının bel hastalıkları ve demir eksikliklerinden öldükleri bilimsel olarak ispatlandı” diye konuştu.Kazılarda ele geçirilen iskeletlerden birinin çok farklı olduğunu anlatan Müze Müdürü Altın, “İçlerinden birisi farklı. Trapanasyon dediğimiz bu iskelette 2 tane kafatası üzerinde delik görüyoruz. Bu iskeletin o günün şartlarında 20-25 yaşlarında vefat ettiği, bu hastanın kemikleri üzerinde de belinde hafif bir rahatsızlık olduğu görülmüştür." ifadelerini kullandı.Altın "O günkü toplum tamamen çalışma, avcılık, toplayıcılık ve yoğun bir tarım hayatına başlangıç olması sebebiyle o insanların bel hastalıkları olması da normal. Beynin 2 tarafından yaklaşık 11.2 milimetre genişliğinde bir delgi ile delinmiş, delikten sonra tekrar 2 milim daha deliğin kapandığı görünmektedir." dedi."Yapılan bilimsel çalışmalarda hasta bu ameliyattan sonra yaklaşık 10 gün daha yaşamış" diyen Altın "Delme işleminden sonra yaşamış, çünkü vücut kendini onarmış. Orta Anadolu’da bir bayanın, hastalığı neydi bilinmiyor ama o günün şartlarında yaklaşık bundan 10 bin 500 yıl önce Aksaray’ın Gülağaç İlçesi Kızılkaya Köyü sınırlarında bir beyin ameliyatı olması dünyadaki ilklerimizden birisidir” diye konuştu.