DTPli Tuncel protestolar için ne dedi?
Abone olDTP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, IMF ve Dünya Bankası toplantıları için yapılan protestoları değerlendirdi.
Olayların polisin aşırı güç kullanımından
kaynaklandığını Tuncel, protestocuların da demokratik tepkilerini
başka vatandaşlara zarar vermeden dile getirmesi gerektiğini
belirtti.
DTP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, olaylı IMF protestoları
ve Demokratik açılım konusunda Cihan'ın sorularını cevapladı. IMF
ve Dünya Bankası protestolarının sadece Türkiye'de değil dünyanın
her yerinde yapıldığını belirtti. Başbakan Erdoğan'ın IMF ve Dünya
Bankası Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada "Dışarıdaki protestolara
kulak verin" sözünü hatırlatan Tuncel, "Başbakan sokağın sesini
dinlesin ve bu durumda özellikle Emniyet Güçlerinin göstericilere
karşı kullandığı aşırı gücün hesabını vermesini bekliyoruz.
İnsanlar demokratik hakkını kullanabilmelidir. Siz demokratik
hakkını kullanma izni vermezseniz işte olumsuz şeyler gerçekleşir.
Buna meyil vermemek iktidarın görevidir. " diye konuştu.
Olayların polisin aşırı güç kullanmasından kaynaklandığını ileri
süren Tuncel, yine de protestocuların daha dikkatli davranması
gerektiğini söyledi. Tuncel şöyle konuştu: Sonuç itibariyle
demokratik tepkilerini başka yurttaşlara zarar vermeden
gerçekleştirmek bir yurttaşın bir sorumluluğu olması gerekir. O
açıdan banka çalışanları iş başındayken yapılıyor. İnsanlara zarar
vermeden protestosunu demokratik bir şekilde dile getirmeleri daha
sağlıklı ve aslında toplumda protestoları izleyen diğer kesimler
tarafından da daha iyi anlaşılması noktasında çok önemli bir
nokta."
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın bir televizyon programında
"Demokratik açılım sürecine en çok zarar veren noktalardan biri.
DTP içindeki Homojen olmayan yapı" sözlerinin hatırlatılması
üzerine Tuncel, "Aksine Demokratik Toplum Partisi Demokratik Açılım
sürecinin başladığı günden bu güne görüşlerini çok net olarak ve
homojen bir şekilde ifade etmiştir. Eş başkanlarımızdan tutalım
milletvekillerimize, il yöneticilerimize kadar. Biz Kürtlerin
demokratik haklarını, kimlik, dil ve kültürel haklarını güvence
altına alacak, demokratik bir anayasa gündeme alınmadan bir değişim
olmayacağını, olamayacağını söyledik. Görüşümüz bu yöndedir. Bunu
söylerdik ve söylemeye devam edeceğiz. Bu sadece Kürt sorununun
çözümü açısından değil, aynı zamanda Türkiye'nin demokratikleşmesi
açısından da önemli." diye konuştu. Tuncel hükümetin yeni Anayasa
konusunda kararlı bir duruş sergilemediğini söyledi.
"KÜRT SORUNU SEÇİME HEBA EDİLEMEZ"
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın "Demokratik açılım sürecini
seçimi kaybetme pahasına devam ettireceğiz" sözünü destekleyen
Tuncel, sürecin seçime heba edilmeyecek kadar önemli olduğunu
vurguladı. Tuncel sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye'de barış seçime heba edilmeyecek kadar önemlidir. Kürt sorununun çözümü seçime heba edilmeyecek kadar önemli bir konudur. Türkiye'de Kürt ve Türk halkının eşit ve özgür yurttaşlık temelinde bir arada yaşaması seçime heba edilmemelidir. O açıdan biz parti olarak hiçbir zaman seçim hesabı yapmadık. İnandığımız için söyledik. Hiç kimse bunun hesabını yapmasın. Kürt sorunu konusunda iyi şeyler söyleyenler ve halka umut verenler iktidara gelmiş ama söylediği sözü yapmayanlar tarihin çöp sepetinde yerini almaştır. AKP'de bu süreci halklarımızın beklediği noktaya getiremezse aynı sonucu yaşayacaktır."