Doğalgaz ve elektriğe zam var mı ?
Abone olEnerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, ocak ayının sonuna kadar doğalgaz fiyatlarında, mart ayının sonuna kadar da elektrik fiyatlar...
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, ocak ayının
sonuna kadar doğalgaz fiyatlarında, mart ayının sonuna kadar da
elektrik fiyatlarında değişikliğin olmayacağını söyledi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Elektrik Dağıtım
Hizmetleri (ELDER) Yönetim Kurulu üyeleriyle KCETAŞ’ta
gerçekleştirilen toplantı öncesi gazetecilerin sorularını
cevapladı. Yıldız, bir soru üzerine, doğal gazın ithalatından
şikayet edenlerin, aynı zamanda HES, rüzgar ve güneşten de şikayet
ettiklerini gördüklerini ifade etti. Yıldız, Türkiye’nin
kalkınmasına bir başkaldırış olduğunu belirterek, "Biz yerli
kaynaklarımızı, yenilenebilir enerji kaynaklarından daha fazla
elektrik üretimi sağlamayı düşünüyoruz. Şu anda doğal gaz
ithalatından şikayet etmenin anlamı yok. Eğer bunlara destek
vermiyorsanız biz doğal gazdaki fiyat artışı ve dövizdeki parite
artışının her birini yerli kaynaklardan dengelediğimiz için şu anda
fiyat karışılığını yaptık. Kimse bundan farklı bir anlam
çıkarmasın. Serbest piyasada doğal gaz fiyatlarını her ayın
sonunda, elektrik fiyatlarını da her 3 ayın sonunda
değerlendiriyoruz. O yüzden ocak ayının sonuna kadar fiyatlarda
doğal gazda bir değişikliğin olmadığını ve ocak, şubat, mart ayının
sonuna kadar da elektrikte bu değişikliğin olmadığını söyledim. Bu
mekanizmadan dolayı. Ben her açıkladığımda, ’Bakandan zam sinyali’
diyor. Eylülde zam olmadı. Eylülü çıkıyoruz, ’Ekimde zam sinyali’
deniliyor. Arkadaşların ümitleri ile kimse oynamasın. Biz
vatandaşın lehine karar alan bir iktidarız. O yüzden farklı bir
anlam çıkarmasınlar" dedi.
Yıldız, "Soğuk havada ince giyinmek isteyenler varsa tavsiyem var.
Herkesin mevsimine göre giyinmesi lazım. Mevsime göre giyinmezsen
sağlığına dikkat etmemiş olursun. Hem de enerji tasarrufu ile
alakalı enerjinin daha verimli kullanılması ile alakalı katkı
sağlanmış olur. Herkesi tercihine bırakıyorum. Bana sorarsanız ben
kalın giyinmeye çalışıyorum, kış aylarında enerjiye katkımız olsun
diye" ifadelerini kullandı.
Bir gazetecinin, fiyat mekanizmasını nasıl gerçekleştiğine ilişkin
sorusuna Yıldız, "Hepimiz fiyat mekanizmasının nasıl gerçekletiğini
biliyoruz. Şu anda piyasada ikili anlaşmalarla serbest üreticiden
serbest tüketiciye satılan elektrikte olduğu gibi, aynı zamanda
TETAŞ ve EÜAŞ’ın santrallerden elde ettiğimiz, bu piyasaya
sunularak yaptığımız işlemler de var. Biz HES’lerdeki maliyet
düşüklüğünü, doğal gazdaki maliyet fazlalığı ile dengelemeye
çalışıyoruz. PMUM’da bir fiyat oluşuyor. Mesela yarın itibarı ile
18,40 kuruştan satılacak, bunun fiyatı belli. O yüzden alıcılar
taleplerini bildiriyor. Satıcılar arzlarını bildiriyorlar.
Bulundukları noktada fiyat oluşuyor. O Türkiye’de çoğu az zararlı,
azı da çok zararlıdır. Doğal gazın tam kıvamında ithal edilmesi
lazım. Zaman zaman doğal gazın 15-20’lerde bulunduğu yerde doğal
gazın çok sığdan geldiğini görüyoruz. Bütün bunlar fiyatları
olumsuz etkiliyor. Fiyatların da sanayicimiz lehine kullanılması
gerekiyor" cevabını verdi.
