Dünya Tiyatrolar Günü şiirleri uzun-kısa 27 Mart şiirleri sayfası

Abone ol

Dünya Tiyatrolar günü 2018 ne zaman diye merak edenler aramaya başladı. 1961 yılından beri her yıl 27 Mart'ta kutlanan Dünya tiyatrolar günü bugün kutlanıyor. İnsanı insanla anlatma sanatlarının başında gelen tiyatro sanatı için en güzel dünta tiyatrolar günü şiirlerini ve anlamı sözlerini sizler için derledik. 27 Mart tiyatro şiirleri 4 kıtalık-8 kıtalık şiirleri sayfamızda.

Dünya Tiyatrolar Günü ne zaman 2018, Dünya Tiyatrolar Günü hangi gün ne zaman kutlanır soruları merak konusu oldu. İlk kez 1961 yılında kutlanan ve daha sonra her yıl 27 Mart'ta kutlanmaya devam eden
Dünya Tiyatrolar Günü'nün amacı insanın kendiyle temas ettiği bu sanat dalını insanlara unutturmamak. Biz de sizler için bu anlamlı ve özel güne yakılacak en güzel dünya tiyatrolar günü şiirlerini derledik. 4 kıtalık-8 kıtalık dünya tiyatrolar günü şiirleri haberimizde.

İLK NE ZAMAN KUTLANDI: Uluslararası Tiyatro Enstitüsü 1948 yılında kuruldu. Bu enstitü 1961 yılında aldığı bir kararla 27 Mart gününü Dünya Tiyatrolar Günü olarak kabul etti. Her yıl enstitüye üye ülkelerde 27 Mart günü Tiyatro Bayramı olarak kutlanır. 27 Mart günü her ülkenin sanat ve tiyatro adamlarınca hazırlanan bir bildiri, sahnelerde okunur. Tiyatrolar o gece halka parasız gösteriler düzenler. Tiyatroyu halka sevdirmeye çalışırlar.

Ülkemizde tiyatro ile ilgili ilk ulusal bildiriyi, yaşamını Türk tiyatrosuna içtenlikle adamış olan Muhsin Ertuğrul yazdı. Dünyada ilk tiyatro olayının nerede, nasıl başladığı kesinlikle bilinmiyor, Araştırmacılar; tiyatronun ilkel insanların av dönüşü vurdukları avın çevresinde sevinç ve heyecan sesleri çıkararak dans etmelerinden doğduğunu anlatırlar.

TİYATRO NASIL MESLEK HALİNE GELDİ: Daha sonraları topluluk halinde yaşamaya başlayan insanlar yılın belirli günlerinde, belirli bir yerde toplanmaya başladılar. Bu toplantıda içlerinden bir kişi yüksekçe bir yere çıkarak güldürücü öyküler anlatır, taklitler yapar, şarkılar söylerdi. Bu tür oyunlar zamanla şenlikler geleneğini oluşturdu. Bir süre sonra tiyatroda kişiler ikiye, üçe çıktı. Daha canlı, daha ilgi çekici konular bulundu. Böylece oyunlar, sanat niteliğine kavuştu. Tiyatro da meslek haline geldi.

Tiyatro yaşamın bir parçasıdır. Konusu bakımından harekete, konuşmaya, bazen de müziğe yer verilir. Bu nedenle tiyatro güzel sanatların en ilgi çekici kollarından biridir.

Tiyatroda oynayanla izleyen arasında yakın, sıcak bir iletişim vardır. İlk çağlarda oyunun yazılı metni yoktu. Yeteneklerine güvenen oyuncular ortaya çıkıp bir çeşit tuluat yaparlardı. Tuluat; oyuncuların o anda düzenledikleri hareketleri, tasarladıkları sözleri söylemeleridir. Tuluat, sahnesiz ve metinsiz bir tiyatro oyunudur.

Yazılı tiyatro yapıtları çok sonra ortaya çıktı. Bir süre tiyatro sözsüz oynandı. Oyuncular olayları, el, kol, gövde, bacak ya da yüz hareketleriyle anlatırlardı. Bu sözsüz tiyatroya pandomima denir.

Bizde tiyatro olgusu; çok eskilere dayanan orta oyunu ile onun gölge oyunu biçiminden başlar. Gölge oyunu arkadan ışıklandırılan beyaz bir perde üzerine belli tipteki kuklaların hareket ettirilmesi ve konuşturulması ile yansıyan Karagöz oyunlarıdır.

