Diyarbakır'daki KCK davası sürüyor!
Abone olDiyarbakır'da 175 sanığın yargılandığı KCK davasına bugün devam edildi.
Terör örgütü PKK'nın üst yapılanması KCK'ya ilişkin
95'i tutuklu 175 sanığın yargılanmasına devam
edildi.
Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, 77 tutuklu,
18 tutuksuz sanık hazır bulunurken, diğer tutuklu sanıklar mazeret
bildirerek duruşmaya katılmadı.
Mahkeme başkanının okuduğu dosyaya gelen evraklar arasında,
Anayasa Mahkemesi'nden istenen Demokratik Toplum Partisi'nin (DTP)
kapatma davası dosyası da bulundu.
Sanıklardan Hüseyin Yılmaz'ın Adli Tıp Kurumu'ndan gönderilen
ve cezaevinde yatmasında sağlık açısından bir sorun olmadığına
ilişkin belge de dosyada yer aldı. Ayrıca celse arasında tutuklu
bulunan sanıklardan Ümit Aydın'ın da avukatlarının talebi
doğrultusunda hastaneye yatması için tahliyesine ilişkin karar da
okundu.
Mahkeme başkanı, tutuklu sanıklardan Mehmet Nimet Sevim ile
ilgili delil ikamelerini okuyarak Sevim'e savunma yapması için söz
verdi.
Sanık Sevim, iddianamenin ön yargılı olarak politik bir
şekilde hazırlandığını iddia ederek, "Polis ve savcılar Kürt
sorununu kriminal bir suç unsuru olarak gösteriyor. 5 yıldır bu
davada tutuklu bulunuyoruz. Daha savunma bile yapamadık.
İddianamenin tarafsız olarak hazırlandığı söyleniyor. Ben bu
iddianameyi kabul etmiyorum. Emniyette ifadelerimiz alınırken
polisler 'Kürt sorununu biz çözeceğiz' diyorlardı. Ancak polislerin
görevi bu değildir. Polis ortada bir suç ve kriminal bir durum
varsa polisler onlarla ilgilensin" dedi.
Mahkeme başkanı sanığın genel olarak yaptığı savunmasını
bitirmesini istemesi üzerine sanık avukatı Feride Laçin, söz
alarak, müvekkilinin 5 yıldır tutuklu olduğunu belirterek,
yargılamada son sözünü söylemesine bile tahammül edilemediğini
söyledi.
Mahkeme başkanı, gizli tanıklardan X, Papatya, Gün ışığı ve
Mercek'in sanık Sevim hakkında, Irak'ın kuzeyindeki PKK kamplarına
gittiğini iddia ederek, "PKK kamplarında bulunan tüm komutanlarla
irtibatı vardı. KCK/TM yürütme konseyinden aldığı tüm talimatları
uygulardı. Diyarbakır'da örgütsel faaliyetler düzenlerdi. Örgüte
eleman kazandırmak için şehirde faaliyet gösterirdi. Daha önce 10
yıl ceza evinde bulunmuştu. Çıktıktan sonra yine örgüt kamplarında
yapılan konferanslara katılırdı. Daha sonra ise cezaevinden çıkan
kişileri koordine eden kişi oldu" şeklindeki, iddianamede bulunan
beyanlarını anımsattı.
Sanık Sevim tercümanı aracılığıyla yaptığı savunmasında, gizli
tanık ifadelerinin doğruyu yansıtmadığını belirterek, "Gizli
tanıkların tüm ifadeleri çelişkilidir. 10 yıl hapiste kaldığımı
iddia ediyorlar. Ancak ben 20 yıl hapiste yattım. Bu nedenlerden
dolayı gizli tanık ifadelerinin somut hiçbir dayanağı bulunmuyor.
Gizli tanık ifadelerini kabul etmiyorum. İddianameden çıkarılsın"
diye konuştu.
Duruşmayı BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, CHP
Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, BDP'li milletvekilleri
Altan Tan, Nursel Aydoğan, Berlin Barosu Başkan Vekili Bernd
Hausler ile BDP'li bazı belediye başkanları ile izledi.
Sanık savunmasının ardından mahkeme başkanı duruşmayı yarın
görülmek üzere erteledi.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan 7 bin 578
sayfalık iddianamede, bağımsız milletvekili seçilen Selma Irmak ve
Kemal Aktaş ile Yüksek seçim Kurulu tarafından milletvekilliği
düşürülen Hatip Dicle'nin de aralarında bulunduğu 95'i tutuklu 175
sanık hakkında, "Devletin birliğini ve bütünlüğünü bozmak", "Terör
örgütü üyesi ve yöneticisi olmak" ve "Terör örgütüne yardım ve
yataklık etmek" suçlarından, 15 yıldan ağırlaştırılmış müebbete
kadar değişen hapis cezaları isteniyor.