Dokunulmazlık yine gündemde
Abone olYasama dokunulmazlığı, bu kez ''isteyen milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılması'' önerisiyle yeniden tartışma konusu oldu.
TBMM Başkanı Bülent Arınç'ın, ''Dokunulmazlık konusunda bir
tıkanma noktasındayız'' diyerek, hazırlıkları süren İçtüzük
değişikliğinde, ''isteyen milletvekilinin dokunulmazlığının
kaldırılmasına imkan tanınacağını'' söylemesi ve Katılım Ortaklığı
Belgesi'nde ''milletvekili dokunulmazlığının AB uygulamalarına göre
düzenlenmesi gerektiği'' ifadesiyle yeniden gündeme gelen
dokunulmazlık, Meclis'te tartışılıyor. İsteyen milletvekilinin
dokunulmazlığının kaldırılmasına imkan tanınmasıyla soruna çözüm
bulunup bulunamayacağı üzerinde duruluyor. TBMM Anayasa Komisyonu
Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Burhan Kuzu, AA
muhabirinin sorularını yanıtlarken, dokunulmazlık konusunda
konsensusla belli oranda düzenleme yapılabileceğini belirterek, bu
yönde ellerinde taslak çalışmalar olduğunu vurguladı. Dokunulmazlık
konusunda sürecin hızlandırılabileceğini veya isteyenlerin
dokunulmazlığının kaldırılabileceğini ifade eden Kuzu,
''dokunulmazlığın kürüyle sınırlandırılması'' noktasına kadar
gitmeden çözüm bulunabileceğini savundu. ''AB İLE AYNI...''
''Dokunulmazlık Türkiye'ye bir süre daha lazım'' diyen Kuzu, hukuk
devleti ve demokrasi noktasında Türkiye'nin yol alması gerektiğini
kaydetti. AB'deki uygulamanın, Türkiye'den çok farklılık
göstermediğine işaret eden Kuzu, ''Dahil olmaya çalıştığımız AB'de;
Danimarka, İspanya, Çek Cumhuriyeti, İtalya, Yunanistan'da
dokunulmazlık aynen bizimki gibi düzenlenmiş. Neredeyse satır satır
aynı. Getirilen statü aynı. Diğer AB ülkelerinin kiminde kürsü
dokunulmazlığı, kimilerinde belli suçlar sayılmış'' dedi. Kuzu,
isteyenin dokunulmazlığının kaldırılması yönündeki teklifi
değerlendirirken, ''Bu işi çözer mi? Elbette belli ölçüde çözer''
görüşünü kaydetti. İsteyen milletvekilinin dokunulmazlığının
kaldırılması yolu açıldığında kişinin, Anayasa ile verilen bir
hakkı kullanamaz duruma düşeceğini belirten Kuzu, ''Basının sürekli
soruları karşısında ilgili milletvekilleri, 'bak filanca
dokunulmazlığını kaldırtmış, sen çekiniyor musun, dosyada bir
sıkıntı mı var?' denildiği zaman, manevi baskı altına girer. İster
istemez, 'benimkini de kaldırın' demek zorunda kalır. Bu da iradeye
baskıdır'' görüşünü savundu. İçtüzük'te bu durum düşünülerek
düzenleme yapıldığını ve dokunulmazlığın kaldırılmasının
istenmesinin yeterli sayılmadığını, ilgili üye ya da bir başka kişi
tarafından başvurulduğunda Anayasa Mahkemesi'nin konuyu
incelediğini anlatan Kuzu, bu konuda verilmiş iptal kararları
bulunduğunu hatırlattı. ''YİNE GEÇMEZ'' Kuzu, dokunulmazlığın
kendilerine verilmiş bir zırh ya da aşırı yetki olmadığını
belirterek, ''Üniversitelerdeki özerklik, mahkemelerdeki
bağımsızlık, bizdeki dokunulmazlık aynı fonksiyonu taşıyor. Bunlar
şahsa verilmemiştir, kurumda yaptığı fonksiyon gereği verilmiştir''
dedi. Dokunulmazlığın kürsüyle sınırlanması ve savcıların
milletvekili hakkında çıkan her haber üzerine dava açmasının
sakıncalı sonuçlar doğuracağını ileri süren Kuzu, ''O zaman vekil
burada boğulur. Bu durum, insanı siyasetten soğutur. Kamuoyunda
vekil hakkında olumsuz düşünceler doğurur'' diye konuştu.
Dokunulmazlık konusundaki görüşlerini bir parti üyesi olarak değil,
akademik kimlikle dile getirdiğine dikkati çeken Kuzu, daha önce
üniversitede öğretim üyesi iken ANAP'ın talebiyle bir rapor
hazırladığını, ancak dokunulmazlığın kısmen sınırlandırılmasını
içeren bu değişiklik teklifinin komisyonda kabul edilmesine
karşılık Genel Kurul'da reddedildiğini belirtti. Kuzu, ''Bunu
söyleyince kızıyorlar ama gene geçmez. Ben aşağıdaki yapıyı
biliyorum. Milletvekili, siyasetçi kimliği adı altında yargılanmayı
pek istemiyor. Bunu, yargıya güvensizlik şeklinde algılamamak
lazım. Genel yapı bu... Böyle bir bakış var'' dedi. ''MECLİS
SUÇLULARI KORUYOR'' GÖRÜNTÜSÜ Milletvekili dokunulmazlığının
sürekli dönem sonuna bırakılmasının, vatandaşta ''Meclis suçluları
koruyor'' görüşüne neden olduğunu ifade eden Kuzu, ancak
dokunulmazlık dosyalarına bakıldığında çok az bir bölümünün halkı
rahatsız edecek suçlar olduğunun görüldüğünü ifade etti. Kuzu,
dosyaların yaklaşık yüzde 75'inin seçim ve görevi kötüye kullanma
suçlarını içerdiğini belirterek, ciddi suçlamaların bulunduğu dosya
sayısının 10-15 kadar olduğunu vurguladı. Ciddi suçlardan dosyası
bulunan milletvekillerinin dokunulmazlık nedeniyle beraat
edemediğini, ancak aynı dosyadaki diğer kişilerin ise beraat
ettiğini kaydetti. TBMM'de 115 milletvekili hakkında 215 dosya
bulunduğunu hatırlatan Kuzu, bugün dokunulmazlığı olmamasına rağmen
yargılanan ya da hakkında mahkumiyet kararı verilen eski
milletvekili bulunmadığına dikkati çekti. Kuzu, ''Geçen dönemde
milletvekili olanların dokunulmazlığı yok. 3 yıl geçtiği halde
yargılanan veya mahkum olan bir milletvekili gösterin. Bu tablo ne
o zaman? Demek ki olayın boyutu dışarıda anlatıldığı kadar değil''
dedi.