Domuz gribinde şok iddia!
Abone olTüm dünyanın gündemindeki ilk madde domuz gribi... Ancak salgınla ilgili öyle bir iddia ortaya atıldı ki;
Dünyayı ayağa kaldıran domuz gribi salgınıyla ilgili korkunç bir
şüphe ortaya atıldı. H1N1 virüsünün aslında abartıldığı kadar
ölümcül, salgının da şiddetli olmadığı; grip konusunda dünyanın bir
numaralı otoritesi olan bir profesör ile 3 arkadaşının, danışmanlık
yaptıkları ilaç şirketlerine para kazandırmak için panik yarattığı
iddia edildi!
Rotterdam Üniversitesi’nde görev yapan Profesör Albert
Osterhaus, dünyada grip konu olduğunda akla gelen tek
isim. Hatta bu nedenle kendisine bilim dünyasında takılan
ad: Doktor Grip. SARS ve kuş gribi paniklerinde
hep Dünya Sağlık Örgütü’nün krizi önlemek için başvurduğu ilk isim
o oldu. Şimdi Hollandalı “Doktor Grip” ile ilgili bir iddia tüm
dünyayı kasıp kavuruyor.
İddiayı Hollanda basını yazdı
İlk kez saygın bilim dergisi Science’da kısa bir makale ile dile
getirilen, ardından Hollanda’da yayınlanan De Telegraaf gazetesi
tarafından yayınlanan iddia, grip salgınının Doktor Grip’in
servetinde dramatik bir artışa sebep olduğu yönünde.
Profesör Osterhaus Avrupa İnfluenza Bilimsel Araştırma Grubu’nun Başkanı. Aynı zamanda Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) danışma kurulu olan SAGE’nin de üyesi. Hatta WHO, domuz gribiyle ilgili olarak “küresel pandemi” kararı aldığında Osterhaus SAGE’ye başkanlık ediyordu. Ancak bunun yanında Osterhaus’un bir de aşı geliştirip üreten bir şirketi var.
Profesör aynı zamanda da Roche, Novartis, Baxter,
Mediimmune, Glaxo, Sanofi Pasteur gibi ilaç şirketlerine
de maaşlı danışmanlık yapıyor. Yani küresel bir domuz gribi
salgının fayda sağladığı tek bir isim varsa o da Osterhaus. Hem
şirketinin değeri bu süreçte oldukça artmış durumda hem de
danışmanlık ücreti.
DSÖ’yü de yönlendirdi
Ama daha vahim olan ise Danimarka’nın Information ve İsveç’in SVG
gazetelerinde çıkan iddialar. Bu da SAGE’deki 8 kişilik heyette yer
alan Osterhaus ve 3 arkadaşının “danışmanlık yaptıkları ilaç
şirketlerinin baskısıyla DSÖ’yü yönlendirerek aslında var
olmayan bir paniği tüm dünyaya yutturduğu” iddiası.
SAGE’de yer alan Osterhaus’un yakın arkadaşı Profesör Frederick
Hayden, Roche ve Glaxo’nun maaşlı danışmanı. Profesör Arnold Monto,
“40 yıldır küresel salgını bekleyen adam” olarak
biliniyor ve burundan verilen domuz gribi ilacını üreten Medimmune,
Glaxo ve Viro Pharma şirketlerine danışmanlık yapıyor. Yine aynı
heyette yer alan David Salisbury, İngiltere’deki imunizasyon
programının başkanı ve ilaç şirketleriyle danışmanlık ilişkisi
içinde...
Yani 8 kişilik heyetin en etkili 4 ismi ilaç
şirketleriyle organik bağ içinde. Domuz gribini JP
Morgan’ın tahminlerine göre ilaç şirketlerine 7.5-10 milyar euro
para kazandıracak bir hastalık konumuna yükselten süreçte de bu
bilim adamlarının yönlendirmesinin hayati önem taşıdığı biliniyor.
Bu uzmanların desteğiyle hazırlanan raporlarda WHO domuz gribine
karşı aşılamayı 24 kez, ilaçlı tedaviyi de 18 kez önerirken, sık el
yıkamanın önemine ise sadece 2 kez değinildi.
’Salgın’ tanımını değiştirdi
Bu konudaki en önemli kanıtlardan biri Der Spiegel dergisine
konuşan ve grip konusundaki araştırmaları değerlendiren Cochrane
Teşkilatı’nın başkanı Epidemolog Tom Jefferson’un altını çizdiği
gerçek. Buna göre DSÖ, Nisan 2009’da yine bu bilim adamlarının
tavsiyesiyle tüm dünyada hükümetlerin referans aldığı “pandemi”
(salgın) tanımını değiştirdi. Eski tanımda WHO’nun bir hastalığı
pandemi olarak ilan edebilmesi için yeni bir virüsün ortaya
çıkması, hızla yayılması, insanların bu hastalığa bağışıklığının
bulunmaması, yüksek ölüm oranına sahip olması ve bulaşma oranının
yüksek olması gerekiyordu. Ancak Nisan ayında alınan kararla WHO,
bu son iki şarttan vazgeçti ve ölüm oranı yüksek olmayan domuz
gribi hastalığı bir anda pandemi tanımının içinde kendine yer
bulmuş oldu. Ardından 11 Haziran’da WHO “küresel salgın”
kararı aldı. Tüm dünyada hükümetler milyonlarca doz aşı siparişi
verdi, ilaçlar stok edilmeye başlandı. Yani ilaç sektörüne
milyarlarca dolarlık bir gelirin kapısı aralandı. İddiaya göre
WHO’nun bu kritik kararları aldığı toplantılara profesörlerin
taşvikiyle Glaxo, Novartis ve Baxter’in temsilcileri de gözlemci
sıfatıyla ilk kez katıldı.
