Doğuş Grubu'ndan turizm atağı

Ferit Şahenk, Doğuş Grubu şirketlerinden Doğuş Otomotiv Servis ve Ticaret A.Ş. (Doğuş Otomotiv) ve Katalonya Oto Servis ve Ticaret A.Ş. (Doğuş Otomotiv Grubu), ABN AMRO liderliğinde 250 milyon avro gayri nakdi sendikasyon kredisinin imza töreninden sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı. Şahenk, Doğuş Grubu'nun ana hissedarı olduğu Garanti Bankası'nın ortaklık, hisse alış satışına ilişkin bir soru üzerine, hisse satışı ve işbirliğine ilişkin gelişme olmadığını söyledi. ''Piyasada bazı bankalarla görüştüğünüz hakkında bilgiler var?'' değerlendirmesi üzerine de Şahenk, ''Bunlarla ilgili şu an hiç bir şey söyleme durumumuz yok. Belirli şekilde halka duyurduğumuz bilgilerin üstünden bir daha geçildikten sonra gereken bilgiler kamuoyuna açıklanacak'' dedi. Bir gazetecinin bu yöndeki sorusu üzerine Doğuş Grubu'nun finans sektöründen çekilmeyeceğini ve bu sektörde kalmaya devam edeceğini aktaran Ferit Şahenk, perakende ve gıda konusunda da gelişmelere bağlı olarak gerekli kararların verileceğini ifade etti. Milli Piyango'nun özelleştirmesine ilişkin soruyu yanıtlarken de Şahenk, bu özelleştirmeye olan ilgilerinin devam ettiğini ve oradaki gelişmelere göre hareket edeceklerini söyledi. TURİZMDE BÜYÜME Turizm konusunda toplam 4 bin 200 yatak kapasitesiyle Türkiye'de organize olmuş kuruluşlardan biri olduklarını söyleyen Şahenk, ''Turizmde büyümeyi hedefliyoruz. Türkiye'nin strateji anlamında bankacılık sektörü, gıda perakendeciliği ve daha değişik hizmet sektörleri bugünkü uluslararası yatırımcıların çok dikkatini çekmektedir. Uluslararası yatırımcılar Türkiye'ye bu kadar iştahla bakarken bizim turizm alanında, buradan çekilmemiz mantık dışı olur'' diye konuştu. Hilton Oteli'nin satış yöntemiyle özelleştirilmesine katılıp katılmayacaklarına yönelik soruyu da yanıtlayan Şahenk, ''Arkadaşlarımız gerektiği zaman incelemeleri yapacaktır. Grubumuzda stratejileri grup oluşturur ama misyonu ve o günkü taktikleri tamamıyla profesyonel kadrolar belirler. Arkadaşlarımız bunu gündeme getirirlerse kendi içimizde hesabını, kitabını yaparız, uygunsa biz de katılırız'' dedi. Sendikasyon kredisine ilişkin bir soru üzerine de Şahenk, şunları kaydetti: ''Bu kullanılan çok önemli bir finansman tekniğidir. Yani direkt bir bankadan teminat mektubu alacağınıza veya kısa vadeli köprü finansmanları yapacağınıza, uzun vadeli bir inanç Türkiye'ye oluştuğu için, 25 bankanın katılımıyla böyle bir finansmanı yapıyorsunuz. Bunun şöyle analiz edilmesi gerekiyor. Doğuş Grubu bu tür rakamları finanse eder durumdaydı ama bunun yapılış şekli değişmiştir. Bu Türkiye'nin ne seviyeye geldiğini gösteriyor. Katılan bankaların listesine baktığımızda Amerika'dan tutun da Hindistan'a kadar birçok banka var. 5-6 sene evvel Türkiye'ye, Hindistan'dan bir bankanın 1 yıllık böyle bir finansmana girebileceğini... Bizim analiz edemediğimiz bazı gerçekleri yurt dışındaki yatırımcılar analiz ediyor. Bu insanlar da dünyadaki riski çok iyi inceleyen ve belli performansa ve potansiyele göre kredi kararları veren müesseseler. Bu çok daha üzerinde durulması gereken bir olay.'' 150 milyon avroluk sendikasyona çıkarken, 367 milyon avroluk talebin kendilerini gururlandırdığını söyleyen Şahenk, ''Bunun bize gereken kısmını arkadaşlarla konuştuk. 250 milyon avro gibi hesapladılar. Bu seneyi değil, gelecek seneki Türkiye'deki projeksiyonu yaparak aldığımız bir karar'' dedi. Bir gazetecinin otomotiv yatırımlarının artmasıyla tekrar üzerinde düşünmeye çalıştıkları projeler olup olmadığını sorması üzerine Şahenk, ''Bizim zincirimizde tek açıkta kalan tarafımız üretimdir. Üretimde böyle bir kararı almamız ve istememiz yeterli değildir. Volkswagen Grubu'nun böyle bir kararda destek olması ve bu yönde kendi kararlarını alması ve gerekli araştırmaları Türkiye'de beraber yaptıktan sonra imza atmaktır. Bizim iki dudağımız arasından çıkan bir şey olmadığı için şu anda böyle bir şey yakın değil'' karşılığını verdi.