Duma Adası
Abone olStephen King bizlere büyüleyici olduğu kadar ürkütücü bir roman sunuyor.
Tabloda kopan fırtına
Tanımadığı yeni
coğrafya yazarının başını biraz derde sokmasına rağmen, “Duma
Adası”, okuruna alıştığı ayrıntıları keyfini çıkaracak dozuyla
temin eden korku işinin ehli bir kitap. İsmini John Lennon’ın
“Instant Karma” şarkısından alan ve Stanley Kubrick tarafından
beyazperdeye aktarılan “Shining”deki otel yerine kahramanın iç
dünyasındaki fırtınalar bu sefer bir tabloda kopuyor.
Gençliğinde bir tuval üzerine birkaç kez fırça atıp bırakan, bir iş
kazasında hafızasını ve kolunu kaybettikten sonra dâhi bir ressam
olduğunu keşfeden inşaat işçisi Edgar Freemantle’ın olmayan koluyla
yarattığı şahane bir tablo bu!
Kaza nedeniyle geçirdiği beyin sarsıntısının ardından karısından
boşanan Edgar, içine düştüğü depresyondan kurtulmak için
psikoloğunun tavsiyesine uyarak, Florida’ya, Duma Key’e
taşınır.
Şiddete yatkın nefsini yatıştırmak için yanına ‘kızgınlık giderme
balonu’nu alıp Büyük Pembe adını verdiği bir eve yerleşir.
Edgar, kızı İlly onu ziyarete geldiğinde, Wireman adlı bakıcısıyla
yaşayan seksenlik komşusu Elizabeth ile tanışır. Bu tanışmayla,
korku perdesi açılır.
İlly hastalanınca Edgar, Duma Key’de bir takım tehlikeler olduğunu
fark etmeye başlar. İlly’nin çantasında erkek arkadaşının resmini
bulduğunda hiç şüphesi kalmaz. Edgar, kızının erkek
arkadaşını hiç görmeden resmettiğini fark edip dehşete düşer.
1999 yazında bir kamyonet çarpmasıyla kalçası ve sağ bacağı dokuz
yerinden kırılan, ciğerleri tamamen çöken King için kaza kişisel
bir mesele.
Ailesi ile yapılan röportajlarda, korku romanındaki üstün
başarısına, çocukluğunda yakın arkadaşının hayatına mal olan bir
tren kazası yüzünden geçirdiği şok sebep gösterilir.
King bu iddiayı yadsımasına rağmen, “Duma Adası”nın kaza
tasvirlerinde kullandığı gerçekçi dil sayesinde, okurunun inancını
gemleyerek hikayesini gerçek üstünde zorlamadan dolandırıyor.
King’in manifestosu
King’in çok tutan bütün eserlerinden öğelerle, ayrıca korku romanı
tarihine atıflarla ördüğü, hayatın her an rayından çıkabilen
tekerleklerinin ve insanların birbirleri üzerindeki etkisinin
dehşetiyle dolu bir kitap “Duma Adası”.
Elizabeth, bakıcısı Wireman ve Edgar, kitabın üç temel karakteri;
bir şekilde kaza geçirerek başlarına darbe almış kişiler. Kitap,
bölümler arasına serpiştirilen “Bir Resim Nasıl Yapılır” başlıklı
kısa, sanat hakkında didaktik
metinlerle vinyetli.
Bu metinler, popülerliğine ve 2003’de, Amerikan edebiyatına yaptığı
katkı nedeniyle aldığı Milli Kitap Vakfı madalyasına rağmen
‘edebiyat dışı’ tutulan yazarın itirazı. Zatürre
geçirdiği sırada, ödülünü almaya giden ve kitaplarını “sözde
popüler edebiyat ile sözde edebi edebiyat arasındaki köprü”
ifadesiyle tanımlayan King’in manifestosu.
“Duma Adası”nın Edgar’ı da sonunda, Elizabeth’in sırrını
çözer. Edgar’ın Duma Key’i yok edecek bir hortumu resimlediği
son tablosuyla kitap kapanırken, sahilde rüzgar şiddetlenir.
(Şebnem Şenyener)
Kitapla ilgili detaylar.