"HİÇBİR VATANDAŞA KAÇAK KULLANMA HAKKI VERİLMEMİŞTİR"
Yıldız, elektriği kaçak kullananlara affın gelip gelmeyeceğine
ilişkin, "Adaleti sağlamamız gerekiyor. Hiçbir vatandaşa kaçak
kullanma hakkı verilmemiş. İster İstanbul’da olsun, ister
Edirne’de, ister Kars’ta, isterse Şırnak’ta olsun, elektrik
kullanan vatandaşlarımız faturalarını ödemek zorundadır. Dağıtım
şirketleri vatandaşlarımıza kolaylık gösterecekler ama ödeme
alışkanlıkları olmayanlara da müsamaha göstermeyecekler. Eğer biz
fiyat değişikliği yapıp da bunu büyük puntolarla görüp de zam
yapmadığımızda bunu en altta yazıyorsa bunu çok iyi görmemiz lazım.
Bunun zaman zaman aleyhimize kullanıldığını görüyoruz. Kaçak
kullanan vatandaşlarımızın hassasiyet göstermelerini, özen
göstermesini istirham ediyorum. Bunun seçim dönemi, seçim olmayan
dönemi olmaz. Her birimizin devlete olan sorumluluğumuzu yerine
getirmemiz lazım. Kaçak kullananların vazgeçmeleri gerekiyor" diye
konuştu.
Başka bir gazetecinin, ’Yargı bağımsızlığının ihlal edildiği ile
ilgili iddialar var. Bu konuda neler söyleyeceksiniz?" sorusuna
Yıldız, "Yolsuzlukla alakalı kimsenin endişesi olmasın. Biraz önce
bahsettim. Hangi şahıs olursa olsun, yolsuzlukla alakalı kimsenin
endişesi olmasın. Bunları bize telkin edenlerin, bunun bizim
tarafımızdan 11 yıldız söylendiğini unutmaması lazım. Bize
yolsuzlukla alakalı hatırlatmanın zahir olduğunu söylemem lazım. Bu
konudaki hassasiyetlerimiz en üst düzeyde. Herhangi bir yolsuzluğun
Türkiye’nin istikrarını hedef almaması gerekiyor. Bununla alakalı
siyasi bir müdahale ve siyasi bir darbeyi makul hale
getirmeyeceğini söylemek istiyorum. Dikkat edin bizler askeri
darbeler gölgesinde ve parti kapatmalar gölgesinde bu istikrarı
yakaladık. Eğer biz, iş adamımızın mal varlığı 3-4 katına çıkmışa
ve enerji sektöründen bahsederek söylüyorum, asgari ücretlinin
elektrik ve doğal gaz alımını 3-4 katına çıkarmışsa burada her
birimiz bu siyasi istikrardan faydalanıyoruz. AK Parti’nin
istikrarının yalnızca parti istikrarı olmayıp aynı zamanda ülke
istikrarı olduğunu söylemem lazım. Vatandaşımız her türlü parti
tercihini özgür bir şekilde yapacaktır. Türkiye’de yüzde 50 oyunu
AK Parti’ye verdi, derken aynı anlama gelen, diğer vatandaşımızın
yüzde 50’sinin oy vermediği anlamında söylüyoruz. Amacımız onların
da oyuna talip olmak. Bu doğru yaparak gösterirsiniz. Yanlış
yaparak göstermezsiniz" cevabını verdi.
"KAYBEDEN İSTİKRAR OLMAMALI"
Bakan Yıldız, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Kimse kimseye hatırı için oy vermez; Türkiye’nin istikrarına
koyduğu katkı için bunu tercih edebilir. O yüzden, biz bu büyük
resmi kaçırmadan. Hangi amaçla olduğunu gözden kaçırmadan bunun
sonuçlanmasını istiyoruz. Biz yargı ve hukukun doğru kullanılmasını
istiyoruz; bir istismar amacı olarak kullanılmasını istemiyoruz.
Aynen siyasette olduğu gibi. Siyaset de istismar amacı olarak
kullanılmamalı, yargı da kullanılmamalı. Ben büyük resimde
Türkiye’nin istikrarının kimlerin tarafından sevileceğini, kimler
tarafından üzüldüğünü gördüğümüz çok iyi bir ortama girdik. Bu
ortamda Türkiye’nin istikrarı adına normalleşmeyi sağlıyor olmamız
lazım. Halka açık şirketlerin 20 milyar dolar kaybettiğini gördük.
Kaybeden Türkiye olmamalı. Kaybeden istikrar olmamalı. Kazanan
vatandaş olmamalı. O yüzden bu istismarı ortadan kaldırdığımızda
Türkiye’nin normalleşeceğini söylemem lazım. Bu konuda duruşumuzun
net olduğunu söylemem lazım."
(İHA)