DSP'den YÖK tasarısına tepki
Abone olMilli Eğitim eski Bakanı DSP'li Necdet Tekin, hükümetin hazırladığı YÖK tasarısını "felaket" olarak değerlendirdi.
Milli Eğitim eski Bakanı DSP'li Necdet Tekin, AK Parti Hükümeti'nin YÖK Yasa Tasarısı ile üniversiteleri 'siyasallaştırmak' istediğini ve bu tasarının Türk üniversite sistemi için bir felaket olacağını belirtti. DSP Genel Merkezi'nde düzenlenen bir basın toplantısı ile DSP'li eski bakan ve milletvekilleri, AK Parti'nin hazırladığı YÖK Yasa Tasarısı'nı eleştirdi. Basın toplantısına Milli Eğitim eski Bakanı Necdet Tekin, Başbakan eski Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Şükrü Sina Gürel, Orman ve Maliye eski Bakanı Nami Çağan ve Ankara eski milletvekili Ayşe Gürocak katıldı. DSP'li Necdet Tekin, tasarıda yer alan "Yasa çıktığı andan itibaren ÜAK, YÖK Genel Kurulu, YÖK Yürütme Kurulu, üniversitelerin senatoları, üniversite yönetim kurulları, fakülte, enstitü, yüksek okul kurulları, rektörler, bütün dekanlar, bütün müdürler ve yüksek öğretimdeki tüm kurulların görevi sona erer" şeklindeki geçici 1. madde ile AK Parti'nin yüksek öğretim sisteminden ve laik eğitimden ödün vermeyen üniversitelerin yöneticilerini tasfiye etmeyi amaçladığını kaydederek, "Bütün bu seçilmiş insanlar 26 bin kişidir. Bu, Türk eğitim sistemi için felakettir" dedi. Söz konusu tasarı ile rektörlerin, üniversite öğretim üyelerinin oyları ile belirlenen 4 adaydan 2'sinin Milli Eğitim Bakanı tarafından atanan 7 kişilik bir komisyon tarafından seçileceğini ve Cumhurbaşkanı'nın bunlardan birini atayarak belirleneceğini ifade eden Tekin, "Bu 7 kişilik komisyon, üniversitelerdeki kurulların oluşumu ve atamaların yapılması sırasında bütün yetkileri elinde bulunduracaktır. Demokrasilerde böyle her şeyi yapabilen 'padişah yetkili' bir kurul olamaz" şeklinde konuştu. 17 kişilik kurulun 8 üyesini Bakanlar Kurulu'nun atayacağını belirten Tekin, AK Parti yönetiminin üniversiteye giriş sınav sistemini değiştirerek, İmam-Hatip Liseleri'ne bütün branşları açmak istediğini öne sürdü. Tasarıda, 50 öğretim üyesinden az sayıda öğretim üyesine sahip olan üniversitelerin rektörlerinin Başbakan tarafından atanacağının yer aldığını söyleyen Tekin, "Bu da küçük üniversitelerin tamamen siyasallaştırılmasına yol açacaktır" dedi. AK Parti'nin din eksenli politika yapmama söylemi ile başa geldiğini, ancak İmam-Hatip takıntısından, kılık kıyafet çılgınlığından asla vazgeçmediğini öne süren Tekin, "Üniversite rektörlerimiz laiklikten ödün vermeden, çağdaş-akılcı-bilimsel metotlarla bugüne kadar görevlerini yapmışlardır. AK Parti'nin asıl niyeti laiklikten, çağdaş eğitimden ödün vermeyen rektörlerden duyduğu rahatsızlıktır" şeklinde konuştu. Necdet Tekin, 'Nasıl karşı koymayı düşünüyorsunuz" şeklindeki soruya "Bizim fikrimiz, ülkenin geleceğini, Türk biliminin geleceğini belirleyen yasa ve yasa tasarılarının ortak akılla çıkması yönündedir. Yani böyle ülkeyi etkileyen yasaların üniversitelere, rektörlere, mevcut olan bütün kurullara, partilere, herkese açık olarak, tartışılarak, doğru bulunularak çıkarılmalıydı" şeklinde cevap verdi. Başbakan eski Yardımcısı Şükrü Sina Gürel de AK Parti'nin gizli bir gündemi olduğunun açıkça görüldüğünü belirterek, bu gizli gündemin toplumu geriye götürmek olduğunu dile getirdi. Bir soru üzerine, mevcut yasayı savunmadıklarını belirten Necdet Tekin, burada asıl amacının AK Parti'nin üniversiteleri siyasallaştırma çabası olduğunu söyledi. Yasa tasarısının gazeteciler dahil herkesten gizlendiğini kaydeden Tekin, buna anlam veremediklerini söyledi.