DTPli Demirtaştan sert sözler
Abone olDTP Grup Başkanvekili Selahattin Demirtaş tutuklamalara sert tepki göstererek açılıma yönelik şok sözler etti..
DTP Grup Başkan Vekili Selahattin Demirtaş, 'Kürt açılımı'
sürecinde partilerine mensup 10 kişinin tutuklanmasına tepki
göstererek, "Daha açılımın başından bu kadar pervarsız bir yaklaşım
sergilenirse, bundan sonra yapılacak olan açılımın başına TRT 6'nın
başına gelenler gelir" dedi.
ÖNDERLİĞİMİZE SAYGI DUYACAKSINIZ
Açılımın gerçekten 'Kürt açılımı' olması için Kürt halkının hassasiyetleri ve taleplerinin ortada olduğunu belirten Demirtaş, "Birincisi siyasi iradelerine, önderliğine saygı duyacaksınız. Bu nettir. Halkımızın partisinin seçimlerine, öncüsüne saygı duyacaksınız. Ana diline kültürüne saygı duyacaksınız" dedi.
SÜRECİ TIKARSANIZ SOKAĞA İNERİZ
DTP Diyarbakır Milletvekili Aysel Tuğluk da "Demokratik
meşru zeminde mücadelemizi sürdürmek istiyoruz. Ancak bu yolu
tıkarsanız, bu yolu halkımızla birlikte sokakta mücadelelerimizi
sürdüreceğiz" diye konuştu.
AÇILIMIN ADI BAYKAL BAHÇELİ OLSUN
Böyle bir dönemde kimsenin kendilerine 'Kürt açılımı'ndan söz
edemeyeceğini ileri süren Demirtaş, "Arkadaşlarımızın
tutuklanması tam olarak şu mesajı içeriyor. Biz sizin iradenizi
tanımıyoruz. Bizim irademizi tanımayanlar, nasıl bizimle açılım
yapacak? CHP'nin MHP'nin hassasiyetini Kürt halkından daha fazla
dikkate alacaksınız. Ama ismine Kürt açılımı diyeceksiniz. O zaman
benim tavsiyem hükümet Kürt açılımının adını değiştirsin. Bu
açılımın adı 'Baykal, Bahçeli' olsun, onlara da hayırlı uğurlu
olsun" dedi. Demirtaş, 'Kürt açılımı' için Kürt halkının
hassasiyetleri ve taleplerini sıraladı ve bunların karşılanmasını
istedi.
Üniversitelerde Kürtçe bölümü açılmasıyla ilgili kararında Kürtçe
adının geçmediğini ve YÖK'ün `Yaşayan Diller Enstitüsü' kurulmasına
izin vermesini eleştiren Demirtaş, "Rektör bile buna isyan ediyor.
Bu kadar saçmalık olabilir mi? Kürt açılımı olacaksa 20 milyonluk
bir halkın ismini ağzınıza almaktan çekinmeyeceksiniz" dedi. Kürt
halkı demenin bir gerçeğin saptaması olduğunu kaydeden Demirtaş,
"Buna hükümet, YÖK, MGK, Cumhurbaşkanı kendini alıştırarak
başlayacak. Eğer bu ülkenin Başbakan'ı Cumhurbakan'ı ise
vatandaşların etnik kimliğinin ismini ağzına almaya çekinmeyecek.
Başbakan Kürt açılımı altında yürüyen projede ağzına Kürt sözcüğünü
almaktan çekiniyor" dedi.
Demirtaş, Kürt halkının örgütlü olduğunu söylediği konuşmasında,
"Bu örgütlü yapı dikkate alınacaksa en başta seçilmişlere ciddi ve
tutarlı bir yaklaşım bekiyoruz. Eğer itirazlarımızı dikkate
alınarak bu arkadaşlarımız serbest bırakılırsa, biz de inanalım ki
evet, bir hata yapıldı ve bu hatadan dönüldü. Halkımızda bunu
görsün. Aksi taktirde bu şekilde kandırarak ve sulandırarak açılım
da yapılamaz, demokratikleşmede gerçekleştirilemez. En azından Kürt
halkını ikna edin. Ama mesele Baykal ile Bahçeli'yi ikna etmekse
onlar zaten ikna olmuştur. Bundan sonrada biz yürüyeceğiz. AKP'yi
de doğru yola, doğru çizgiye biz getireceğiz. Bundan kimsenin
kuşkusu olmasın" diye konuştu.
Demirtaş'ın konuşmasının ardından yürüyüşe geçen grup, sloganlar
atarak Büyükşehir Belediyesi önüne geldi. Burada kalabalığa hitap
eden DTP İl Başkanı Fırat Anlı, "Askeri ve siyasi operasyonlardan
vazgeçin, tutuklu arkadaşlarımıza sahip çıkacağız. Tüm
arkadaşlarımız serbest kalıncaya kadar mücadelemize devam edeceğiz"
dedi.
TUĞLUK: PARTİMİZİ KAPATIN BİZİ TUTUKLAYIN
DTP Diyarbakır Milletvekili Aysel Tuğluk da yaptığı konuşmada
barışa ve kardeşliğe ancak onurlu olması halinde hazır olduklarını
söyledi. Baskılar ve dayatmaların kendilerini yollarından
alıkoyamayacağını kaydeden Selahattin Demirtaş, "Çünkü biz ne
bedeller ödedek, bu konumları kolay kazanmadık. Bunları
kaybetmeyeceğiz. Sonuna kadar mücadele edeceğiz. Bu operasyonları
gerçekleştirenlere diyoruz ki, buyrun hepimizi tutuklayın, buyrun
bütün belediye başkanlarımızı görevden alın, buyrun partimiz
kapatın. Peki bu size ne kazandıracak?" dedi.
Operasyonların ve baskıların devam etmesi halinde kaybedenin
kendileri olmayacağını anlatan Tuğluk, "Anayasal, yasal hiç bir
hakkı tanınmayan halkımızın zaten kaybedecek bir şeyi yoktur. Sayın
Başbakan `Çözüme en yakın olduğumuz bir dönemdeyiz' diyor. Biz de
diyoruz ki Sayın Başbakan bu yöntemlerle, uygulamalarla çözümden
uzaklaşıyoruzunuz" diye konuştu.