Dolmabahçe'de işbirliği sözüne dava
Abone olBaşbakan Erdoğan, CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun 'e-muhtıra'yla ilgili sözlerine dava açtı.
Başbakan Erdoğan, CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun 'O
e-muhtıra AKP'nin tekrar iktidara gelmesi, mağdur edebiyatı için
konmuştur. Sayın Büyükanıt ile Sayın Erdoğan işbirliği
yapmışlardır.' sözlerine manevi tazminat davası açtı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın avukatları Muammer Cemaloğlu ve
Fatih Şahin'in açtığı davanın dilekçesinde, Kılıçdaroğlu'nun dün
NTV'de canlı yayına katıldığı anımsatıldı.
''Kılıçdaroğlu'nun, programda, Başbakan Erdoğan'ın şahsiyet haklarına saldırı kastıyla, tamamen gerçek dışı iddia ve ithamlarda bulunduğu, onur ve saygınlığını ihlal ettiği'' savunulan dilekçede, Kılıçdaroğlu'nun, programdaki, Başbakan Erdoğan ile eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın Dolmabahçe'de yaptıkları görüşmeye ilişkin sözleri aktarıldı.
Dilekçede,
Kılıçdaroğlu'nun, ''Allah aşkına söyler misiniz? Ben darbe
yapmaya kalkacağım, e-muhtırayı koyacağım, Başbakan ile oturacağım,
sohbet edeceğim. Gizli sırlarımız neyse bölüşecekler, paylaşacaklar
ve ben emekli olduktan sonra benim altıma çok pahalı zırhlı araç
alınacak ve ben ödüllendireceğim'', ''Çünkü o
e-muhtıra AKP'nin tekrar iktidara gelmesi için konmuştur oraya,
mağdur edebiyatı için konmuştur oraya. Sayın Büyükanıt ile Sayın
Erdoğan işbirliği yapmışlardır o olayda. Çıksınlar, söylesinler,
'Biz işbirliği yapmadık' desinler'' ve ''Sayın
Başbakan konuşmalı. Dolmabahçe'de ne konuştular, konuşmalı.
Halkından gizli, kapalı kapılar ardında yapılan görüşmeler devletin
arşivine yansımıyorsa, orada çıkar işbirliği vardır. O çıkar
işbirliği, ikisinin arasındadır. Çıkar işbirliğini açıklasınlar,
biz de öğrenelim'' ifadeleri vurgulandı.
''Kılıçdaroğlu'nun, konuşmasında, Başbakan Erdoğan ile eski
Genelkurmay Başkanı Büyükanıt'ın gizlice görüştükleri, görüşmede AK
Parti'nin tekrar iktidara gelmesinin amaçlandığı, ikisi arasında
çıkar işbirliğinin yapıldığı gibi iddia ve değerlendirmelerinde
bulunduğu'' ifade edilen dilekçede, şu değerlendirmelere
yer verildi:
''Bu görüşmenin içeriğinin açıklanmadığı, gizli olduğu gerekçesiyle farklı yaklaşımlarda bulunmak, bu görüşmenin karşılıklı çıkar ilişkisine dayandığını, ülkenin ve milletin çıkarlarının değil, kişisel çıkar ilişkisinin bulunduğunu iddia etmek, soyut, gerçeği yansıtmayan, bu iki kişiyi ve hatta temsil ettikleri makam ve kurumları işlevsiz bırakmaya yönelik, hukuka aykırı iddia ve ithamlardır.'' Kılıçdaroğlu'nun iddialarının Başbakan Erdoğan'ı aşağılamaya yönelik olduğu kaydedilen dilekçede, ''Müvekkilimin (Başbakan Erdoğan'ın) ülke çıkarları için değil, kendi özel çıkarları için kurumları kullandığını, onların itibarını sarsacak ilişkiler içinde olduğunu iddia etmek, açık bir hakaret oluşturur'' denildi.