Diyet ve zayıflama ile ilgili doğru bilinen yanlışlar
Abone olUzmanlar kilo vermenin ilk yolunun; kararlı olmak ve hedefleri gerçekçi koymaktan geçtiğini belirtiyor.
Toplumda “Diyet” denilince ilk akla gelenin hep zayıflama
olduğunu söyleyen Diyetisyen Nesrin Kuran, “Oysa insanın yediği
besinlerin, beslenme düzeninin tümüne diyet denilmekte olup medyada
diyet konusunda doğru veya yanlış pek çok bilgi, öneri ve farklı
diyet şekilleri yer almaktadır. Ne yazık ki son zamanlarda
insanların estetik kaygılarını, daha iyi görünme ve daha iyi
hissetme zaaflarını bilen kişilerce, bilimsel dayanağı olmayan
öneri ve diyetlerin sayısının arttığı da görülmektedir. Oysa diyet
kişinin fiziksel yapısı, sağlık durumu, beslenme düzeni, sosyal ve
psikolojik durumu, fiziksel aktivite durumu gibi pek çok faktör göz
önüne alınarak kişiye özel planlanmalıdır.” dedi.
“Aç kalarak diyet ya da zayıflama olmaz”
Kilo vermeye değil, sağlıklı olmaya odaklanması gerektiğini vurgulayan Diyetisyen Nesrin Kuran, Erzurum Halk Sağlığı Bülteni’nde yaptığı değerlendirmede, “ Buna rağmen, mevcut “popüler diyetlerde” kişiye uygunluğuna bakılmaksızın aç kalarak zayıflama, öğün atlama ve tek tür beslenme gibi hatalı uygulamalar karşımıza çıkmaktadır. Bu davranışlar kısa sürede bitkinlik, baş ağrısı, demir eksikliği, kabızlık, tırnak şeklinde bozulma, saç dökülmesi, bağışıklık sisteminde zayıflama ve depresyon/kötü ruh hali gibi rahatsızlıklara; uzun vadede ise kasların erimesi, kemik yoğunluğunun azalması, böbrek ve karaciğer fonksiyonlarında bozukluğa neden olabilmektedir. Bu tip sağlık problemleri yaşamamak için kişiler hızlı kilo vermeye odaklanmak yerine ömür boyu sürdürebilecekleri doğru ve dengeli bir beslenme davranışını benimsemeli, beslenme davranışını muhakkak fiziksel aktivite ile desteklemeli ve bu konuda uzmanlardan yardım almalıdır.” şeklinde konuştu.
“Obezite bir hastalıktır ve başka hastalıklara davetiye çıkarır”
Obezitenin, vücutta sağlığı bozacak ölçüde anormal veya aşırı yağ birikmesi olarak tanımlandığını hatırlatan Diyetisyen Nesrin Kuran şöyle konuştu” Obezite günümüzün en önemli hastalık ve ölüm nedenlerinden biri olarak kabul edilmektedir. Ayrıca hastalık olmasının yanı sıra obezite, diyabet, metabolik hastalıklar, astım, kalp-damar hastalıkları, kanserler gibi başka birçok hastalığın da risk faktörüdür. Obezitenin ortaya çıkış nedenleri çok değişkenli ve karmaşıktır. Obezite, geçmişte sadece gelişmiş ülkelerde görülürken, son yıllarda ucuz gıda endüstrisinin artışıyla birlikte gelişmekte olan ve az gelişmiş ülkelerin de temel sağlık problemlerinden olmuştur. Ülkemizde obezite sıklığı Türkiye Beslenme ve Sağlık Araştırması (TBSA) 2017 sonuçlarına göre 15 yaş ve üzeri bireylerde obezite %31,5 bulunmuştur. Kentsel ve kırsal yerleşim yerlerinin obezite oranları birbirine yakın olmakla birlikte genel olarak erişkin yaşlardaki Türk toplumunun üçte ikisi fazla kilolu veya obezdir. Obezite bir hastalıktır ve birçok farklı hastalığa da ayrıca sebep olmaktadır. Oluşturduğu bu olumsuz sağlık sonuçlarını etkili biçimde düzeltmek için obezitenin çok yönlü ele alınması kıymetlidir “