Bugün İslam dünyası denince;
30 milyon KM2’yi bulan bir yüz ölçüme sahip,
1,57 milyarı geçen Müslüman nüfus,
60'a yakın devlet ve 80 dolayında Müslüman topluluğu
anlaşılmaktadır.
Müslüman nüfusun yaklaşık % 80'lik bir bölümü, Endonezya,
Bangladeş, Nijerya, Pakistan, Türkiye, Mısır, İran, Cezayir, Sudan
ve Fas'ı içine alan 10 ülkede yaşamaktadır.
Böylesine büyük bir güç var ortada. Fakat bu büyük güç Gazze'de
yaşananlar karşısında ortak hareket etmekte zorlanıyor.
Bu büyük güçlerden birine İran'a bakacak olursak ; Devrim
Muhafızları Komutanı Kasım Süleymani 2020'de Ocak ayı başında
silahlı insansız hava aracıyla düzenlenen operasyonda ABD saldırısı
sonucu öldürüldü.
İran Devrim Muhafızları Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani, ABD
ile birlikte İran'ın bölgedeki en büyük rakipleri Suudi Arabistan
ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin de bölgedeki milis güçlere destek
vermekle suçladığı, İran'ın ülke dışındaki operasyonlarından
sorumlu komutanıydı.
General Kasım Süleymani, İran'ın Suriye ve Irak'taki askeri
hareketlerinden ve stratejisinden sorumlu isimdi. Başkalarının
hayatına dair bir tehdit unsuru olduğunu gösteren bulgular olmadığı
halde ABD'nin eliyle öldürüldü.
3 Ocak'taki bu saldırıyla, bir ülkenin, başka bir devletin
yetkililerinden birini öldürmesi 'meşru müdafaa’
yaptığına dair ilk örnektir. Açıklama bu yöndedir.
İran'ın bir numaralı generalinin öldürülmesi sonucunda Tahran'ın
buna bir cevap vereceğini hatta yeni bir savaşın tetikleyicisi
olacağı düşünülürken…
Durum hiçte böyle olmadı.
İran'dan 18 füze ateşleniyor ancak tek bir tanesi bile Amerikan
üslerine isabet etmiyordu. Beyaz Saray’a verilen söz tutuluyordu.
İran asla ABD'ye yanlış yapamazdı.
Çünkü İran düşman görünümlü dosttu.
Hatta Ortadoğu'da Amerikan çıkarlarına en çok hizmet eden
ülkelerin başında geliyor.
Dünya da Amerikan çıkarları korunacaksa, hemen bir kriz çıkarmak
gerekir. İran, ABD için her zaman kriz kumanda merkezinin başında
oturuyor. İsrail’in yanı sıra İran da ABD'nin bölgedeki kriz
sopası.
Irak'la savaşması için aldığı talimatı 8 yıl boyunca
uyguladı İran. Irak'ın gücünü neredeyse sıfırlandı.
ABD, İran'ın bu mükemmel yardımıyla rahatça girdi Irak'a.
Gazze'ye de "Arkandayız" diyerek savaş öncesi
gaz veren İran'dır. Şimdi Devlet Başkanları Hamaney "Biz
başka bir ülke için savaşmayız" diyerek Gazze halkına
sırtını döndü.
Tarih boyunca İran Batı'ya düşman gibi görünmüş ama hep onlara
çalışmıştır.
Hatta Yavuz Sultan Selim Han iki kez Roma'ya sefer
düzenlediğinde, Erzurum'a kadar girerek Osmanlı'yı sırtından
hançerleyendi İran.
Osmanlı'yı yıkmak için kullanılan maşalardan biri ise Suudiler
olmuştur.
Amerikan çıkarları için binlerce Müslümanı katledecek kadar esiri
olmuştur ABD’nin.
Ronaldo'ya 214 milyon dolar veren,
Neymar için 400 milyon dolar harcayan Suudi
Arabistan'ın,
13 milyon insan, kadın, çocuk ve yaşlının İsrail
tarafından katledildiği şu günlerde,
Ülkesinin dört bir yanında tepinerek festivaller yapması
boşuna mı? Umursamıyorlar Gazze’yi ve öldürülen
masumları.
Sadece göstermelik showlu ifadeler var ortada, hepsi
bu…
Fas, Bahreyn, BAE… ve diğerlerinin tek bir korkusu var
ABD Washington'a ayıp olur
Netenyahu "Arap liderlerden memnunuz" ifadesini boşuna mı
söyledi.
İYİ PARTİ NASIL İYİLEŞECEK?
İYİ Parti’de milletvekili ve bazı parti yöneticilerinin
istifalarının ardından, gündeme gelen yolsuzluk iddiaları nedeniyle
gerilim oldukça yüksek. İYİ Parti iyileşir mi ?
Genel Başkan Meral Akşener, “kendisi, ailesi ve özel kalem
müdürünün hesaplarını yasa dışı biçimde incelettiği” iddialarının
hedefindeki Sakarya Milletvekili Ümit Dikbayır’ı kesin
ihraç istemiyle disipline sevk etti.
İddiaları reddeden ve kendisine yönelik suçlamalarla ilgili
savcılığa suç duyurusunda bulunacağını söyleyen Dikbayır ise karşı
iddiaları dile getireceği bir açıklamayla, İYİ Parti'den istifa
etmeye hazırlanıyor.
İYİ Parti'de, Genel Başkan Meral Akşener’in başkanlığında hafta
sonu milletvekilleri, Genel İdare Kurulu (GİK) ve Başkanlık Divanı
üyeleri ile belediye başkanlarının katıldığı toplantıda, istifalar
ve parti yönetimi hakkındaki iddialar masaya yatırıldı.