Dumanlı'ya Perinçek fotoğrafıyla yanıt
Abone olPerinçek ile röporaj yapan Yeni Akit, kendilerini topa tutan Zaman gazetesine cevap Ali Karahasanoğlu'ndan geldi.
Yeni Akit si yazarı , 2006 yılında Zaman'ı ziyaret eden
Perinçek'i kapıda karşılayan Ekrem Dumanlı'nın fotoğrafını gündeme
getirdi.
İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ile röportaj yapan Yeni Akit, cemaat medyasının hedef tahtasında. Dün Bülent Korucu'nun köşesinde eleştirdiği Yeni Akit, bugün de Mehmet Kamış'ın şimşeklerini üzerine çekti.
Yazar Mehmet Kamış, "Perinçek’in kılavuzluğunda Türk okullarıyla mücadele" başlıklı yazısında tartışmalara böyle katıldı:
"Yine Bu adamların kendine dindar diyen gazetelere,
Hizmet’in nasıl bitirilebileceği konusunda röportajlar verdiği bir
dönemde, bu kez kendisine muhafazakâr diyen bir hükümetin bizzat
kendisi tarafından Türk okullarının kapatılmaya çalışılması bir
hayli ironik geliyor."
Zaman yazarlarının Perinçek'ten medet ummakla suçladığı
gazeteden cevap Karahasanoğlu'ndan geldi. Yazar, eleştirilere
"Ne papanın elini öptük, ne de Perinçek’i kapıda
karşıladık!" başlıklı yazısıyla cevap verdi.
"PERİNÇEK'İN SÖZÜ GÜLEN GRUBUNUN TÜMÜNE YÖNELİK DE
DEĞİLDİR"
"Perinçek, Zaman’ı ziyaret ettiği 2006 yılında makbul bir insandı da.. 2014’te mi, “kötü adam” oldu.." diyen yazar, eleştirilere karşı böyle yanıt verdi:
(...)Perinçek’i eleştireceğimiz konu, 2014’te onunla röportaj yapmak değildir. Perinçek’i eleştireceğimiz konu, 1987’de İstanbul Üniversitesi önünde, başörtülü öğrencilere gül verip, “Sizi destekliyoruz” derken, 1997’de “Başörtü yasaklanmalıdır. Başörtü, cumhuriyet düşmanlığıdır” söylemidir.. Yüzlerce defa da, bu söylemi eleştirdik.
2006’da Perinçek’i kapıda karşılayanların.. Kapıda karşılayanların yanında el pençe duranların.. Başörtü yasağında, darbecilerle ve Perinçek’le yan yana duranların.. Akit’e söyleyecekleri tek kelime yoktur.
Şunu da hatırlatayım.. Perinçek’in sözü; Gülen grubunun tümüne yönelik de değildir..
Perinçek, özellikle “F. Örgütü” ifadesini kullanmış ve bu hali ile röportaj Akit’te yayınlanmıştır..
Kasıt kimdir?
Yasadışı dinlemeleri yapanlardır..
MİT TIR’larını çevirenlerdir..
Dışişleri Bakanlığı’nı dinleyenlerdir.
Tüm bunlar, “F. Örgütü”dür.. Yok edilecek olan da, alnı secdeli samimi Müslümanlar değil, İsrail lehine çalışan, “kirli eller”dir!"
ZİYARET ZAMAN'DA NASIL HABER OLMUŞTU?
Kanlı bıçaklı olduğu düşünülen tarafların buluşması hayli şaşırtıcı karşılanmıştı. Zaman gazetesi Perinçek'in 31 Ağustos 2006 tarihindeki ziyaretini böyle haber yapmıştı:
"İşçi Partisi lideri Doğu Perinçek, partisinin iktidara doğru
yürüdüğüne inanıyor. “Bu sebeple herkesle iyi ilişkiler kurmak
mecburiyetindeyiz.” diyor. Zenginler kulübü TÜSİAD’a karşı da
önyargılı olmadıklarını söylüyor.
İşçi Partisi lideri Doğu Perinçek, aralık ayında yapılacak 7. Genel
Kongreleri öncesinde yeni Tüzük ve Millî Hükümet Programları’nı her
kesime anlatmayı hedefliyor. Bu kapsamda basın kuruluşları ile
görüşen Perinçek, Zaman Gazetesi Genel Yayın Müdürü Ekrem
Dumanlı’yı da ziyaret etti.
