Doğum kontrol hapı hayatını kararttı
Abone olİzmir'de yaşayan 22 yaşındaki Pelin Atmaca'nın hayatı, kullandığı doğum kontrol hapı yüzünden bir yıl önce alt üst oldu
Trakya Üniversitesi Radyo- TV ve Halkla İlişkiler Bölümü
mezunu olan genç kız, 7 yıl önce yüzündeki yoğun akneler ve yağ
bezeleri yüzünden dermatoloğa gitti. Yapılan incelemede genç kızın
yumurtalığında kist bulunduğu ortaya çıktı.
Doktor, kist tedavisi için doğum kontrol hapı kullanmasını tavsiye etti. Geçtiğimiz Aralık ayında sol bacağındaki toplardamarı tıkanan Atmaca, anjiyo oldu. Bu arada genç kızın akciğerinde pıhtı oluştuğu belirlendi. Fenalaşan Atmaca, İzmir Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yoğun bakıma alındı. 16 gün yoğun bakımda kalıp ölüm riski atlatan genç kız, bir ay süren yoğun tedavi döneminin ardından hastaneden taburcu oldu.
"YARIM BİR GENÇ KIZ HALİNE GELDİM"
Şimdi hukuk savaşı başlatmaya hazırlanan Atmaca, "Yüzümde
sivilceler oluşuyordu. Bu arada yumurtalığımda kist tespit edildi.
Doktor bana bu hapı önerdi. Hapı kullanmaya başladıktan bir süre
sonra kalbim sıkışmaya başladı. Nedenini doktora sorduğumda, 'Bir
şey yok' diyerek geçiştiriyordu. Oysa iki ayda bir tahlil yapması
gerekiyormuş. Sonra sol bacağım ağrımaya başladı ve en sonunda
hastanelik oldum. Burada doktorun hatası olduğu yüzde yüz ortada.
Bana 'Hiç tahlil yapılmadı mı?' diye soruyorlar. Bir canın hiç
kıymeti yok mu? Hem hapı öneren Dr. A.E., hem olaya ilgisiz kalan
özel tıp merkezi, hem de ilaç firmasına dava açacağım"
dedi.
"SAĞ BACAĞIMDA DA PIHTILAŞMA RİSKİ VAR"
Sol bacağındaki toplardamarda pıhtılaşma oluştuğu için ölümden
dönen genç kız, "Doktorların çabasıyla tıkanıklık
giderildi. Ancak hala riski atlatamadım. Şu an sağ bacağımda da
aynı şekilde tıkanma riski var ve doktorlar sağ bacağım için
ameliyat olabileceğimi söylüyor. Kan değerlerimin yüksekliği
problem yaratıyor. Kanın pıhtılaşma değerinin 500'ün üzerine
çıkmaması gerekiyor. Benim değerlerim ise 475 seviyelerinde. Bir
yıldır ilaç tedavisi sürüyor. Yarım bir genç kız haline
geldim" diye konuştu.
"İŞ HAYATIM BİTTİ"
Özel bir televizyon kanalında yönetmen yardımcılığı yaptıktan sonra
bir başka kanalda muhabir olarak çalışmaya başladığını ve
rahatsızlandıktan sonra işini kaybettiğini belirten Atmaca,
"Bu olaydan sonra psikolojim bozuldu. Zaman zaman ağlama
nöbetleri yaşıyorum. Sağlığımı da, moralimi de, işimi de kaybettim.
Şu an sürekli evdeyim. İş hayatım bitti. Üstelik şu an evlensem,
hamile kalmam bile çok riskli" şeklinde açıklama
yaptı.
"KIZIM HAYATININ BAHARINDA ÖLÜMDEN DÖNDÜ"
Restoran işletmecisi olan anne Güzin Kaya (42) ise, şöyle konuştu:
Kızımın kan değerlerini ilaçlarla dizginleyebildiler. Şu anda
riskli bir durum yok. Çok şükür yürüyebiliyor. Başımıza gelen
olayın ardından İzmir İl Sağlık Müdürlüğü'ne suç duyurusunda
bulunmuştum. Ancak 'Olayda doktorun kusuru yoktur'
şeklinde rapor verdiler. Bu durumu anlayabilmiş değilim,
çünkü benim kızım hayatının baharında ölümden döndü. Kızım ayağı
ağrımaya başladığında doktor 'ilaca devam et, Bir şey
yok' demese, tahlil yapmayı önerse alnından öperdim onu.
Kızımın ayağa kalkamadığı gün şoka girdim. Kızım ölümcül bir riskle
karşı karşıya kaldı, ilerde bir sorun yaşayıp yaşamayacağının da
hiçbir garantisi yok. Nasıl 'Doktorun hatası
yoktur' derler? Olayı Sağlık Bakanlığı'na da bildirdik.
Hukuki açıdan gereken neyse yapacağız."