Bugün köylerimizde, çok eski geleneklerden kalma bir alışkanlıkla tiyatroya çok benzeyen eğlenceler düzenlenmektedir. Buna oyun çıkarma denir.

TİYATRO NE DEMEK: Tiyatro oyunculuğu özel eğitimi gerektiren bir meslektir. Tiyatro öğretimi konservatuar denilen okulda yapılır. Tiyatro; yazarların dram, komedi, trajedi türünde yazdıkları eserlerin sahnede oynanması sanatıdır. Tiyatro gösteri sanatı olarak tanımlanır. Belli başlı türleri şunlardır:

Komedi: Oyunların, insanların, durumların gülünç yönlerini gösteren bir tiyatro yapıtıdır. Komedinin belli başlı türleri şunlardır:

Vodvil, hareketli, eğlenceli bir konuya dayanan, içinde şarkılar bulunan hafif güldürüdür.

Fars, olayların aşırı abartıldığı, taklitlerin sık sık tekrar edildiği bir komedi türüdür.

Trajedi: Konusunu tarih, ya da efsanelerden alan acıklı sahne yapıtıdır.

Dram: Yaşamımızda var olan umudu, sevinci, acıyı, bir arada sunan tiyatro oyunudur. Dram şiir ve düz yazı ile yazılabilir.

Tiyatrolar; devlet tiyatroları, halk tiyatroları, bulvar tiyatroları, açık hava tiyatroları ve şehir tiyatroları gibi isimlerle anılır.

Tiyatro yaşamın bir parçasıdır. Yaşamı sergiler. Yaşama sevincini yaratır. Geçmişi, günümüzü, geleceği anlamamıza yardımcı olur. Tiyatro; Sorunlarımıza ışık tutar. Tiyatro, insanlar arasında halkın içinden doğmuş bir sanattır. Tiyatro hep iyiden, güzelden hoştan yana olmuştur.

Tiyatro insanları eğitir. Eğitirken düşündürür. Tiyatro insanlara beraber gülmek, beraber ağlamak, beraber düşünmek gibi insanca duygular aşılar.

TİYATROLAR

Eğlence ve okuldur
Tiyatrolar millete,
Yaşatırlar gerçeği
Sanatçılar sahnede.

Açılınca perdeler
Dolar bütün salonlar,
Büyüler seyirciyi
Her zaman tiyatrolar.

Komedisi, dramı
Hepsi ayrı eserdir,
Hepsi ayrı bir kültür
Hepsi ayrı değerdir.

Destek verip onlara
Gidelim her oyuna,
Kapanmasın perdeler
Koşalım tiyatroya.

Sahneler

Umutlarla sevgiler
Hayal ile gerçekler
Dramlar komediler
izlenir sahnelerde

Sahnede oyuncular
Alıp bizi götürür
Güldürür düşündürür
Düşündürür güldürür.

Orda bir başka yaşam
Yaşanır çoğu akşam
Başarılı bölümler
Alkışlanır her akşam.

Dünyanın her yerinde
On binlerce sahnede
Sorunlar mutluluklar
izlenir sahnelerde.

Tiyatro

Meşakkatli hayatta, dramlı bir perdeden,
Senaryosu yazılmış, en baştaki roldeyim…
Süzülüp geçiyorken, çile yüklü haddeden,
İnceldikçe tel gibi, kopacak bir haldeyim…

Sahne dışı ne varsa, kırılıyor handeden,
Kader çizmiş oynarım, en aşağı raddeden,
Her sevgi geçiriyor, yüreğimi rendeden,
Sürüldükçe ufalır, kadir bilmez eldeyim…

 Tek kişilik bir oyun, figüranı maddeden,
Yorulsan da kaçış yok, öngörülen uhdeden,
Seyircisi habersiz, vurulduğum kündeden,
Sol yanım sılasında, kendim gurbet eldeyim…

Metin Yıldırım

Tiyatro

Bu dünya bir tiyatro,
Hepimiz birer aktörüz.
Kendimiz yazıyoruz, bir senaryo,
Gene kendimiz oynuyoruz.
Yarabbi biz deli miyiz neyiz?
Kendi kendimizi alkışlıyoruz.

Mehmet Şükrü Baş

Günün Önemli Haberleri