Görüşmede parti yöneticileri Prof. Dr. Uçkun Geray, emekli
Tuğgeneral Servet Cömert ve Haluk Dural da yer aldı. Yeni
programları hakkında Zaman yazarlarının görüşünü almak
istediklerini söyleyen Perinçek, ziyaretinin amacını şöyle anlattı:
“İktidar iddiası taşıyoruz. Bu nedenle Türkiye’de yaşayan bütün
insanlarla eşit ve iyi ilişkiler kurmak mecburiyetindeyiz.
Türkiye’yi yönettiğimiz zaman ayrım gayrım yapmayacağız. Karşılıklı
anlayışa dayanan iyi ilişkiler kuracağız. Herkese eşit uygulama
yapacağız. Sizden, bizi olduğumuz gibi, doğru anlatmanızı
istiyoruz. Yanlışımız varsa onu da yazın.”
Perinçek, farklı kesimlere açılma projesi kapsamında, “TÜSİAD’ı da
ziyaret etmeyi düşünüyor musunuz?” sorusuna ise şu cevabı verdi:
“Gideriz, niye gitmeyelim?! O da ülkemizin bir kurumu. Niye yapıcı
olmayan bir tutuma girelim, niye ön yargılı olalım? TÜSİAD da
Türkiye’nin önemli ekonomik birikimini temsil eden bir kuruluş.
Tamam, onlarla programda anlaşamıyoruz. Öyle diye de herhangi bir
temastan uzak durmak akıllı bir davranış olmaz. TÜSİAD’ın bizim bu
programımızı benimseyeceğini de zannetmiyorum. Müstakil Sanayici ve
İşadamları Derneği (MÜSİAD), TÜSİAD’dan bize daha yakın. Ancak
TÜSİAD gibi kurumlarda da uyanmalar var. Hiç ön yargılı olmamak
lazım.”
Perinçek, radikal değişikliklerin parti tabanındaki yansımalarına
değinirken, İP’li gençlerin Mao’nun programdan çıkarılmasına tepki
gösterdiğini vurguladı. Eleştirilere katılmayan Perinçek, bugüne
kadar Mao ile özdeşleşen İP’in bu ismi programdan çıkarmasının
gerekçesini şöyle açıkladı: “Bugün milleti, vatanı, cumhuriyeti Mao
bayrağı altında savunamazsınız. Bu milleti birleştiren Atatürk’tür.
Biz hiçbir şekilde dünyanın tecrübelerine sırtımızı dönmüyoruz. Bu
programı Mao diyerek gerçekleştirmek mümkün değil.”
Dini değerlere saygılı olduklarını, misyonerlik faaliyetleri ile
mücadele edeceklerini anlatan Perinçek, “Hazret-i Muhammed büyük
bir insandı. Samimiyetle söylüyorum. Türkiye’de Hz. Muhammed’in
büyüklüğü tarihi anlama meselesidir.” dedi. 1990 yılında öldürülen
Turan Dursun’un yazılarında “Muhammet” isminin başına “Hz.”
ibaresini bizzat kendisinin koyduğunu aktardı. Perinçek,
programlarına gelen eleştirilerle birlikte hemen gerekli
düzeltmeleri yaptıklarını belirtirken şunları vurguladı:
“Partimizin üyesi olan bir emekli albay ‘Doğu ve Güneydoğu’da
askerî okullar açalım, halkla ordunun kaynaşmasına faydalı olur.’
şeklinde öneride bulundu. Bunu programa yazdık. Ancak Servet Cömert
generalimiz bizi etraflıca bilgilendirdi. İkinci basımda o bölümü
çıkardık.”
ÖCALAN İLE FOTOĞRAFIM EN ÇOK YAYINLANAN RESİM
Terör örgütü elebaşısı Abdullah Öcalan’dan gül alırken çekilen
fotoğrafa da değinen Doğu Perinçek, “O fotoğraf, son 50 yılın en
çok yayınlanan resmi.” ifadesini kullandı. Apo’yla gazeteci sıfatı
ile görüştüğünü söyleyen Perinçek, resmin PKK tarafından
çekildiğini ve MİT aracılığı ile servis edildiğini iddia etti. “MİT
basına bu fotoğrafları neden dağıttı?” sorusuna ise, “Benim
aleyhime kampanya yürütmek istiyorlar.” cevabını verdi. Perinçek,
iktidara gelmeleri halinde İmralı’da yatan bölücübaşı Abdullah
Öcalan’ı ne yapacaklarına dair bir soruya şu karşılığı verdi:
“Bugün Türkiye’yi savunma iradesi olan bir hükümet, Abdullah
Öcalan’ı Türkiye’nin birlik ve beraberliği için değerlendirebilir.
Kendi hapishanesinde avucunda olan bir insanı ABD ve Avrupa
kullanıyor.”