DSP kurultayında iki aday yarışıyor
Abone olDSP Genel Başkanı Masum Türker, Türkiye’nin bölünmesinin tek engelinin Demokratik Sol olduğunu ifade ederek, "Ben cesedim çiğnenmedikçe ülk...
DSP Genel Başkanı Masum Türker, Türkiye’nin bölünmesinin tek
engelinin Demokratik Sol olduğunu ifade ederek, "Ben cesedim
çiğnenmedikçe ülkemde insanların incitilmesine, partimin yok
edilmesine müsaade etmeyeceğim. Bundan sonra DSP’nin yaşamasının
önemi şudur. Ecevit’in tek çocuğu DSP’dir. DSP’yi yaşatmak Bülent
Ecevit’i yaşatmaktır. DSP’yi iktidara getirmek, Bülent Ecevit’i
iktidara getirmektir" dedi.
DSP 9. Olağan Kurultayı Selim Sırrı Tarcan Spor Salonu’nda yapıldı.
Kurultay’da Genel Başkanlık için iki aday başvuru yaptı. DSP Genel
Başkanı Masum Türker, adaylık için 404, DSP Gençlik Kolları eski
Başkanı Emrah Konuralp 92 imza ile başvurdu. 800 delegenin
bulunduğu kurultay salonunda adaylık konuşması yapan DSP Genel
Başkanı Masum Türker, bu seçimin DSP’ye iktidar yolunu açmasını
dilediğini belirterek, "Böylesine demokratik bir seçim
gerçekleşmesine imkan tanıdığınız için sizlerle gurur duyuyorum"
dedi. Parti Meclisi listesinde hem gençlerin, hem de
deneyimlerinden yararlanacakları çok değerli kişilerin bulunduğunu
ifade eden Türker, "Beni istemeyenler, AK Parti iktidarı ve solu
ele geçirmek isteyenlerdir. Çünkü bağımsız bir genel başkanınız
var. Benim tek patronum var o da DSP örgütüdür. Benim tek patronum
sizsiniz. Siz varsanız, ben varım. Sizinle beraber partimizi
iktidara taşıyacağız. Bir gün gelecek, Türkiye bütün Demokratik
Solcu’larla gurur duyacak. Partimize bir gün bile hizmet edenin
bizim için değeri büyüktür. Yarından sonra herkese büyük görev
düşüyor. Sonuç ne olursa olsun partimiz kazanacaktır" şeklinde
konuştu.
Türkiye’nin alternatif bir parti aradığını, bu partinin
Parlamento’da olmadığını kaydeden Türker, Taksim direnişinin yalnız
iktidar partisine değil, aynı zamanda Parlamento’daki muhalefet
partilerine gösterilen tepki olduğunu söyledi. Türker şunları
kaydetti: "Biz halkın aradığı alternatifiz. Burada bugün parti
yeniden doğuyor. Gerçek DSP’liler burada. DSP’li olarak sizinle
aynı aileden olduğum için sizinle gurur duyuyorum.”
Salonu dolduran partililere seslenen Masum Türker, “Ulus
devletimizin, laik demokratik cumhuriyetimizin, ulusal onurumuzun
tehdit altında olduğunun farkında mısınız?” diye sordu. Masum
Türker, partililerden “Evet” yanıtı aldıktan sonra, “Ulus
devletimizi, laik demokratik cumhuriyetimizi ve ulusal onurumuzu
kollamak ve sonsuza kadar yaşatmak için var mısınız?” sorusunu
yöneltti ve salondan “Varız” sesleri yükseldi. Tayyip Erdoğan’ın,
ülkeyi geri götürmeye çalıştığını, al bayrağın yanına üç hilalli
bayrak asmak istediğini kaydeden Türker, “Türkiye’yi AKP
iktidarından kurtarmaya var mısınız?” dedi. Türker, salondan yine
“Evet” cevabı aldı ve sözlerini şöyle sürdürdü: “Benim manifestom
demokrasidir, özgürlüktür. Tayyip Erdoğan halkı üzüyor. Üçüncü
köprüye Yavuz Sultan Selim adını vermek istiyor, ben Alevi değilim
ama bu beni de incitiyor. Çünkü bundan rahatsız olan, buna üzülen
insanlar bizim insanlarımız. Ben bu yüzden Allah’a dua ediyorum ve
diyorum ki ‘Bana Hazreti Ali’nin cesaretini ver, bunu sürekli kıl
ki bunlarla mücadele edeyim.’ Ben cesedim çiğnenmedikçe ülkemde
insanların incitilmesine, partimin yok edilmesine müsaade
etmeyeceğim. Bundan sonra DSP’nin yaşamasının önemi şudur.
Ecevit’in tek çocuğu DSP’dir. DSP’yi yaşatmak Bülent Ecevit’i
yaşatmaktır. DSP’yi iktidara getirmek, Bülent Ecevit’i iktidara
getirmektir. DSP iktidarı terörü sıfırlamıştı, bir tek şehit
cenazesi bile gelmiyordu. Ancak AK Parti iktidara geldi, terör
azdı. Bu ülkenin bölünmesinin tek engeli, Demokratik Sol’dur. Çünkü
kurulduğiu gün Atatürk ilkelerini parti programına alıp benimseyen,
Ecevit’in sol ilkelerini koyan ve Ecevit’le çalışarak onun
öğretisini uygulamalı olarak yürüten partilileriz biz. Biz pratiği
de Ecevit’in yanında görme imkanına sahip olan kişileriz. Size
verebileceğim tek bir şeyim var. Aklım ve birikimim.
Devlet adamı demek, partisinden önce ülkesinin, şahsından önce
partisinin çıkarını düşünen kişi demektir. Ben DSP’yi devlet
adamlığına hazırlamayı bilen bir arkadaşınızım. Hepinize teşekkür
ediyorum. Bugünü yaşamamıza katkıda bulundunuz. Siz varsanız ben
varım, siz yoksanız ben yokum. Tek ilkem var dürüstlük. Hepinizi
seviyor ve hepinize şükranlarımı sunuyorum."