Hakkında soruşturma başlatıldı
Tüm bu iddiaların gazetelerde yer bulmasının ardından Hollanda
parlamentosu Doktor Grip hakkında soruşturma başlatılmasına karar
verdi. Düzenlenen özel oturumda Osterhaus’un bağlantıları didik
didik edildi. Ancak meclis ülkedeki bir numaralı sağlık otoritesi
olarak gördükleri profesör ile bağları koparmamayı kararlaştırdı.
Şimdi ise Rus meclisinde (Duma) bir hazırlık yapılıyor. Duma’nın
Sağlık Komisyonu Cenevre’deki WHO temsilcilerine iddiaların detaylı
bir şekilde incelenmesi talimatı verdi.
Profesör David Salisbury
- SAGE’nin üyesi
- İngiltere’deki imunizasyon programının başkanı İlaç şirketlerine
danışmanlık yapıyor.
Prof. Albert Osterhaus
- Avrupa İnfluenza Bilimsel Araştırma Grubu’nun Başkanı.
- Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) danışma kurulu olan SAGE’nin üyesi.
Hatta WHO, domuz gribiyle ilgili olarak “küresel salgın” kararı
aldığında SAGE’ye başkanlık ediyordu.
- Aşı geliştirip üreten Viros Cope adlı bir şirketi var.
- Aynı zamanda Roche, Novartis, Baxter, Medimmune, Glaxo, Sanofi
Pasteur gibi ilaç şirketlerine maaşlı danışmanlık yapıyor.
Profesör Arnold Monto
- SAGE’nin üyesi
- Burundan verilen domuz gribi ilacını üreten Medimmune, Glaxo ve
Viro Pharma şirketlerine danışmanlık yapıyor
Profesör Frederick Hayden
- SAGE’nin üyesi
- Bir numaralı aşı üreticileri Roche ve Glaxo’nun maaşlı
danışmanı.
DOKTOR GRİP’İN İŞİ Mİ?
Rotterdam Üniversitesi Profesör Albert Osterhaus, dünyada grip konu
olduğunda akla gelen tek isim. Hatta bu nedenle kendisine bilim
dünyasında takılan ad: Doktor Grip. SARS ve kuş gribi paniklerinde
hep Dünya Sağlık Örgütü’nün krizi önlemek için başvurduğu ilk isim
o oldu.
Harvard Üniversitesi: Salgın çok şiddetli
değil
ABD’li ve İngiliz bilim adamları domuz gribi salgının dünyayı
tahmin edildiği kadar şiddetli vurmadığını öne sürdü. Amerika’daki
Harvard Üniversitesi ve İngiliz Tıbbi Araştırma Konseyi tarafından
yürütülen araştırmalarda ABD’deki domuz gribinden ölüm oranları ve
önceki grip sezonlarındaki ölüm oranları incelendi. Buna göre domuz
gribinden ölüm oranı her yıl grip yüzünden ortalama 36 bin kişinin
yaşamını yitirdiği ülkede, ortalamanın biraz altında kalabilir ya
da en kötü ihtimalle bunun çok az üzerine çıkabilir. Ağustos ayında
ABD Başkanı’nı bilgilendiren Bilim ve Teknoloji Danışmanları
Konseyi tarafından hazırlanan bir raporda domuz gribinden ölü
sayısının 30 bin ile 90 bin arasında olacağı hesaplanmıştı. Harvard
Üniversitesi profesörü Marc Lipsitch, hatalı olduğunu öne sürdüğü
bu tahminin sınırlı verilerle yapıldığını söylüyor.
WHO açıklama yaptı: İddialar kesinlikle
asılsız
İDDİALAR üzerine WHO sözcüsü Gregory Hartl, bir açıklama yaptı. WHO
toplantılarına ilaç sektöründen temsilcilerin bulunmasının doğal
olduğunu söyleyen sözcü, toplantıda bulunan temsilcilerin hiç söz
hakkı olmadığını ve toplantının gidişatını etkilemediğini sözlerine
ekledi ve “Aşı yapıyoruz ve bu yüzden aşının içinde olanları
bilmemiz gerek” dedi. WHO’da çalışan herkesin geçmişlerinin çok
sıkı bir biçimde incelendiğini açıklayan Hartl, adı skandala
karışan Frederick Hayden’in Dünya’daki en iyi virolog olduğunu ve
grip hakkında birşey sorulması halinde cevap verecek ilk kişinin
Hayden olması gerektiğini belirtti. WHO’nun çalışanlarının finansal
geçmişlerini kamuoyuyla paylaşmalarının şimdilik mümkün olmadığını
söyleyen Hartl WHO’nun özgür bir kurum olduğunu açıkladı.
Türkiye’de son bir haftada 112 kişi öldü
SAĞLIK Bakanlığı’ndan yapılan yazılı bir açıklamada, Türkiye’de
domuz gribinden son bir haftada 112 kişinin öldüğü, toplam ölü
sayısının ise 353’e yükseldiği açıklandı. Bakanlığın verilerine
göre ölenlerin 121’i, yani yüzde 35’i 50 yaş altındaki, daha önce
sağlıklı olduğu bilinen kişiler. Halen pandemik grip sebebiyle
hastanelerde yatan hasta sayısı 306...