Doktor, hasta, para...

Hastasınız... Sağa sola sordunuz, konunun uzmanını öğrendiniz. Üniversitede görev yapan bir Profesörü önerdiler.

Yavuz Oğhan yavuz@internethaber.com

Hastasınız...
Sağa sola sordunuz, konunun uzmanını öğrendiniz.
Üniversitede görev yapan bir Profesörü önerdiler.

Gidip üniversitede ona muayene olamazdınız. Onun tecrübesinden yararlanacaksanız önce muayenehanesine uğramanız gerekirdi.
Sadece tecrübesinden yararlanmak için değil görev yaptığı hastanede yatak bulabilmek için de hastane dışı randevu şart idi.
Aslında şart olan muayenehaneye uğrayıp ücret ödemenizdi.

Sonra...
Sonra diyelim ki bir operasyon gerekiyor.
Eğer muayenehaneye uğrayıp ücreti ödediyseniz işiniz kolaylaşırdı.
Hoca'nın elinize yazıp verdiği ismi bulmanız; tetkikleri yaptırmanız için de, hastaneye yatacaksanız yatak bulmak için de yeterliydi.

Aslında bu sadece üniversite hastanelerinde değil devlet hastanelerinde de geçerliydi.
Ama önce devlet hastanelerinde tam güne geçildi, şimdi de üniversite hastanelerinde.

Sağlık bakanlığı üniversite devlet hastanesi ayırmadan, doktorlara diyor ki;
"Hasta ile para ilişkisine girme, eğer devlete ait bir kurumda çalışıyorsan ameliyatını o kurumda yap ama hastadan para isteme"

Ben de diyorum ki sağlık bakanlığı doğru yapıyor.
Hastaları yolunacak kaz gibi görenlere, çalıştığı yeri "kartvizitine yazıp" dışarıda para kazanmayı hesaplayanlara "bi dakika" diyor.

Bunu yaparken yöntemde yanlışlıklar olabilir.
Doktorlara hak ettiklerinin ödenmediği iddia edilebilir.
Eğitim konusunda kaygılar konuşulabilir.

Ama bütün bunlar yanlış işleyen bir sistemin ortadan kaldırılmak istendiği gerçeğini değiştirmez.
Bu alanda iki yanlıştan bir doğru çıkmaz, sistemde ısrar yerine uygulamadaki yanlışları tartışalım.