Doktoralı papaza karşı köy imamı
Abone olAK Parti Milletvekili Said Yazıcıoğlu'ndan tartışılacak sözler: AB'de imam hatipli imam ile doktoralı papaz karşı karşıya gelecek.
Mustafa Said Yazıcıoğlu. AK Parti'nin "âkil" adamlarından.
İlahiyat Fakültesi Dekanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı yaptı.
Paris Sorbonne Üniversitesi'nden doktoralı. AK Parti Ankara
Milletvekili Yazıcıoğlu ile "İslam'da reform" ve Türkiye'de
tartışmaları süren 'içki yasağı' konusunu konuştuk. "Reform" yerine
"yenileşme" demeyi tercih eden Yazıcıoğlu şunları söylüyor: "Bir
yenilenme mutlaka şart, çünkü dünya değişiyor. Yaşam tarzları
değişiyor. Dinin algılanışı konusunda da mutlaka yeni arayışlar,
gelişmeler gerekiyor. İKÖ Genel Sekreterliği'ne bir Türkün
seçilmesi bir dönüm noktasıdır. Başlattığı çalışmalar İKÖ
zirvesinde bir ölçüde meyvelerini vermiş, açılım yavaş yavaş
başlayacak. İslam dünyasının geleceği bu açılıma bağlıdır."
OSMANLI'DA ŞEHİRLİYDİ Yazıcıoğlu, yanlış anlaşılma kaygılarıyla
birlikte, Türkiye için farklı saptamalarda bulunuyor: "Ülkemizde
dinin genellikle varoşların, kırsal kesimin ilgi alanına bırakılmış
bir havası vardır. Halbuki din Osmanlı'da böyle değildir.
Osmanlı'da din şehirliydi. Daha sonra dar gelirli insanların,
sıkıntıda olan insanların, ilgi alanına hapsedilmiş. Bu yapı geldi
şehirlere dayandı. Bu yanlıştır. Din artık köylülükten
kurtarılmalı." Bu noktaya gelinmesinde imam hatip liselerinin rolü
olduğuna da değinen Yazıcıoğlu konuşmasını şöyle sürdürüyor: "İmam
hatip liselerine gidenlerin büyük bölümü kırsal kesim kaynaklı.
Mezun olduklarında yine dönüp köylerde düşük eğitim düzeyleriyle
dini anlatmaya çalışıyorlar. Bu durum AB kapılarına dayanmış bir
ülke için sorun. 10 sene 15 sene çabuk gelir geçer. Türkiye çok
farklı dini inançların ve kültürü olan bir ülkeler topluluğuna
girme durumundadır. Toplum kendi içerisinde sıkıntılarını,
kavgaları aşmış olmalı." Yazıcıoğlu, Türkiye'nin AB'ye girmesi
durumunda imam hatip mezunu köy imamı ile doktora yapmış kilise
papazlarının karşı karşıya geleceğini belirterek özellikle eğitim
vurgusu yapıyor. Yazıcıoğlu ailesinde "türban" sorunu yaşanmıyor.
Eşinin başı açık. "Nasıl çözdünüz?" diye sorduğumuzda, "Belki bizim
için çözüm olan bu durum başkaları için çözümsüzlüktür" diyor.
Yazıcıoğlu'nu asıl rahatsız eden "işin özünden çok şekli boyutunun"
öne çıkarılması: "Örtünme her dinde var. Kişisel hak ve özgürlükler
açısından bakıldığı zaman bu konuyu Türkiye'nin aşabilmesi lazım.
Bu aşılacaktır. Milli gelir 10 bin-15 bin dolarlara geldiği zaman,
biz bugün konuştuğumuz pek çok konu gündem dışı olacaktır.
Enerjimizi bunlar yerine başka işlere ayırsak çok daha önemli
mesafeler alırız." Yazıcıoğlu, "Kadının toplumsal yaşamdaki yeri"
sorulduğunda da "Kadının toplumsal yaşamın dışında tutulması mümkün
değil. Din buna engel değil" yanıtını veriyor. Haber: Ahmet Dirican
Kaynak: www.sabah.com.tr