Dülger: Fatih Altaylı'nın kurbanıyım
Abone olCumhurbaşkanı'nın eşinin türbanı konusunda konuşarak AKP'de şok yaratan Dülger, partiden uyarı mesajı alınca çark etti ve medya kurbanı olduğunu söyledi.
Tartışmanın odağındaki AK Partili Dülger, konuştu:
Dülger sözlerini şöyle sürdürdü: "Sabah gazetesi Genel Yayın Müdürü
Fatih Altaylı, bana, eşi başörtülü olan birinin cumhurbaşkanı
olmasına nasıl baktığımı sordu. Ben ona, 'Şu anda bunu tartışmak
için zaman erken. Kaldı ki, mevcut cumhurbaşkanına da saygısızlık
yapmış oluruz' karşılığını verdim. Altaylı ısrar edince, Türkiye
şartları çerçevesinde bir durum tesbiti yaptım ve dedim ki:
'Türkiye'de demokrasi ile reel politika arasında bir mesafe
mevcuttur. AK Parti'nin iktidara gelişi, aradaki bu mesafeyi
azaltmıştır. Cumhurbaşkanı seçiminde ise reel politika geçerlidir.
Maalesef Türkiye, demokrasinin sonuçlarını yerine getirmeye hazır
değil.' Benim şahsî kanaatimi sorarsanız, ben demokrasinin
Türkiye'de tam anlamıyla işlerlik kazanması taraftarıyım. Elbette,
Tayyip Erdoğan'ın eşi başörtülü olduğu için Çankaya'ya çıkmasından
rahatsızlık duymam. Ama, ben, Demokrat Parti ile yaşadıklarımızın
tekrarlanmasını arzu etmiyorum. Reel politika hesaba katılmazsa,
bizim başımıza gelenler, başkalarının da başına gelebilir. Merve
Kavakçı olayını hatırlayın. Merve Kavakçı'yı demokrasi,
milletvekili yapmıştı. Reel politika Türkiye Cumhuriyeti
vatandaşlığından attı. Kimse de, buna karşı direnmedi; sesini
çıkarmadı. Uzun siyaset hayatımda, iktidar mensuplarının önünde
hazırol vaziyette duranların, rüzgâr tersine dönünce aynı iktidar
mensuplarının enselerine şaplak attığını gördük. Yaşadıklarımın
tecrübesiyle konuştum. Yaptığım bir durum tesbitinden ibarettir.
Yoksa ben, reel politika ile mutabakat halinde değilim."
Mehmet Dülger, AK Parti'nin milli görüş ağırlıklı bir parti
olduğunu düşünmediğini ifade ederek, bu konudaki görüşlerini de
dile getirdi: "AK Partisi, bir kitle partisidir. Farklı çizgilerden
gelen kişilerin asgari müşterekte birleştiği bir ittifak
partisidir. Bana, 'Milli görüş ağırlıklı bir parti olsa ne
yaparsınız?' diye sorulduğu için, 'Hayatım boyunca milli görüş
çizgisiyle mücadele ettim. Ben de Doğru Yol gömleğini çıkarttım,
Tayyip Erdoğan da milli görüş gömleğini çıkarttı, bu sebebten
dolayı birlikte hareket ettik; aynı partinin çatısı altında
buluştuk' cevabını verdim. Bugün milli görüşü temsil eden Saadet
Partisi zaten var.Zina konusunun Türk Ceza Kanunu'na konulacağı
zaman, buna karşı çıkmıştım. Zinanın Allah nezdinde günah olduğuna
ben de inanıyorum. Medeni Kanun'da boşanma sebebi sayılır; kusurlu
tarafa ilâve tazminat ödeme yükümlülüğü de konulabilir. Ama, hapis
cezası verilmez. Zaten AK Parti'de de milli görüş çizgisi hâkim
olmadığı için, zina cezası TCK'dan çıkarıldı."
Kaynak: