Doktor ihmali öldürdü iddiası!

İzmir'in Çeşme İlçesi'nde 32 yaşındaki Bülent Özleplebici'yi, göğsündeki ağrı şikayeti ile gittiği Alper Çizgenakat Devlet Hastanesi'nde müşahade altına almayarak ölümüne neden olduğu iddiasıyla Dahiliye Uzmanı Dr. N.U. hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunuldu.

Hastane başhekimi Halis Bağ ise kalp grafisi ve gerekli tahlilerinin ardından acil serviste beklemesi istenen hastanın, kendi inisiyatifi ile hastaneden ayrıldığını ileri sürdü.

Çeşme'de eğlence merkezi ve marketlere buz pazarlaması yapan 32 yaşındaki Bülent Özleplebici, geçen Cuma günü saat 07.30 sıralarında göğsündeki ağrı şikayetiyle Çeşme Alper Çizgenakat Devlet Hastanesi Acil Servisi'ne başvurdu. Servisteki pratisyen doktor tarafından Özleplebici'ye mide koruyucu iğne yapılıp, EKG'si çekildi. EKG sonuçlarının normal olmaması üzerine özleplebici'nin dahiliye doktoruna görünmesi istendi. Bunun üzerine Özleplebici sıra numarası alıp, hastaneden ayrıldı. Özleplebici, Çeşme 1035 Sokak'ta oturan ortağı 40 yaşındaki Tolga Aydemir'i de alarak hastaneye döndü. Sırası gelince Dahiliye Uzmanı Dr. N.U. EKG, sonucunu gördüğü Özleplebici'den kalp krizinde artan enzim tahlilleri istedi. Özleplebici'nin kan tahlili yapıldı.

ARKADAŞININ ANLATTIKLARI

Bülent Özleplebici ile hastaneye gelen Tolga Aydemir daha sonra yaşadıklarını anlatırken şunları söyledi:

“Hemşire yer olduğunu, hastayı yatırabilecekleri söylemesine rağmen, Dr. N.U. tahlil sonuçlarının 3.5 saat sonra çıkacağını belirterek, ‘Hastayı evine götürün, istirahat etsin’ dedi. Bunun üzerine evime götürüp, dinlenmesi için yatağa yatırdım. 15 dakika sonra morarmaya başladı. Bunun üzerine ambulans çağırdım. 112 Acil Servis ambulansı ekipleri yaklaşık 20 dakika müdahalede bulundu. Daha sonra hastaneyi arayıp, ‘Hasta dönmüyor’ dediler. Bunun üzerine Bülent'i hastaneye götürdüler. Ancak buradaki müdahalelere rağmen kurtarılamadı.”

SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU

Gözü yaşlı anne Hafize Özleplebici, oğlunun eve gönderilmeyip, hastanede tutulması halinde bugün hayatta olacağını iddia ederek, Çeşme Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Oğlunun iki kez EKG'sinin çekildiğini ileri süren anne Özleplebici şunları kaydetti:

“Ancak ilk EKG sonuçları ortada yok. Bu bende hastanenin bir şeyler gizlediği izlenimi uyandırdı. İkinci çekilen EKG'yi gösterdiğimiz tanıdık doktorlar, ‘Bu kalp grafisini gören doktor, hastayı derhal müşahade altına alıp, kanı sulandıracak bir iğne ile diğer tıbbi müdahaleleri yapması gerekirdi. Bunun için uzman doktor olmaya bile gerek yok’ dediler. Bu hususu da suç duyurusu dilekçemde özellikle vurguladım. Bağrım yandı, başka annelerin bağrı yanmasın diye ihmali olan doktorun cezalandırılmasını istiyorum. Sonuna kadar da işin takipçisi olacağım.”

DOKTOR DA DOKTORU HATALI BULDU

Özleplebici ailesinin yakını olan Celal Bayar Üniversite Hastanesi Beyin Cerrahisi Uzman Doktoru Deniz Akça da konuyla ilgili şu bilgileri verdi:
“EKG bulgularına göre hastanın kesinlikle hastanede müşahade altında tutulması gerekirdi. EKG'de ‘ST Depresyon’ var. Bu, biz doktorlara ‘Hasta kalp krizi geçirebilir, uyanık ol’ anlamına gelen bir bulgudur. Enzim değerleri de normal değil. Hastanın göğsünde ağrı, sol kolunda uyuşma var. Yani bulgulara göre hasta ‘Dört dörtlük kalp krizi geçiriyorum’ diyor. Eğer hastayı derhal yatırıp bir kan inceltici iğne yapsaydı, şu an hasta hayatta olurdu.”

HABER VERMEDEN GİTMİŞ SAVUNMASI

Çeşme Alper Çizgenakat Devlet Hastanesi Başhekimi Halis Bağ, özleplebici'nin ailesinin savcılığa suç duyurusunda bulunmalarının hakları olduğunu belirterek şöyle konuştu:

“Dahiliye doktorumuz N.U., hastanın ikinci bir kalp grafisi ve kalp krizinde artan enzim tahlillerini istemiş. Bu enzimler de yüksek çıkınca hastaya Acil Servis'te beklemesi önerilip, yönlendirilmiş. Fakat hasta bu önerileri dinlemeden kendi insiyatifini kullanarak hastaneden ayrılmış. Herhangi bir imza bile atmadan, haber vermeden gitmiş. Daha sonra ne yazık ki ölü olarak hastaneye getirildi. Süreç bu.”

Dr. N.U. da, her göğüs ağrısıyla gelen hastayı acil serviste yatırmasının mümkün olmadığın belirterek, “Tahlil sonuçları tam olarak çıktıktan sonra ona göre bir değerlendirme yapacaktım. Ancak, beklemesini söylediğim hasta, kendi isteğiyle haber vermeden hastaneden ayrılmıştı” dedi.