Diyarbakır"da son derece ciddi bir araştırma cuma günü
tamamlanarak kamuoyuna açıklandı. Adı “Diyarbakır Kent Yoksulluk
Haritası” olan çalışma, Diyarbakır kent merkezinde bulunan 4 ilk
kademe belediyenin sınırları içindeki 5 mahallede uygulandı.
Gürdoğan Mahallesi, Fatihpaşa Mahallesi, Huzurevleri – Peyas
mahalleleri ve Körhat Mahallesin "de Sosyal İnceleme Formu
kullanılarak, toplam 5706 hanenin sosyo - ekonomik göstergeleri
toplandı. Araştırmada Dicle Üniversitesi Sosyoloji Bölüm
öğrencileri ve Diyarbakır Yerel Gündem 21 gönüllüleri anketör
olarak bulundu.
Şimdi gelelim elde edilen verilere…
*Diyarbakır"ın yüzde 83"ü “açlık sınırının” altında yaşıyor.
*Kentte 28 bin kişi çalışana karşın 312 bin kişi iş arıyor.
İşsizlik oranı yüzde 70.
*Kişi başına düşen ulusal gelir 794 dolar. Bu rakam 1.837 dolar
olan Türkiye ortalamasının çok altında bulunuyor.
*Diyarbakır"da bir aile ortalama 6.5 kişiden oluşuyor.
Diyarbakır"ın bu halde olmasının ağırlıklı sebebi bölgedeki
terör ve terörle mücadele yöntemleri olarak gösteriliyor.
Köy boşaltmalar, köy yakmalar, köy basmalar sonucu kırsal kesim
kente akmak zorunda kalmış. Diyarbakır"da 10 bin gecekonduda 80 bin
insan yaşıyor.
Bu yakın döneme ilişkin değerlendirme…
Geniş açı ile bakıldığında ise farklı şeyler olabilir mi?
Demokratik Toplum Partisi Grup Başkan Vekili Selahattin Demirtaş
kentteki yoksulluğu tarihsel sürece bağlıyor:
-1925"ten itibaren uygulanan devlet politikaları sonucudur!
Eh, bu sözler bir DTP"liye ait olunca “kulak asmak gerekmez”
denilip geçiliyor:
-Adam yine politika diye devlet düşmanlığı yapmış!
Peki Boğaziçi Üniversitesi"nden Prof. Dr. Şemsa Özer"in
matematik ölçülerine de niyeceğiz:
-1927 yılında Diyarbakır, İstanbul ve Bursa"dan sonra
Türkiye"nin “En Gelişmiş Üçüncü Kenti”ydi. Bugün gelişmişlik
sıralamasında Diyarbakır 63. sıraya inmiş bulunuyor.
Eğer Demirtaş"a “arkadaş sen haksızlık yapıyorsun” denilecekse o
zaman şu soruyu kim yanıtlayacak:
-Bir kentin 80 yılda 60 basamak birden gerilemesini sağlayan
mekanizma nasıl bir şeydir?