DPT, fırsat ve riskleri değerlendirdi
Abone olDPT, Türkiye'nin bilgi ekonomisine erişim için bir eylem planı hazırlaması ve hemen uygulamaya koyması gerektiğini bildirdi.
Devlet Planlama Teşkilatı'nin ''Bilgi Ekonomisi, İşgücü
Piyasasının Temel Aktörleri ve Eşitsizlik: Eğilimler, Roller,
Fırsatlar ve Riskler'' başlıklı çalışmasına göre, bilgi
ekonomisinin sermaye birikimine ve toplam faktör verimliliğine
önemli katkısı oluyor. Bilgi ekonomisi ile birlikte yatırımların
kompozisyonu da değişirken, bu değişim fiziki olandan fiziki
olmayan yatırımlara doğru kayıyor. Diğer taraftan öğrenme süreci
bilgi ekonomisinin en önemli unsurlarından biri kabul edilirken, bu
sürecin başarısı için akademik, mesleki ve yaparak öğrenme arasında
denge kurulması önemli görülüyor. Bilgi ekonomisiyle birlikte
firmalar küreselleşme sürecinin etkisiyle hızla artan rekabet
baskısına karşı koymak için kendilerini şartlara adapte etme
arayışına girerken, esnek iş organizasyonlarına yönelim artıyor.
Bilgiye dayalı ekonomilerde bilgi en önemli varlık olduğu için,
çalışanların bilgisinden yararlanmak daha da önem kazanırken, bilgi
ekonomisinde girişimcilik konusu da oldukça önemli görülüyor. Bilgi
ekonomisiyle birlikte, bilgi fakirliği ve sayısal uçurum gibi
kavramlar önem kazanırken, gerek milli ekonomiler içinde, gerekse
farklı ekonomiler arasında ortaya çıkabilecek bu sorunların ciddi
eşitsizlik ve gelir dağılımı sonuçları olabilecek. Bilgi
ekonomisinde riskler Bilgi ekonomisinin yayılması sürecinde ortaya
çıkan önemli risklerden biri virüsler ve hackerlar olarak
görülüyor. Elektronik iş gibi yeni iş yapma biçimlerinin
yaygınlaşması ve uluslararası şirketlerin artmasıyla birlikte
ortaya ulus devletler için vergileme konusunda da önemli bir risk
çıkıyor. Bilgi ekonomisi sürecinden sendikalar da etkilenirken, bu
süreçte sendikaların fonksiyonlarını başarılı bir şekilde yerine
getirebilmeleri için bilgi ve iletişim teknolojilerinden (BİT)
yararlanmaları önem taşıyor. Bu süreçte, iletişim kurma, BİT
kullanabilme, takım çalışması yapabilme ve problem çözme gibi
becerilere sahip olmak önem kazanıyor. Bilgi ekonomisinin büyüme,
verimlilik ve sonuçta rekabet gücü gibi getirileri otomatik ve
kendiliğinden ortaya çıkmadığı için özellikle aktif kamu
müdahalesine gereksinim bulunuyor. Bilgi ekonomisine geçiş için
yapılması gerekenler Çalışmada, Türkiye'nin bilgi ekonomisine
erişim için bir eylem planı hazırlaması ve zaman geçirmeksizin
uygulamaya koyması öneriliyor. Çalışmaya göre, Türkiye'nin, bilgi
ekonomisine dönüşümü, eşitsizlik sorunu ile bu dönüşüm arasında bir
denge gözeterek yapması gerekiyor. Diğer yandan, Türkiye'nin, daha
kurumsallaşmış bir ekonomiye geçiş ile hızla artan rekabetin
gerektirdiği esneklik arasında dikkatli bir denge gözetmesi de
zorunlu bulunuyor. Çalışmada, gerek devlet, gerek özel sektör
olarak ekonomik açıdan dönüşümü gerçekleştirebilmek için
teknolojiye ve eğitime önemli ölçüde yatırım yapılması da
öneriliyor. Müfredat ve eğitim sisteminin çağın gereklerine göre
yeniden düzenlenmesi gerektiği belirtilirken, bunun için de tüm
nüfusu kapsayan bir beceri envanteri önerisi ortaya konuluyor. Ara
eleman ihtiyacı için mesleki eğitime önem verilmesi, yaygın bir
bilgisayar okuryazarlığı seferberliği oluşturulması da öneriler
arasında yer alırken, eğitim politikasının başarısı için
öğretmenlerin de bununla uyumlu niteliklere sahip olmasının hayati
olduğu vurgulanıyor. Ayrıca Türkiye'nin bir an önce uzun dönemli ve
kapsamlı bir istihdam stratejisini geliştirmesinin kritik bir
zorunluluk olduğu ifade ediliyor. Türkiye'nin bilgi ekonomisine
dönüşümünün hızlı ve etkin bir şekilde sağlanabilmesi için halk,
özel sektör, bürokrasi, sivil toplum kuruluşları, üniversiteler,
hükümet ve muhalefetin konunun önemini kabul etmesi ve bu hedefe
birlikte sahip çıkarak odaklanmalarının son derece önemli olduğu
vurgulanıyor.