Dolar düşecek mi yükselecek mi?
Abone olDolardaki trend daha ne kadar düşüşle seyredecek? Avrupa Birliği ile Türkiye'nin müzakere masasına oturması Dolar'ı nasıl etkileyecek? İşte uzmanların beklentileri...
Düşüşe geçen dolardaki bu trendin devam etmesi AB'den gelecek
haberlere bağlı. Müzakerelere başlaması halinde doların 1.33
seviyesinin altına ineceği, tersi bir gelişmenin ise yükselişi
tetkileyeceği tahmin ediliyor. Euro ise dolara karşı yükseliyor
Avrupa Birliği sürecinde kritik öneme sahip 3 ekim tarihi
yaklaştıkça piyasalardaki hareketlilik de artıyor. AB'ye ilişkin
tedirginlik nedeniyle ağustos ayı ortalarında dövizde yaşanan
yükseliş, bugünlerde artan iyimserlikle yerini düşüşe bıraktı.
Döviz piyasalarındaki bu hareketlilik başka gerekçelerle de olsa
yurtdışı piyasalarda da yaşanıyor. Son günlerde ABD'yi sarsan
Katrina kasırgasının etkileri euro / dolar paritesine de yansıdı.
Felaket sonrası yatırımcıların euroya yönelmesi, paritenin 1.22'den
1.26 seviyesine yükselmesine neden oldu.
Bu durum birçok gelişmekte olan piyasaya olduğu gibi Türkiye'ye de
yansıdı ve geçen hafta dolar 1.33 YTL seviyesine kadar gevşedi.
Yabancı fonların YTL enstrümanlara olan talebi de bu durumu
destekledi.
YTL'YE TALEP VAR
Yatırım Finansman Uluslararası Piyasalar Direktörü Nezihi Abay, AB
ile ilgili olumlu havanın da etkisiyle dövizden çıkıp hisse senedi
ve tahvile geçiş olduğunu söylüyor. Abay, Tüpraş özelleştirmesinden
çıkan yüksek rakamın, doların 1.33'ü aşağı doğru zorlamasına neden
olacağını kaydediyor. İyi sonucun doğrudan yabancı yatırımlarda
artış beklentisi oluşturacağını vurgulayan Abay, YTL'de bir miktar
güçlenme olabileceğini ifade ediyor.
Son altı ayda yatay bir trend izleyen doların 1.33 - 1.38 bandına
sıkışütığını belirten Alternatifbank Hazine Döviz Masası Müdür
Yardımcısı Güray uray, dolarda 1.33 seviyesinin altının görülmeye
çalışılacağı görüşünde. Ancak yabancı foların satışlarını yerli
bankaların alımlarıyma dengelediğinie dikkat çeken Güray, "Dolar
düşse bile aşağıda fazla tutunamaz, Merkez Bankası da bu noktada
harekete geçebilir" diyor.
OLUMLU HABER DOLARI DÜŞÜRÜR
Yabancı bir bankanın döviz masası sorumlusu ise önümüzdeki günlerde
doların 1.32 - 1.35 bandında hareket edeceğini savunuyor. 1.32
seviyesinin aşağı doğru kırılmasının zor olduğunu söyleyen bankacı,
1.35'in aşılmasının ise ancak AB'den gelecek olumsuz haberlere
bağlı olduğunu kaydediyor. Aynı bankacı, örneğin AB'den Güney
Kıbrıs'ın tanınması yönünde bir koşul gelmesinin kurlar üzerinde
yukarı yönlü baskı yaratabileceğine işaret ediyor.
Piyasalarda genel kanı, 3 Ekim'de AB ile müzakerelere başlanacağı
yönünde. Bu noktada Güney Kıbrıs ile ilgili bir sorun çıkmaz ve
parite yükselme eğilimini sürdürürse, doların 1.30 seviyesine
düşmesi, hatta bu seviyenin de altına inmesi bekleniyor. Ancak
Merkez Bankası'nın, faiz indirimleri ve döviz alım ihaleleri ile bu
gerilemenin önüne geçmeye çalışacağı da belirtiliyor.
Piyasada her ne kadar fiyatlara yansıtılmasa da, müzakerelere
başlanmaması halinde dolar yönünü yukarı çevirebilir. Olası kötü
bir senaryonun dolarda 1.35 seviyesinin kırılması ile 1.40'a giden
bir bant hareketini başlatabileceği ifade ediliyor.
IMF VE MAKROEKONOMİ TAKİPTE...
