Dünya ikincisiyiz
Abone olYukarılarda olduğumuz alanlar da var ama keşke olmasak diyoruz. Bu kez de işsizlikte ikinci oldu.
TİSK, son 10 yıllık zaman dilimi baz alındığında
Türkiye'nin işsizlik artışı itibariyle dünya 2.'incisi olduğunu
bildirdi.
TİSK yaptığı araştırmayla işsizlik ve istihdam oranlarına göre
Türkiye'nin dünya devletleri içerisindeki yerini ortaya koydu.
TİSK'in açıklamasında Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) tarafından
yayınlanan "Uluslararası Ekonomik Göstergeler" dokümanının
verilerinin esas alındığına işaret edilirken, küresel rekabet
piyasasında etkili olan 39 ülkedeki işsizlik oranlarının 1997-2006
dönemindeki durumunun karşılaştırıldığına dikkat çekildi.
İŞSİZLİK ORANI 3 PUAN ARTTI
Karşılaştırmanın ILO tanımlı resmi veriler üzerinden yapıldığına
yer verilen açıklamada şöyle denildi: "Ülkemizde resmi
işsizlik oranı 1997 yılında yüzde 6,8 iken, 2006 yılında 3,1 puan
artışla yüzde 9,9'a yükseldi. Bu sonuçla Türkiye, söz
konusu dönemde işsizlik oranı 3,4 puan artan Polonya'nın ardından
2. nci sırada yer aldı. 39 ülke arasında en iyi sonucu ise işsizlik
oranını 10 yılda yüzde 20,6'dan yüzde 8,5'e indirerek 12,1 puan
azaltma başarısını gösteren İspanya aldı. 39 ülkenin 26'sı yani
çoğunluğu son 10 yılda işsizliği azalttı. İşsizlik oranı gelişmiş
ülkeler genelinde 1,3 puan, AB-15'te 2,9 puan aşağı çekildi."
2006 yılı resmi işsizlik verilerine göre Türkiye'nin yüzde 9,9
işsizlik oranı ile 39 ülke arasında işsizlik oranı en yüksek 6 ncı
ülke konumunda bulunduğu ifade edilen açıklamada en yüksek işsizlik
oranının yüzde 13,9 ile Polonya'da ölçüldüğü belirtildi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Avrupa Birliği Ülkelerinin
işsizlikle mücadelede başarılı oluşları, çalışma mevzuatında
esnekliğe yönelmeleri, istihdam üzerindeki vergi-prim yüklerini
azaltmaları ve eğitim-istihdam bağlantısını güçlendirmeleriyle
mümkün oldu.
Öte yandan, yüksek katma değer yaratan sanayilerin gelişmesi ve
bunun hizmetler sektörüne yansıması; yenilikçilik ve AR-GE'nin
desteklenmesi de çok etkili oldu. AB İstihdam Stratejisi bu
faktörleri esas aldı ve AB, katı çalışma mevzuatından 'güvenceli
esnekliğe' yöneldi."
Türkiye'nin istihdam alanında başarısızlığının ortadan kaldırılması
yönündeki tavsiyeler ise şöyle: "İş Kanunu'nun içerdiği esnek
çalışma yöntemleri AB'nin gerisinde kalmamalı ve geliştirilmeli.
Kıdem tazminatı yükü azaltılmalı.
Sosyal güvenlik işveren primlerinde yapılması öngörülen 5 puanlık
indirim bir an önce gerçekleşmeli, yüklerde uzun vadeli ve takvimli
indirim programı ilan edilmeli. İstihdama Destek Paketi
açıklanmalı. 2821 sayılı Sendikalar Kanunu ve 2822 sayılı Toplu İş
Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanunu Değişiklikleri, işletmelerin
rekabet gücünü ve çalışma barışını gözetmeli. İşletmelerin mesleki
eğitim harcamaları, sigorta primi ve vergi indirimleriyle
özendirilmeli. Büyüme politikası öncü ve ileri teknolojilere
öncelik verecek şekilde vizyona kavuşturulmalı. Bilimsel
çalışmaların patente dönüşerek ticarileştirilmesi için bilim
kurumları ile sanayinin işbirliğini içeren bir atılım
yapılmalı."