DSP İstanbul için endişeli
Abone olDSP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ahmet Vefik Alp, İstanbul depremi için endişeli olduğunu söyledi.
Demokratik Sol Partinin (DSP) İstanbul Büyükşehir
Belediye Başkan Adayı Ahmet Vefik Alp, İstanbul'un depremi
''çaresiz bir halde'' beklediğini ifade ederek, ''Faciadan 10 yıl
sonra raporlar, seminerler, konseyler, demeçler ve vaatler diz boyu
ancak sahada, fiiliyatta hareket yok'' dedi.
DSP İstanbul İl Başkanlığınca Haldun Dormen Tiyatrosu'nda
düzenlenen ''Yerel Yönetimlerde Kentsel Yerleşimler, Deprem ve
Kentsel Dönüşüm Çalıştayı''na katılan Alp, Türkiye'de son 50
senedir kentleşme ve yapılaşma alanında ciddi ve çok yönlü
yanlışlar yapıldığını söyledi.
Bu yanlışların faturasının bir şekilde ödenmesi gerektiğine dikkat
çeken Alp, Körfez bölgesinin bu faturayı çok ağır ödediğini dile
getirdi.
Alp, büyük bir deprem faciası yaşanan Japonya'nın Kobe şehrinde 2
yıl içerisinde bir şehircilik harikası yaratıldığını ve yepyeni bir
kent kurulduğunu belirterek, ''İstanbul, depremi çaresiz bir halde
bekliyor. Faciadan 10 yıl sonra raporlar, seminerler, konseyler,
demeçler ve vaatler diz boyu ancak sahada fiiliyatta hareket yok''
diye konuştu.
Deprem riski altındaki şehirler için ''Proje 3G'' adı altında bir
proje kurguladığını anlatan Alp, bu projenin kentlerin bozulan
dengelerini, çehrelerini düzeltmeyi aynı zamanda ekonomiyi
canlandırmayı hedeflediğini bildirdi.
Alp, muhtemel bir deprem karşısında en ciddi can ve mal kaybının
eski deprem mevzuatına göre inşa edilmiş çok katlı çok daireli
betonarme apartmanlardan beklendiğini belirtti.
Alp, okul, hastane gibi binalarla köprü, viyadük, eski eser,
stadyum ve villa tipi konutların depreme karşı
güçlendirilebileceğini ancak riskli grubu oluşturan betonarme
binaların depreme karşı güçlendirilmesinin zor olduğunu
vurguladı.
Betonarmenin çelikle güçlendirilmesinin önerilmediğini, betonla
güçlendirmenin mühendislik açısından tartışıldığını kaydeden Alp,
ayrıca son depremlerde güçlendirilmiş binaların hasar gördüğünün
tespit edildiğini söyledi.
Daire maliklerinin konuya sıcak bakmalarına rağmen apartmanlarının
yıkılıp yeniden yapılması maliyetine katlanmalarının zor olduğuna
işaret eden Alp, binaların yıkılıp yeniden yapılmasını ön gören
''Proje 3G''yi şöyle anlattı:
''Bu maliyetin karşılanması için bu gibi yapılara bölgesine ve
değerine endeksli ilave düşey imar hakkı tanınarak kat karşılığı
inşaat şeklinde müteahhitlerce yenilenmelerine olanak tanınmalıdır.
Şöyle ki örneğin 5 katlı 10 daireli bir apartman 7 katlı 14 daireli
imar hakkı alabilecek. Müteahhit yapıyı yıkıp yenileyecek,
kendisine kalan fazla daireleri satıp yapım masrafını karşılayarak
bir miktar kar sağlayacaktır. Diğer bir deyişle arsa karşılığı
inşaat mekanizmasının ikinci evresi apartman karşılığı inşaat
sistemi devre girmiş olacaktır.''
Ahmet Vefik Alp, bu projeyle İstanbul'un parsel parsel yenilerek
gençleşeceğini, eski binalar yerine son deprem yönetmeliklerine
göre yapılan yine binalarla, depreme karşı güçleneceğini, eskilerin
yerine yeni binaların yapılmasıyla güzelleşeceğini dile getirerek,
''Proje 3G''nin kendi finansmanını kendi sağlayan, oto finans bir
proje olduğunu kaydetti.