3 Ekim'den sonra müzakere takviminin başlaması halinde piyasalar
siyasi gelişmelere oldukça duyarlı olacak. Yasaların Meclis'ten
geçirilememesi nedeniyle tamamlanamayan birinci gözden geçirme için
yeniden gelen IMF ile ilgili gelişmeler de dikkate alınacak.
Genel olarak yasaların geçmesi beklense de sosyal güvenlik
yasasının yapısı itibariyle biraz daha uzayabileceği, bunun IMF
sürecini etkilese de piyasalara olumsuz yansımayacağı
belirtiliyor.
Türkiye'nin makroekonomik verilerini de piyasaların takip edeceği
konuların başında geliyor. Özellikle 3 Ekim sonrasında AB
haberlerinin biraz daha geri plana kayacağı, son ayda kötü çıkan
enflasyon rakamlarının seyrinin ön planda olacağı kaydediliyor.
BÜYÜME, CARİ AÇIK VE BÜTÇE
Bankacılar yatırımcıların yeni pozisyon almaktansa 3 Ekim'i
beklemelerini öneriyor. Hatta olumlu senaryonun hayata geçmesini
bekleyenlere dövizden çıkış da öneriliyor. AB sürecine olumsuz
bakanlara ise portföylerinde bir miktar döviz bulundurmaları
tavsiye ediliyor. Bir bankacı "3 ekim'den çekinen yatırımcılar
portföylerinin en fazla yüzde 40'ına kadar döviz pozisyonu
alabeler" diyor.
Alternatifbank'tan Güray Uray ise gelişmelerden oldukça etkilenecek
olan dövizi, takip edilmesinin zor olacağı gerekçesiyle
yatırımcılara önermiyor. Uray, uzun vadede doların getirisinin
yüksek olmayacağını, buna karşılık faizlerin yüksek olması
nedeniyle YTL pozisyonların oldukça avantajlı olduğunu vurguluyor.
Uray, "Yatırımcı için en iyisi Hazine bonosu. Ancak doların yüksek
olduğu seviyelerde "hedge" amaçlı forward satışı yapılabilir. Çok
yakından takip etmek kaydıyla, 3 Ekim sonrası bir fon girişi olması
halinde ondan faydalanılabilir" diyor.
Nezihi Abay da aynı görüşe sahip. Dövizde fazla beklenti
olmadığını, YTL'nin her zaman döviz getirisini karşılayacağını ve
üzerine çıkacağını belirten Abay, bononun oldukça cazip olduğunu
ifade ediyor.
"3 EKİM'E KADAR DÖVİZ SATILMAZ"
Can Tanyer / Anadolubank Hazine Grup Müdürü
3 Ekim'e kadar en önemli gündem konusu AB. Piyasaları
dalgalandıracak haberler çıksa da müzakereler başlayacak. Bundan
sonra dolarda gerileme görülebiri. Ancak bu noktada Merkez
Bankası'nın tavrı önemli. Müzakereler başlarsa yurtdışından bir
miktar daha döviz satışı gelebilir. Eğer MB önlem almazsa dolarda
1.25 - 1.20 seviyeleri mümkün. MB en azından bir müdahale
yapabilir. İhale yöntemini veya rakamını değiştirebilir. Yöntem
değişikliği açıklaması bile çok döviz arzı almadığı günlerde dövize
kısa vadeli ciddi yukarı hareketler yaptırabilir. Yatırımcılara YTL
cinsi iskontolu bono öneriyorum. Dövizi önermem. Ama dövizi
olanlara da 3 ekim'e kadar satmalarını önermem."
"MÜZAKERELER BAŞLAMAZSA
DOLAR 1.4'E YÜKSELEBİLİR"
Cem Kurdoğlu / Denizbank Fon Yönetimi Grup
Müdürü
3 Ekim'de karşımıza ek koşul çıkarılması ve müzakerelerin
başlamaması, dolar kurunu 1.38 - 1.40 seviyelerine taşıyabilir.
Eğer müzakereler başlarsa 1.30 civarına kadar gevşeyebilir. Ancak
aynı dönemde Meclis'ten geçmesi gereken kanunlar da gündeme
gelecek. Bankacılık ve Sosyal Güvenlik yasalarının kabul edilmesi
IMF programı açısından önemli. Almanya'daki seçimlerde Türkiye
karşıtlarının güçlü bir şekilde kazanması da havayı değiştirebilir.
Ama tek başlarına iktidara gelmeleri zor. Bu noktada piyasalarda
pek sorun görülmüyor."
Haber: Behiye Selin Taner
Kaynak: Ekonomist Dergisi